Kalp kanseri, dünyadaki en nadir kanser türlerinden biri olarak kabul edilir. Araştırmalar, her 10 bin kişiden yalnızca 3’ünün kalp kanserine yakalandığını gösterirken, karşılaştırma yapmak gerekirse, her 20 kadından biri meme kanseri riski altındadır.
Damar sistemi ve kardiyovasküler sistem uzmanı biyolog Julie Philippe, kalp hücrelerinin kansere karşı son derece dirençli olmasını sağlayan benzersiz özelliklere sahip olduğunu ve bu nedenle kalp kanserinin çok nadir görüldüğünü belirtti. Uzman, "The Conversation" platformunda yayımlanan makalesinde, vücuttaki hücrelerin büyüme, hasar görmüş hücrelerin yerini alma veya doku onarımı amacıyla bölünerek yeni hücreler oluşturduğunu açıkladı.
Bu sürece "hücre bölünmesi" denir ve bu süreç hücre tipine ve kişinin yaşına göre değişir. Bölünme sırasında DNA’daki genler kopyalanır ve iki yeni hücre arasında eşit olarak dağıtılır.
Ancak kimyasallar, zararlı ışınlar veya rastlantısal nedenlerle genlerde hasar meydana gelebilir ve bu durum mutasyonlara yol açabilir. Bu mutasyonlar, hücre bölünmesini düzenleyen genlerde meydana gelirse kanser oluşabilir.
Peki kalp kendini kanserden nasıl korur?
Philippe'e göre kalp kanserinin nadir olmasının temel nedeni, kalp hücrelerinin bölünme oranının düşük olmasıdır. Kalp, yaşam süresi boyunca hücrelerinin %50’sinden daha azını yeniler; bu da demektir ki, insanın doğumunda sahip olduğu kalp hücrelerinin yarısı ölene kadar kan pompalamaya devam eder.
Hücre bölünmesi ne kadar az olursa, DNA kopyalanırken hata oluşma olasılığı da o kadar düşer ve dolayısıyla kanser riski azalır. Ancak bu avantajın olumsuz bir yönü de vardır: Kalbin düşük yenilenme oranı, hastalık ya da yaşlanma nedeniyle hasar gören hücreleri onarma kapasitesini de sınırlar.
Philippe ayrıca kalbin, cilt kanseri ve akciğer kanserine neden olan ultraviyole ışınları veya solunan zararlı maddeler gibi kanser tetikleyici faktörlere daha az maruz kaldığını belirtti.
Peki buna rağmen neden kalp kanseri görülüyor?
Tüm bu direnç özelliklerine rağmen dünyada birçok kişi kalp kanserine yakalanabiliyor. Philippe, bu durumun genellikle vücudun başka bölgelerinde oluşan kanser hücrelerinin kalbe yayılmasıyla (metastaz) meydana geldiğini açıkladı.
Cilt veya meme kanseri gibi bazı kanser hücreleri nadiren de olsa kalbe yayılabilir. Ayrıca kalp, diğer kanser türlerinden daha tehlikeli ve saldırgan olabilen bazı tümör türlerine de yakalanabilir.