Kudüs, gözden ırak olmamalı

Abone Ol

Gözden ırak olan gönülden de ırak olur.

Gönülden ırak olandan haberdar olunmaz, onun için çalışılmaz, mücadele edilmez, bedeller ödenmez…

Selahaddîn-i Eyyûbî döneminde Kudüs sürekli gündem idi.

Âlimler, vaizler, hatipler sürekli Kudüs'ün işgal altında olduğu ve Müslümanların Kudüs'ü özgürlüğüne kavuşturması gerektiğinin fıkhi, akidevi, ümmetin birliği için farziyet ve gerekliliği anlatılırdı.

Yazarlar, Kudüs ile ilgili kitap ve risale yazarlardı.

En güzel, yüreğe en çok dokunan şiirler Kudüs için yazılır, söylenirdi.

Kudüs, Haçlı işgalinden kurtulduğu dönem, Kudüs'ün en fazla gündemde olduğu yıllardı.

Nureddin Zengi, Kudüs'ün gündem olması, Müslümanlarda Kudüs şuurunu oluşturmak ve bunu canlı tutmak için bir minber yaptırttı.

Öyle sıradan bir minber değil o dönemin bütün imkanlarını kullanarak şaheser bir sanat ortaya çıkarttı.

Üzerinde Kur'an ayetlerinin yer aldığı minber 12.000 parçadan kündekarî tekniğiyle bir araya getirildi. Nureddin, 'Kudüs'ü Haçlı işgalinden kurtaracak ve bu minberi Mescid-i Aksa'ya yerleştireceğiz' diyerek bu minberi Halep Ulu Cami'ye yerleştirdi.

Müslümanlar her namaz vaktinde bu minberi gördüler ve bunu Aksa'ya yerleştireceğiz, umuduyla çalıştılar ve mücadele ettiler.

Bu minber tam 20 yıl Halep Ulu Camiinde Müslümanların gözü önünde bekledi.

Kudüs'ü Haçlı işgalinden kurtarmak ve minberi Aksa'ya taşımak Nureddin'e nasip olmadı ama Halefi Selahaddin'e nasip oldu.

Diyarbakırlı anne ve teyzelerimizin zihin dünyasında Kudüs o kadar gündem olmuştu ki yetiştirdikleri güllerin suyu ve yağını biriktirdiler. Kudüs işgalden kurtulduğunda Aksa bu gülsularıyla yıkanacak, bu yağlar duvar ve içine sürünecek, umuduyla şişelere doldurdular.

Kudüs de bugün Haçlı yerine Siyonist işgal altındadır.

Kudüs'ün kurtuluşu için, gündem olmalıdır. Hele hele basın ve medyanın kitleleri harekete geçirmedeki etkisi herkesin malumudur.

Bunun için de Kudüs, gündem olmalıdır. Konuşulmalı, anlatılmalı, kurtuluşu için plan ve projeler hazırlanmalı…

Aksa Tufanı ile birlikte Gazze'nin gündeme oturması, olumlu ve güzel gelişmelerdir. Bu gündem, salt Gazze ile sınırlı olmamalıdır.

Bütün oyun ve hileler, işgal ve sömürü planları Kudüs merkezlidir.

Siyonist işgal rejiminin nihai hedefi başkenti Kudüs olan büyük Siyonist devletidir. Kudüssüz bir devletin, Aksa'sız bir Kudüs'ün hiçbir manası yoktur.

Bunun için belirli gün ve gecelerde, tarihi olayların yıldönümünde Kudüs ve Mescid-i Aksa'yı gündem etmeliyiz.

Recep ayının 27. gecesi İslam tarihinde önemli bir yer tutan İsra ve Mi'raç hadisesi, Aksa ve Kudüs'ün önemini göstermesi açısında önemlidir.

Bununla birlikte Selahaddin-i Eyyubi, bir Miraç gününde Kudüs'ü Haçlı işgalinden kurtarmıştır.

Bu iki olayın aynı günlerde vuku bulması önemlidir.

Dünya Müslüman Âlimler Birliği, farklı İslami kurum ve kuruluş Recep ayının son haftasını 'Dünya Kudüs Haftası' olarak idrak edilmesi yönünde karar aldılar.

Bu hafta bu yıl 23-30 Ocak tarihlerine denk gelmektedir.

Bu günlerde bütün imkan ve olanaklarımızla Kudüs her zamankinden fazla gündem edilmeli ve konuşulmalı.

O yıl için yapılacaklar planlanmalı ve hayata geçirilmelidir.

O tarihte yeni kitaplar piyasaya sürülmeli, film ve belgeseller hazırlanmalı, şiir ve makale yarışmaları, Kudüs ile ilgili sınavlar yapılmalıdır.

Selahaddin dönemi gibi Kudüs gündem olsun ki işgalden kurtulabilsin…