İlginç Kareler; Vicdanların Gündemi!

Abone Ol

Dünya Trump’ın ekonomiyi resetleme amaçlı jeopolitik gümrük tarifelerini konuşuyor.

Türkiye, CHP kurultayı ile İmamoğlu’nun yolsuzluk ve hırsızlıktan tutuklanma olayını konuşuyor.

İnsanlık vicdanı ise Gazze’yi işliyor, Gazze’yi konuşuyor.

Vicdanların gündemi ise değişmiyor. Gazze’de bu barbarlık bu vahşet devam ederken ne kadar önemli olursa olsun öncelikli gündem bu vahşetin sona erdirilmesi olmalı.

Siyonist Yahudiler, Gazze’de açlık silahıyla modern tarihin en büyük vahşetini işlemeye devam ediyor.

HAMAS, nadir olarak yaptığı önemli bir açıklama ile: “Uluslararası toplum ve kurumları insani ve hukuki sorumluluklarını yerine getirmedikleri için suçluyoruz!” diyerek açıkça tüm insanlık alemini ‘Gazze’yi açlıktan ve yok oluştan korumaları için’ çağrıda bulunuyor.

HAMAS, insanlığı ve İslam Dünyası’nı meydanlarda tepki göstermeye çağırırken Gazze’de yaşanan trajediye dikkat çekiyor.

Yahudilerin katil ordu sözcüsü her gün üst üste yaptığı çağrılar ve yayınladığı haritalarla Gazzelilerin kuzeyden güneye doğru mahalle mahalle yaşadıkları yerleri boşaltmalarını istiyor.

Mazlum Gazzeliler onlarca kezdir boşaltmak zorunda kaldıkları evlerini bir kez daha boşaltıyor.

Ancak bu defaki öncekilere benzemiyor gibi. Çünkü bu defa yaşanan zorbalık ve gasp, Gazze’yi nihai olarak boşaltmak ve Trump’ın uçuk kaçık planlarına kurban etmenin bir ayağı olarak görülüyor.

Yahudi katiller, insanlığın gözleri önünde çocukların bedenlerini parçalıyor, çocukları direkt hedef alarak katlediyor.

Hatta aşağılık bir Yahudi albay emrindeki sürüye hitaben: “Koştuğunu gördüğünüz her çocuğu öldürün ve bunun keyfini çıkarın!” diyecek kadar pervasızlaşıyor.

Yetim çocukların sığındığı BM’ye ait okul bombalanıyor,

Gazetecilerin sığındığı çadır bombalanıyor,

15 sağlıkçı kaçırılarak gecenin karanlığında tek tek kurşuna diziliyor...

Çevre ülkeler ve dünya suskunluğa devam ediyor.

Siyonist iç istihbarat şebekesi Şin Bet’in güdümünde hareket eden hain Mahmud Abbas ve Filistin için reklamı yapılan işbirlikçi Muhammed Dahlan’dan tek bir kelime yok. Sanki bu katliam başka bir gezegende yapılıyor gibi davranıyorlar.

HAMAS’ın işi zor. Tarihin en zorlu bir döneminde varlık savaşı veriyor.

Hem Yahudilere hem de hainlere karşı direnmeye çalışıyor.

HAMAS, Gazze’yi ve Batı Şeria’yı Yahudilerin gaspından ve vahşetinden kurtarmak için üst üste çağrılar yapıyor.

HAMAS’ın çağrıları dünyanın doğusundan batısına geniş kitleler tarafından yankı buluyor.

Washington’dan Seul’a kadar geniş katılımlı protestolar ile milyonlarca vicdan sahibi insan meydanlarda Yahudi rejimini ve ABD yönetimini lanetliyor.

Gazze’deki durum ciddileşmeye başlayınca tepkiler de büyüyor.

Dünya Müslüman Alimler Birliği Başkanı Şeyh Ali Karadaği, cihad fetvası ilanıyla tüm Müslümanların cihadla mükellef olduğunu vurgulayarak bu konuda önemli maddeler sıralıyor:

“-Filistin topraklarındaki siyonist işgale karşı silahlı cihad, gücü yeten her Müslüman için farzdır.

-Arap ve İslam ülkelerinin, işgale karşı derhâl askerî müdahalede bulunmaları dinî bir zorunluluktur...”

Karadaği ve duyarlı Müslümanların ümmeti cihada teşvik eden fetva ve söylemleri yayınlanırken gözler devlet idarecilerine dönüyor.

Ülkelerin yöneticileri Amerika korkusu ve Siyonist Yahudilerin şerrinden çekindikleri için gözler önündeki bu barbarlığa karşı çıkmak yerine Yahudilerle işbirliklerini geliştirme yollarını arıyor.

Gazze can çekişirken, terörist Netanyahu bir kez daha Washington’a gidiyor.

Katil Netanyahu yoldayken Trump, Ortadoğu'daki çatışmaların giderek kontrolden çıktığını belirterek. “Şu anda Ortadoğu'da susturulması gereken pek çok şey oluyor” diyerek görüşme öncesi açık çek sunuyor.

Anlaşılan o ki; Ortadoğu’da Yahudilerin sebep olduğu büyük yıkımlar yaşanacak. Ta ki Siyonistler ve işbirlikçilerine son verecek (bardağı taşıran) son damla dökülene kadar.