Dünya

Mescid-i Aksa baskınına Arap ülkeleri ve İİT'ten sadece kınama!

Filistin, Mısır, Katar, Kuveyt ve İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT), siyonist rejim sözde Ulusal Güvenlik Bakanı aşırı sağcı Itamar Ben-Gvir başta olmak üzere bir grup siyasetçinin, işgal altındaki Kudüs'teki Mescid-i Aksa'ya baskın düzenlemesine tepki gösterdi.

Abone Ol

Filistin Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, katil Ben Gvir’in bazı yetkililer ve Filistin topraklarını gasbeden siyonistlerle Mescid-i Aksa’ya gerçekleştirdiği baskın kınandı.

Aksa avlusunda işgal bayrağının açılması ve yerleşimci grupların sözde "Bayrak Yürüyüşü" sırasında gerçekleştirdiği provokasyonlara da tepki gösterilen açıklamada, bu ihlallerin “derhal” durdurulması için “acil uluslararası müdahale” çağrısı yapıldı.

Uluslararası hukukun gerektirdiği tedbirlerin alınmasını ve Filistin halkının işgal ordusu ile Filistin topraklarını gasbeden siyonistlerin saldırılarından korunması talep edildi.

- Mısır

Mısır Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada da katil Ben Gvir’in beraberindeki siyasetçiler ve 2 binden fazla Filistin topraklarını gasbeden siyonistlerle Aksa’nın avlularına yaptığı baskını kınanarak, uluslararası topluma siyonist rejimin "ağır" ihlallerine karşı durması çağrısı yapıldı.

Bu baskınların siyonist rejimin gerilimi tırmandıran uygulamaların devamı olduğunu vurgulanan açıklamada, dünya genelinde yüz milyonlarca Müslümanın inanç ve duygularını hedef alan "provokatif" davranışların sonuçları konusunda uyarıda bulunuldu.

Açıklamada, bu "sorumsuz" eylemlerin bölgenin güvenliği ve istikrarı üzerinde ciddi sonuçlar doğurabileceği belirtildi.

-Katar

Katar Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, siyonist aşırı sağcı sözde Bakan ve Filistin topraklarını gasbeden siyonistlerin Mescid-i Aksa'ya düzenlediği baskın kınandı.

Siyonistlerin, Mescid-i Aksa'nın dini ve tarihi statüsünü baltalamaya yönelik tekrarlanan girişimlerinin dünya çapındaki 2 milyardan fazla Müslümana karşı "provokasyon" olduğu kaydedildi.

Başta Gazze Şeridi'nde uyguladığı soykırım olmak üzere siyonist rejimin işgal altındaki Filistin topraklarında benimsediği "gerilimi artırma politikası" konusunda uyarıda bulunuldu.

Kışkırtıcı eylemlerin bölgede şiddet ve kaosun daha da genişlemesine yol açacağı belirtilen açıklamada, bu eylemlerin iki devletli çözümün uygulanması, kapsamlı, adil ve sürdürülebilir barışın sağlanması yönündeki çabaları da baltaladığı ifade edildi.

Uluslararası topluma seslenilen açıklamada İsrail'in uluslararası meşruiyet kararlarına uymaya zorlamak amacıyla "acil ve etkili adımları atılması gerektiği" vurgulandı.

Katar'ın Filistin davası için adaletten yana olan ve dini ibadetlerini engelsiz yerine getirebilme ile 1967 sınırlarında başkenti Kudüs olan bağımsız devletlerini kurma hakkı da dahil olmak üzere Filistin halkının meşru hakları konusundaki sabit duruşuna dikkati çekildi.

-Kuveyt

Kuveyt Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, işgal rejiminden bazı üyeler ile fanatik Filistin topraklarını gasbeden siyonist rejimin Mescid-i Aksa’ya yaptığı baskını şiddetle kınanarak, bu durum "uluslararası hukukun açık bir ihlali ve dünya genelindeki Müslümanların duygularına yönelik bir provokasyon" olarak nitelendirildi.

Bakanlık, Kudüs’te mevcut tarihi ve hukuki durumun ihlali anlamına gelen bu tırmandırıcı uygulamaların devam etmesine karşı uyarıda bulundu.

- İslam İşbirliği Teşkilatı

İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) da siyonist rejimin aşırı sağcı sözde Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir'in Mescid-i Aksa'ya baskın düzenlemesini kınadı.

İİT'den yapılan açıklamada, "İslam İşbirliği Teşkilatı, aşırılık yanlısı İsrailli Bakan Itamar Ben-Gvir ve fanatih yerleşimci grupların Mescid-i Aksa'ya düzenlediği baskını sert bir şekilde kınar." ifadesi kullanıldı.

İşgal güvenlik güçlerinin koruması altında Mescid-i Aksa'ya düzenlenen baskının "kutsallığın ihlali" olarak değerlendirildi.

Baskının "Müslümanları kışkırtmaya yönelik bir girişim" olduğu belirtilen açıklamada, ayrıca işgalci güç olarak siyonist rejimin Kudüs şehri ve kutsal mekanları üzerinde hiçbir egemenliğinin olmadığını doğrulayan Birleşmiş Milletler kararlarının ihlal edildiği aktarıldı.

Mescid-i Aksa'nın çevresiyle birlikte yalnızca Müslümanlara ait bir ibadethane olduğu yinelenen açıklamada, uluslararası topluma "işgal altındaki Kudüs'te bulunan kutsal mekanlara yönelik ciddi ve tekrarlanan ihlallere son verilmesi ve kentteki tarihi ve hukuki statünün korunması" çağrısı yapıldı.