Güncel

Kürt müzisyenlere 'yurtseverlik’ adı altında imza tuzağı iddiası

Gazeteci Bedel Boseli’nin iddialarına göre, DEM Parti çizgisindeki KOM Müzik yüzlerce Kürt sanatçının emeğini, telif gelirlerini ve özgürlüğünü gasp etti.

Abone Ol

Gazeteci Bedel Boseli’nin gündeme taşıdığı iddialara göre, 1987 yılında PKK’nin İstanbul’daki sivil kadroları tarafından kurulan KOM Müzik, “Kürt sanatına hizmet” sloganıyla yola çıktı; ancak yıllar içinde Kürt sanatçılarının emeğini sömüren bir mekanizmaya dönüştü.

Boseli, şirketin kuruluşundan bu yana BDP, HDP ve DEM Parti yöneticilerinin etkisi altında olduğunu belirtiyor. KOM Müzik, yüzlerce sanatçıyla sözleşme yaparken “yurtsever dayanışma” söylemiyle güven kazandı. Sanatçılardan albümlerinin dağıtımı için imza alındı; fakat sözleşmelere gizli maddeler eklenerek, şarkıların tüm gelir ve kullanım haklarının süresiz biçimde şirkete devredilmesi sağlandı.

Birçok sanatçı, “partinin kurumu” olarak gördükleri bu yapıya güvenip belgeleri avukata göstermeden imzaladı.

Bedel Boseli’ye göre, bu imza tuzaklarının ardından birçok sanatçı kendi eserini bile sosyal medya hesabında paylaşamaz hale geldi. Sanatçılar 10 saniyelik tanıtım videolarını bile yayınlasa, tüm reklam gelirleri doğrudan KOM Müzik’e aktarılıyor.
Konserlerinde kendi şarkılarını söyleyenler, performans kayıtlarını kendi kanallarına yüklediklerinde bile gelir elde edemiyor.

Bazı sanatçılar, bu durumun farkına vardığında şirketle iletişime geçti; ancak aldıkları yanıt “imzaladınız, tüm haklar bizde” şeklindeydi. İtiraz edenler “hain” ilan edildi, karalama kampanyalarına maruz bırakıldı ve DEM Parti belediyelerinin organize ettiği konserlerden men edildi.

Boseli, “Kürt sanatçılar, kendi halkı adına yola çıkmış bir hareketin eliyle ekonomik köleliğe mahkûm edildi.”

Boseli’nin araştırmasına göre, KOM Müzik’in sözleşme sistemine itiraz eden sanatçılar HDP ve DEM Parti belediyelerinde kara listeye alındı. Bu sanatçılar artık belediye organizasyonlarına çağrılmıyor, sahne bulamıyor, hatta “partiye ihanet eden” olarak hedef gösteriliyor.

İtiraz edenlerin maruz kaldığı baskı, sadece ekonomik değil; sosyal linç boyutuna da ulaşıyor. Bazı sanatçılar, halkın önünde itibarsızlaştırılıyor, sosyal medyada örgütlü kitlelerce karalanıyor.

Bir sanatçının KOM Müzik yetkililerinden aldığı tehdit ifadesine göre:

“İtiraz eden olursa, karalama kampanyaları başlatırız, halk seni sokakta görse yüzüne tükürür hale gelir.”