BM’de Ateşkese ABD Vetosu SOYKIRIMCILIĞINI TESCİLLEDİ

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinde (BMGK) Cezayir'in sunduğu Gazze'de acilen ateşkes talep edilen, sivillere yönelik her türlü saldırıyı kınayan ve zorla yerinden edilmeye karşı çıkan karar tasarısı oylamaya sunuldu. Ancak işgal rejiminin yaptığı soykırıma her türlü desteği veren ABD, bir kez daha acil ateşkes talep edilen karar tasarısını veto etti.

Ekleme: 22.02.2024 04:00:00 / Güncelleme: 22.02.2024 04:01:03 / Dünya
Destek için 

New York

15 üyeli BMGK'de soykırım destekçisi ABD'nin veto ettiği karar tasarısı için İngiltere "çekimser" oy kullanırken, 13 ülke "evet" oyu verdi. ABD'nin BM Daimi Temsilcisi Linda Thomas-Greenfield, oylama öncesinde yaptığı açıklamada, ABD'nin işgal rejimi, HAMAS, Mısır ve Katar'la esirlerin serbest bırakılması için müzakereler yürüttüğünü anımsatarak, bu alanda anlaşma sağlanması halinde çatışmalara da 6 haftalık ara verileceğini bildirdi. Greenfield, diplomasinin zaman aldığını ve sahadaki gerçeklerin göz ardı edilmemesi gerektiğini savunarak, Cezayir'in karar tasarısının yürütülen müzakereleri olumsuz etkileyeceğini öne sürdü. İşgal rejiminin hamisi ABD'nin yeni karar tasarısı sunduğunu bildiren Greenfield, "Doğru zamanda, doğru şekilde hareket edelim." dedi.

"HER FİLİSTİNLİ ÖLÜM VE SOYKIRIMIN HEDEFİNDE"

Cezayir'in BM Daimi Temsilcisi Amar Bendjama, oylama öncesinde yaptığı açıklamada, "Karar tasarısına karşı çıkmak Filistin halkının maruz bırakıldığı vahşi şiddet ve toplu cezalandırmayı desteklemek anlamına gelir." ifadesini kullandı. Her Filistinlinin "ölüm ve soykırım"ın hedefinde olduğuna dikkati çeken Bendjama, "Konsey ateşkes çağrısı yapmadan önce daha kaç masum canın kurban edilmesi gerek?" sorusunu yöneltti.  Rusya'nın BM Daimi Temsilcisi Vassily Nebenzia ise ülkesinin 16 Ekim 2023'te ateşkes çağrısı yaptığını ancak kabul edilmediğini anımsatarak, "Eylemsizliğin maliyeti 28 binden fazla can kaybı. Bunun toplu sorumluluğu, BM Güvenlik Konseyi'nin Batılı ülkelerindedir." diye konuştu.

CEZAYİR'İN KARAR TASARISI

Cezayir tarafından sunulan karar tasarısında, Gazze'de acilen insani ateşkes sağlanması talep ediliyordu. Sivillere yönelik her türlü saldırının kınandığı tasarıda, aynı zamanda Filistin halkının zorla yerinden edilmesine karşı çıkılıyordu. Karar tasarısında, tüm taraflara uluslararası insancıl hukuka uyma çağrısı yapılırken, Gazze'nin tüm bölgelerine engelsiz insani yardım gerçekleşmesi talep ediliyordu. Tüm esirlerin serbest bırakılması talep edilen karar tasarısında, Uluslararası Adalet Divanının işgal rejimine yönelik 26 Ocak'ta aldığı ihtiyati tedbir kararlarına da atıfta bulunuluyordu.

ABD DAHA ÖNCE DE ATEŞKES ÇAĞRILARINI VETO ETTİ

ABD daha önce 16, 18 ve 25 Ekim 2023 ile 8 Aralık 2023'te BMGK'de Gazze'ye ilişkin sunulan karar tasarılarını veto etmişti. ABD, BM Genel Kurulu'nda 13 Aralık 2023'te 153 ülkenin "evet" oyu kullandığı Gazze'de acilen insani ateşkes talebinde bulunulan karar tasarısı için de "hayır" oyu kullanan 10 ülkeden biri olmuştu.

Filistin'in BM Daimi Temsilcisi Mansur:

"TARİH, BM GÜVENLİK KONSEYİNİ ÇOK SERT YARGILAYACAK"

Filistin'in Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Riyad Mansur, savaş suçları, insanlığa karşı suçlar ve soykırım işleyenlerin hesap vermesi için çabalarından vazgeçmeyeceklerini belirterek, "Tarih, BM Güvenlik Konseyini çok sert yargılayacak." dedi. Mansur, BM Güvenlik Konseyinde Cezayir'in Gazze'de ateşkes talep edilen karar tasarısının ABD tarafından veto edilmesinin ardından konuştu. Uluslararası Adalet Divanının işgal rejimine yönelik 26 Ocak'ta aldığı ihtiyati tedbir kararlarının uygulanması ve acilen ateşkes sağlanması gerektiğini kaydeden Mansur, bu yöndeki taleplerinin yerine getirilmediğine dikkati çekti.

"SOYKIRIMDAN DAHA BÜYÜK SUÇ OLABİLİR Mİ?"

Mansur, Filistin'de katledilenlerin sayısının 30 bine dayandığını, 69 bin kişinin ise yaralandığını belirterek, "Bu şu anlama geliyor; israil sadece son 20 günde 4 bin Filistinli çocuk, kadın ve erkeği öldürdü. Bu, eylemsizliğin korkunç sonucudur." diye konuştu. "Soykırımdan daha büyük suç olabilir mi?" sorusunu yönelten Mansur, "Tarih, BM Güvenlik Konseyini çok sert yargılayacak." değerlendirmesinde bulundu. Mansur, savaş suçları, insanlığa karşı suçlar ve soykırım işleyenlerin hesap vermesi için çabalarından vazgeçmeyeceklerini belirterek, işgalcilerin değil Filistinli kadın, çocuk ve erkeklerin korunması gerektiğini ifade etti.

"BUGÜNÜN HATALI KARARLARI YARIN BÖLGEYİ VE DÜNYAYI ETKİLEYECEK"

Cezayir'in BM Daimi Temsilcisi Amar Bendjama ise uluslararası toplumun acilen ateşkes çağrılarına cevap vermesi gerektiğini belirtti. Bendjama, "Bu çağrıları engelleyenler, politikaları ve hesaplarını gözden geçirmeli. Bugünün hatalı kararları yarın bölgeyi ve dünyayı etkileyecek. Maliyeti, şiddet ve istikrarsızlık olacak." diye konuştu.

"İSRAİL'İN OPERASYONLARI SON BULMALI"

Fransa'nın BM Daimi Temsilcisi Nicholas de Riviere ise sivilleri korumak için ateşkes ve insani yardım erişiminin acilen sağlanması gerektiğinin altını çizerek, "Gazze'deki insani durum ve can kaybı kabul edilemez. israil'in operasyonları son bulmalı." değerlendirmesinde bulundu. Çin'in BM Daimi Temsilcisi Zhang Jun da ABD'nin vetosunun yanlış mesaj verdiğini ve Gazze'yi daha derin krize ittiğini söyledi. BM Güvenlik Konseyinin uluslararası düzeni muhafaza etmek için ateşkes çağrısında bulunması gerektiğini vurgulayan Zhang, "Uluslararası toplum, adaleti sağlamalı ve Filistinlilere yaşam hakkı vermeli." dedi.

ABD'nin BM Daimi Temsilcisi Greenfield:

"REFAH'A SALDIRMAMASI KONUSUNDA İSRAİL'İ UYARDIK"

ABD'nin Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Linda Thomas-Greenfield, işgal rejiminin Refah'a mevcut durumda saldırmaması gerektiğini belirterek, "israil'e her gün baskı uyguladıklarını" iddia etti. Greenfield, BM Güvenlik Konseyi'nde Cezayir'in Gazze'de acilen ateşkes talep edilen karar tasarısını veto ettikten sonra basına açıklamalarda bulundu. ABD'nin veto kararının işgalcilerin Refah'a saldırısını nasıl etkileyeceğinin sorulması üzerine Greenfield, "ABD Başkanı ve Dışişleri Bakanı mevcut durumda Refah'a saldırı gerçekleşmemesi gerektiğini çok açık bir şekilde dile getirdi." dedi. Greenfield, işgal rejimine bu konuda baskı uygulamaya devam edeceklerini öne sürdü.

BM: GÜVENLİK KONSEYİ'NİN 5 DAİMİ ÜYESİNİN BÜYÜK SORUMLULUĞU VAR

Birleşmiş Milletler (BM) Sözcüsü Stephane Dujarric, günlük basın toplantısında, gazetecilerin sorularını yanıtladı. ABD'nin vetosu hakkında konuşan Dujarric, "Bizim mesajımız değişmedi. Genel Sekreter, Gazze'de insani ateşkes çağrısını yineliyor ve Güvenlik Konseyi'nin tek ses olmasını istiyor." ifadesini kullandı. Dujarric, BM Güvenlik Konseyi'nde 7 Ekim 2023'ün ardından iki kararın kabul edildiğini ve bunların da uygulanmasının önem taşıdığını dile getirdi. BM Güvenlik Konseyi'nin 5 daimi üyesinin büyük sorumluluğu bulunduğunun altını çizen Dujarric, "Veto kullanımının açıklanması gerekiyor." dedi. Dujarric, tüm ülkelere UNRWA'ya desteklerini sürdürmeleri çağrısında bulunarak, UNRWA'nın "alternatifi olmadığının" altını çizdi.  AA

HAMAS'tan ABD'ye tepki:

DOĞRUDAN SOYKIRIM ORTAĞIDIR

HAMAS, BM Güvenlik Konseyi'nde Gazze'de acil ateşkes talep edilmesine yönelik karar taslağını veto eden ABD'nin, işgalin soykırım savaşına doğrudan bir ortağı olduğunu ve katliamın devamına yeşil ışık yaktığını bildirdi.

Haber Merkezi

HAMAS, yaptığı açıklamada, ABD yönetiminin, Cezayir'in Güvenlik Konseyi'ndeki karar taslağını veto etmesini, insani nedenlerle derhal ateşkes talep edilmesini ve zorla yerinden edilmeyi reddetmesini "en güçlü ifadelerle kınadıklarını" belirtti. Karar taslağının kabul edilmemesinin, "Nazi işgalinin Filistin halkını öldürme ve yerinden etme gündemine hizmet eden uluslararası iradenin bozulduğuna" işaret ettiğini belirten HAMAS, şunları kaydetti: "Başkan Joe Biden ve yönetimi, Gazze'ye yönelik saldırıyı durdurma kararının verilmesini engelleyerek doğrudan bunun sorumluluğunu almıştır. Amerika böylece; işgalin daha fazla katliam yapmasına, savunmasız halklarımızı bombalayarak, aç bırakarak öldürmesine yeşil ışık yakmıştır ve Gazze Şeridi'nde çocuklara ve savunmasız sivillere karşı yürüttüğü soykırım savaşına doğrudan ortak olmuştur." (İLKHA)

UNRWA:

YARDIMLARIMIZIN ÇOĞU ENGELLENDİ

UNRWA, işgal rejiminin zorla aç ve susuz bırakarak kıtlığa yol açtığı Gazze’nin kuzeyine bu yıl planlanan yardımlardan yarısından fazlasına izin vermediğini açıkladı.

İstanbul

Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansının (UNRWA), X sosyal medya hesabından işgalcilerin abluka altına aldığı Gazze’de yardım faaliyetlerini engellemesine ilişkin paylaşımda bulunuldu. Paylaşımda, bu yılın başından bu yana işgal rejiminin, UNRWA ve insani yardım ortaklarının Gazze’nin kuzeyine yönelik yardım ulaştırma ve değerlendirme yapma çalışmalarının yüzde 51’ini engellediği belirtildi. Ayrıca, Gazze’nin kuzeyinde “gıda güvensizliğinin de son derece kritik bir aşamaya ulaştığı” uyarısı yapıldı.

BİR YANDAN İŞGALCİ SALDIRILARI DİĞER YANDAN AÇLIK

İşgal rejimi 7 Ekim 2023'ten beri yaklaşık 2,3 milyon Filistinlinin yaşadığı Gazze Şeridi'ne hava, kara ve denizden saldırılarını sürdürüyor. Saldırılar nedeniyle bugüne kadar çoğu kadın ve çocuk 29 bin 195 Filistinli katledildi, 69 bin 170 Filistinli yaralandı. Hava, kara ve denizden düzenlenen saldırılar nedeniyle Gazze'de 1,9 milyon Filistinli de yerinden oldu. İşgalcilerin çıkardığı zorluklar nedeniyle bölgeye yeteri kadar yardım da ulaştırılamıyor. Filistinliler bir taraftan işgal rejimi saldırıları diğer taraftan da her gün daha derinleşen açlıkla mücadele ediyor.

BM, işgalcilerin yoğun saldırısı altındaki Gazze Şeridi'nde 2,2 milyon kişinin kıtlık tehlikesiyle karşı karşıya olduğu uyarısında bulunmuştu. BM'ye göre, Gazze'de 378 bin kişi Entegre Gıda Güvenliği Aşama Sınıflandırması (IPC) ölçeğine göre "felaket" olarak adlandırılan 5. seviye, 939 bin kişi de "acil durum" olarak bilinen 4. seviye açlıkla karşı karşıya bulunuyor. Özellikle Gazze'nin kuzeyinde yaşayan Filistinlilerin un bulamadıkları için hayvan yemlerini öğüterek tüketmek zorunda kaldığı bildiriliyor. AA