KUDÜS BİR SEVDADIR

Abone Ol

Rahmetli İmam Humeyni, İslam İnkılabı’nın zaferinden birkaç saat sonra İsrail elçiliğinin ele geçirilmesinin emrini verdi. Bu emir üzerine birkaç saat içerisinde İsrail'in elçiliği ele geçirildi. Bir süre sonra Ramazan ayının son cumasını Dünya Kudüs Günü ilan etti. Bize ayrılan bu köşede birkaç kelam da biz edelim.

Kudüs, Peygamberlik ve bereket yurdudur. Kudüs ribat ve cihad yurdudur. Allah, elçisi Muhammed(s. a. v)’e bu şehrin düşmanlar tarafından işgal edileceğini ya da işgal yoluyla büyük bir tehdide maruz kalacağını daha önce haber vermiş olmalı ki, Hz. Peygamber (s. a. v), ümmetine her fırsatta burayı korumalarını, düşmanın eline esir düşmemesi için uğruna cihat etmelerini ve esir düşmesi halinde ise savaşıp onu özgürlüğüne kavuşturmalarını söylemiştir. Yine Hz. Peygamber, Müslümanlarla Yahudiler arasında gerçekleşecek savaşı da haber vermiştir. Zaferin, sonunda Müslümanlara ait olacağını öyle ki ağaç ve taşların bile Yahudileri koruyamayacağını, aksine Müslümanların safında durup onlara, düşmanın saklandığı yeri söyleyeceğini müjdelemiştir.

Hz. Peygamber (s. a. v.): “Ümmetimden bir topluluk, galip oldukları halde kendilerine Allah’ın emri kıyamet gelinceye kadar düşmanlarını kahretmeye devam edeceklerdir ve başlarına gelen hastalıklar dışında hiçbir düşman onlara zarar vermeyecektir. “ Orada bulunanlar, “Ya Resûlallah! Peki o gün bu kimseler nerede olacaklar?” diye sordular. Hz. Peygamber (s.a.v); “Onlar Beytul Makdis’te (Kudüs)ve onun çevresinde olacaklardır” buyurdular.

Ey bütün beldelerin temiz kalbinin atar damarı olan Kudüs! Cihad aşkıyla içinde direnip döndüğümüz Gazze, dalgalanır coşar Kudüs sevdasından. Dalga dalga gelip coştukça coşan aşkımız, bir tufan oluverdi, bir volkan gibi patladı Telaviv’in bağrında. Evet, bu yol çetindir, bu yola baş koyan yiğitler de büyük ve metindir. Bu yol İzzeddin el-Kassamların, Şeyh Ahmed Yasinlerin, Abdülaziz El Rantisilerin, Yahya Ayyaşların, Adnan El Gul, Nizar Rayyanların, Muhammed Deiflerin, İsmail Haniyelerin, Yahya Sinvarların, Salih Aruri gibi nice azizlerin pak kanları pahasına baş koyduğu yoldur. Bu yol direniş yoludur eğilmeyiz, bu yol Gazze’nin, Kudüs’ün zaferinin muştusunu haber veren bir minhacdır, gevşemeyin. Nitekim,cihad bir mihnettir; Bu mihnet bir gün minhaya, sabır yolu zafere, keder yolu kurtuluşa, zorluk yolu kolaylığa ve gece yolu fecr-i sadık’a inkılab eyleyecektir inşallah.

Bayramın sevinç ve neşesinden uzak buruk bir bayram yaşıyor Filistinliler. Ümmetin acizliği, suskunluğu ve aymazlığı karşısında, boynun bükük, kalbin kırık ve derdin dağlardan büyüktür ey Kudüs. Rabbim ağır bir imtihan ile seni ve ehlini deniyor ki makamını yüceltsin. Bu suretle, Gazze’de çetin imtihana karşı göstermiş olduğunuz sabır, Allah(azze celle)’nin sizin için seçtiği yüksek makamın bedeli olacaktır inşallah. Peygamberinin, ashabının, mü’min ve mücahit kullarının da makamını âli kıldı. “Övgüye lâyık yer, yüksek dereceli mânevî bir makam” olan Makām-ı Mahmûd'a kavuşturdu. Ey Kudüs/Gazze’nin muhafız ve mürakıpları! Sizler evlad-ı ıyalinizden geçerek Allah yolunda göğsünü siper ederek direndiniz, sabır ve şehadet ile imamet makamına eriştiniz. Kutlu cihadınızla bütün ümmete numune-i imtisal oldunuz.

Kudüs’ün muhafızı Raid Salah İslam ümmetinin ortak davası Kudüs için: “İslam Ümmeti Kudüs, Aksa için kimi zaman tökezleyebilir ve bu tökezleme uzun sürebilir de. Ama bu tökezleme asla ebedi olamaz. Eğer tökezlemek İslam ümmetinin bir parçası ise ayağa kalkmak da bir parçasıdır. İslam ümmeti, tarihin akışı içerisinde zaman zaman tökezlemiştir ancak çok sürmeden ayağa kalkıp sırat-ı müstakim üzere yürümeye devam etmiştir. “ der.

Hepimizin Ramazan Bayramı mübarek olsun.