Kılıç Kınından Çıkarsa..

Abone Ol

Ülkedeki kamu kurumları ve sivil inisiyatiflerin tümü “Terörsüz Türkiye’yi” konuşuyor. Devlet aklı; çözüm için önemli kararlar aldı, atılması gereken ama bir türlü atılamayan zor ama zaruri adımlar...

Kutlarız!.. Rabbim; ilgililere kolaylık, istikamet versin! Süreci nazardan, kem gözlerden korusun, tamamına erdirsin inşallah!

Dile kolay!.. “Kılıcın kınından çıktığı, kelama yerin kalmadığı” bir mazi!.. “Red, inkar, asimile, tehcir, katliamlarda aranan bir çözüm… “Bitlis(1914), Koçgiri, Dersim, Palo, Sason, Ağrı, Zilanları; ..Beyaz Torosları; …Mahabad(İran-1948)); …çağdaş Hiroşima Halepçeleri (Irak-1988) yaşatan bir felaketler zinciri!

Bunların her biri adına ağıtlar yakılmış!.. O Kerbelalar bugün yaşanmış gibi hala anılarda, ağıtlarda yaşamaktadır!..

İşte: *Li Dersimê, ber va giran; xwîn diqûsî ser keviran/…/ (Dersim’in tepe eteklerindeki taşların üstünde kan mayalanmakta..)

*Ax lê dayê li minê no dumano dumanê çi sarê Çîyê mino!.. (Ah anne, vay başıma, bu ne dumandır dağlarımda..)

*Çûm Bilîsê gelî bi gelî/ Jê derkete cotek Welî/ Şêx Şabedîn, Seyîd Elî/ Birin birin şêxêm birin.. (Bitlisin vadilerine gittim/ Ordan çıktı iki veli/../ Götürdüler, şeyhimi götürdüler..)

*Çûme Dîyarbekr a şewtî ha bi co ye/ Mala bavê we Kurdan bişewite/ Îro ..şêxan tînin ber îdamê zo zo ye.. (Arıklı viran Diyarbekr’e gittim (ki)/ Siz Kürtlerin evi yan(ma)sın/ Bugün Şeyhleri çift çift asıyorlar!..)

*Digo; tucarî qebul nakim Şewqa Misto Kemal, vê yazîya Latince ye!.. (Cibranlı Rıza “Asla kabul etmem şapkayı, Latince harflerini..” diyordu.)

*Âx li min li min../ Merî malan xirawe bike bêlîne ser pagan e/ zarokan bikûje heta berê di dîyane/Rebbîyo te ya ku anî sere me Tû neynî serê gûrên di çîyane!.. (Vay başıma../Evler yıkılıp harab edile../ çocuklar,süt emen bebeklere kadar katledile../ İlahî! Başımıza gelenleri dağlardaki kurtlara da yaşatma!..)

Evet bilirim biraz uzadı ama bu ağıtların Kürdün dil, kültür, tarih ve edebiyatında diri ve derin olduğunu göstermek istedim!..

Ezgilerin adeta ağladığı diyarda; “Kılıçlar kınından çıkarsa kelama yer kalmaz!” demek, diyebilmek!... Hem de en yetkili ağızdan! Allah aşkına nasıl anlaşılır? “Bu derde ne derler sizde?”

Sayın Cumhurbaşkanının niyeti elbette farklı ancak “kılıç ve sözün” bir mazisi, bir adı ve adresi var o diyarlarda!..

Hem o maziyi Kürd halkı unutmaya çalışsa dahi “o mazinin gerçeğini değil, iftiralarla bezenmiş beterin beterini okuyacak, anlatacak hatta anlatan” Sömürgeci istihbaratlar var!

Haçlı Batıyı Yüzyıl Savaşlarına, dünya savaşlarına süren “cehalet, faşizm, kör basiretin beteri” ne varsa şu an Muhammed Ümmetinde özellikle de Siyonist’in konuşlandırıldığı Ortadoğu’da!

Üstelik bölgedeki bir devletin veya halkın savaşması veya barışmasının da artık kendi kontrollerinde olmadığını görmüyor muyuz?

Peki çözüm ne? Geriye mi dönelim?

Nice babayiğidin; “Şu tepeyi de aştık mı Yeşil Vadi” deyip çöllerde dolaştırdığı; derman ararken yaraya tuz-biber ektiği.. O kurdeşen mazi! Son 40 yılında trilyon dolarlara, kardeşkanına, 100 bin cana mal olmuş o maziye mi?

Sayın Cumhurbaşkanının şahsında etkili ve yetkililere, hakikat ve medeniyet ehline sözümüzdür:

Eğri oturup doğru konuşalım artık. İsmini koyamadığımız hatta yok saydığımız o ateş, mazlum Kürd halkının derdi, alayımızın da davası Kürt Meselesidir! Hiçbir vakit olmadığı kadar bugün kontrolümüzde!

O ateşe elindeki suyla, kalemle yürüyen Allah’a, medeniyete; benzinle, kılıçla yürüyenler karanlığa, cehalete yürür!

Hem unutmayalım kabrin ötesi de var! “Sanma Ey Hace zer u sîm isterler/ Yewme lâ-Yenfe’u’da kalb-i selim isterler!” Wesselam.