Dünya

İşgal rejimin duyurduğu "insani ara" hiçbir şey ifade etmiyor!

Gazze'deki Sağlık Bakanlığı Genel Müdürü Munir el-Berş, işgal rejimin ilan ettiği sözde "insani aranın" hayatları kurtarmak için gerçek bir fırsata dönüşmediği sürece hiçbir şey ifade etmeyeceğini belirtti.

Abone Ol

Berş, yaptığı yazılı açıklamada, uluslararası sessizlik ve tereddüdün hakim olduğu geçici "insani arada" yaralıların yardım çığlığı atmaya, çocukların açlıktan ölmeye, annelerin hayatta kalan çocuklarıyla ayakta durabilme çabasına devam ettiğini kaydetti.

Berş, beyin ve omuriliğinde hasar bulunan, durumları kritik olan ve imkansızlıklar nedeniyle tedavi edilemeyen, derhal nakil yapılmazsa ölüm riski taşıyan vakaların acilen Gazze'den tahliye edilmesi çağrısında bulundu.

"İnsani ara", hayatları kurtarmak için gerçek bir fırsata dönüştürülmeli
Gazze'deki çocuk ve bebekler için de başta tedavi edici sütler ve yüksek proteinli ve kalorili besin takviyeleri olmak üzere tıbbi malzeme ve gıda tedarik edilmesi gerektiğine dikkati çeken Berş, işgal rejimin duyurduğu bu "insani aranın", hayatları kurtarmak için gerçek bir fırsata dönüşmediği sürece hiçbir şey ifade etmeyeceğini vurguladı.

Berş, her gecikmenin yeni bir cenaze, her sessizliğin de ilaç ve süt olmadığı için annesinin kucağında ölen bir başka çocuk anlamına geldiğini dile getirdi.

Gazze hükümeti: israil’in yardım şovu kıtlığı bitirmez, gerçek çözüm ablukanın kaldırılmasıdır
Hükümet tarafından yapılan açıklamada, işgal rejimin yardım geçişine izin vereceğine dair rakamlar konuşulsa da, "Bu adım hayata geçse bile sınırlı kalacak ve Tel Aviv’in Gazze’ye dayattığı kıtlık suçunu sona erdirmeyecektir." ifadeleri kullanıldı.

Son 148 gündür yardım geçişlerinin engellendiğine ve bölgeye bebek mamalarının ulaşmadığına işaret edilen açıklamada, Gazze'nin günlük 600 yardım tırına, bebeklerin kurtarılması için ise aylık 250 bin kutu süt ve mamaya ihtiyaç duyduğu belirtildi.

Gazze’nin ağır bir insani felaketle karşı karşıya olduğu vurgulanan açıklamada, kuşatmanın devam etmesi, sınır kapılarının kapalı tutulması ve yardım akışının engellenmesinin bu felaketi derinleştirdiği vurgulandı.

İşgal ordusu, daha önce bugün sabah itibarıyla Gazze’nin bazı bölgelerinde “yerel ve taktik seviyede askeri saldırılarını durdurulacağını” ve bu bölgelerde insani yardım geçişine izin verileceğini iddia etmişti. Ancak bu açıklama, 2,4 milyon Filistinlinin açlık ve soykırımla karşı karşıya olduğu gerçeğini değiştirmedi.

"Gerçek çözüm, kuşatmanın koşulsuz kaldırılmasıdır"
Gazze Hükümeti açıklamasında, "tek ve köklü çözümün" ablukanın derhal ve koşulsuz biçimde kaldırılması, sınır kapılarının tamamen açılması ve yardım ile yakıt akışının sürekli şekilde sağlanmasıyla olacağını belirterek, geçici çözümlerin krizi sona erdirmeyeceğini vurguladı.

Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) Genel Komiseri Philippe Lazzarini ise söz konusu yardımlara ilişkin açıklamasında, havadan yardım bırakma girişimlerini "insanlık felaketinin üzerini örtmeye yönelik bir dikkat dağıtma çabası" olarak nitelendirdi.

İşgal rejimin uyguladığı ambargo nedeniyle Gazze’de ortaya çıkan kıtlık felaketinin ardından Birleşik Arap Emirlikleri ve Ürdün’ün bölgeye havadan yardım atmaya başlamıştı.