LGS ve YKS’de başarının formülü: Kitap okuma

Abone Ol

Kitap okumak insanoğlunun kişisel gelişiminde en önemli faktörlerden biridir. İnsanın fikir yapısını, hayal dünyasını geliştirir; sözcük dağarcığını, bilgi ve birikimini artırır.

İnsan için en kolay ve en etkili öğrenme yolu kitap okumaktır. Gelişmiş toplumlar bilgilerin %55'ini kitap okuma kanalıyla kazanmıştır. Gelişmemiş toplumların çoğunun karşılaştıkları sorunların temelinde ise eğitimsizlik ve kitap okumamak yatar.

Kitapla yetişen nesiller hem başarılı hem de iyi bir gelecek oluşturmada etkindirler. Kitap okuyan fertlerin günlük sohbetleri bile farklıdır.

Kitap okumak; hafızayı ve beynin bağlantısını güçlendirir, üretkenliği artırır ve kişinin mantık yürütmesine yol gösterir.

Kitap okumak; stresi azaltır, kişiyi mutlu eder, odaklanmayı, konsantrasyonu ve iletişim becerilerini geliştirir.

Kitap okumak; iyi bir gece uykusunu hazırlar ve depresyon belirtilerini hafifletmeye yardımcı olur.

Kitap okumak; sınav hazırlığını yapan adaylara bir ufuk ve katkı sağlar. Okuyan ve okuduklarını iyi değerlendirebilen öğrenciler öteki öğrencilere göre daha başarılıdırlar.

Kitap okuma alışkanlıklarında görülen azalma özellikle LGS ve YKS gibi sınavlara hazırlananlar için önemli bir dezavantaj oluşturuyor. Çünkü yeni nesil sorularda başarılı olmanın yolu, okuduğunu anlayabilme ve yorumlayabilme becerisinden geçiyor.

Dijital ekranların başında vakit geçirme süresinin giderek arttığı günümüzde, kitap okumak birçok öğrenci için ikinci plana atılmış durumda.

Uzmanların konu hakkındaki görüşleri elbette çok önemlidir. Onlardan biri de Prof. Dr. Mustafa Sever’dir.

Prof. Dr. Sever, “Ancak burada ilginç bir durum var... Öğrenciler dijital ortamlarda, doğrudan maruz kaldıkları ya da bilinçli olarak okudukları içerikler sayesinde aslında oldukça fazla okuma yapıyorlar. Öğrencilerin sosyal medya gönderileri, oyun içi metinler, blog yazıları gibi farklı kaynaklardan yaptıkları okumalar, birbirinden kopuk lego parçaları gibi dağınık duruyor. Bu okumalar sistematik ve bütünlüklü bir anlam dünyası oluşturmuyor.

Bunu, doyurucu bir öğün yerine anlık olarak tüketilen atıştırmalıklara benzetebiliriz. Yani değişen şey, öğrencilerin ne kadar okudukları değil ne okudukları... Sanıldığı kadar az okumuyorlar; sadece farklı ve parçalı biçimlerde okuyorlar.”

Kitap okuma alışkanlığını edinmek tüm öğrenciler için önemli olsa da özellikle LGS ve YKS gibi sınavlara hazırlananlar için durum çok daha kritik. Nitekim gerek LGS gerekse YKS gibi merkezi sınavlarda başarı yalnızca konu bilgisine değil; okuduğunu anlama, analiz etme, çıkarım yapma ve eleştirel becerileri ölçmeye de dayanıyor. Araştırmalara göre YKS Türkçe testinde en başarılı yüzde 10’luk dilimin, haftalık ortalama okuma süresinin günde 30 dakikanın üzerindedir.

Aile rol model olmalı

Peki, çocuklar kitap okuma alışkanlığını nasıl elde edecek?

Öncelikle aile, arkadaşlar, sınıf gibi çocukların içinde bulunduğu çevrenin kitap okuma davranışını destekleyici olması gerekir. Özellikle anne ve baba kitap okuma konusunda rol model olmalıdır.

İkinci olarak çocukların ilgisini çekecek kitapları okumaları konusunda yardımcı olmak gerekir. Hayatın doğal akışının bir parçası olarak yer almadığı takdirde kitap okuma bir çeşit ceza olarak algılanır. Bir de çocuklar genellikle ailelerinin okumalarını istedikleri kitapları okumak istemiyor.

Kitap için “dijital” tavsiyeler

Dijital çağda çocukların kitapla bağını güçlendirmek gerekiyor. Ekran karşısında zamanlarının büyük bir kısmını geçiren çocuklarımız dijital dünyadan tamamen kopamadıkları için kitapla teknoloji arasında köprüler kurmasını sağlayabiliriz. Örneğin, kitapların dijital versiyonlarını sesli kitaplarla desteklemek, QR kodlarla hikâyeyi genişletmek, karakterlerin yer aldığı mini videolarla okuma sürecini etkileşimli hale getirmek çocukların ilgisini artırır. Böylelikle ekranda okudukları dağınık lego parçaları olmaktan öteye geçerek anlamlı bütünler haline gelmesini sağlayabiliriz.