Sumud Filosu'daki bir gemi, saldırıya uğradı. Siyonistler, daha işin başında iken, gemilere binen bu asil ve cesur insanları korkutmaya ve bu kutlu sefere engel olmaya çalışmaktadır. Bu filo, tüm insanlığın vicdanını temsil etmektedir. İnsanlık ailesini temsilen o gemilere binmişlerdir. Gazze'deki soykırım karşısında suskun kalan insanlığın ufkunu karartan zilletin karanlığını ortadan kaldırmak için kefenlerini boyunlarına sardılar ve ruhlarını avuçlarına aldılar. Yere düşen insanlığın onur bayrağını kaldırmak için şehadet ve onur kokan bir yola revan oldular. O halde bu onurlu insanlara her zeminde ve düzeyde sahip çıkmak tüm insanlığın boynunun borcudur.
Bu gemide birçok ülkeden insanlar var. Bu devletlerin vatandaşlarına sahip çıkması bir onur meselesidir.
Terör örgütü israil, çok uzaktaki bir filoya saldırma hakkını kendinde görürken, bu devletlerin; kendi vatandaşları için derhal, hemen, ama'sız, fakat'sız ayağa kalkmaması, bu devletlerin acizyetini gösterecektir.
Bu saldırı, aynı zamanda, filoda vatandaşları bulunan devletlerin refleksini ölçen bir test etme girişimidir. Eğer acizlik ve zillet bir tavra dönüşürse, bu devletler bundan sonra terör çetesi haydut İsrail'in her türlü saldırılarını beklesin. Özellikle parlementerleri gemide olan devletler, bu meseleye bir devlet meselesi onuru ve ciddiyeti ile yaklaşmaz iseler, bunun anlamı büyük bir hezimet demektir.
Bu parlementerler şehid olursa, her şey bir yana, mensubu oldukları devletler, onlarca yıl itibarlarını toparlayamazlar. Bu andan sonra, hem içeride hem de dışarıda büyük bir baskı ile yüz yüze gelirler. Kendi parlementerlerini koruyamayan bir devlet, farklı saldırılar karşısında ne yapabilir ki? İtibarın çökmesinin çok ağır sonuçları olur.
Siyonist haydutluğa cevap verme bağlamında yapılabilecek çok şey vardır.
Mesela, en basitinden şöyle yapılabilir:
Hem Gazzeli mazlumların Gazze'yi terk etmesi için yapılan baskılara cevap vermek hem de vatandaşlarının saldırıya uğraması durumunda 48 saat içerisinde kendi ülkelerindeki tüm siyonistler tutuklanabilir veya en azından sınır dışı edilebilir. Buna benzer yönetmeler müzakere edilebilir. Ayrıca filoda vatandaşı olan ülkelerle askeri bir pakt oluşturulabilir. Bu askeri güç, belirlenen strateji çerçevesinde filoya askeri koruma şemsiyesi sağlayabilir.
Filoya veya askeri birliklere yapılan saldırı bir savaş nedeni sayılabilir.
İlgili tüm aktörler ile bu durum ivedilikle müzakere edilebilir.
Durum son derece ciddidir.
Terör örgütü siyonist çetenin, kaç bin km ötede bir filoyu vurması küstahlığını göstermesi, tüm insanlığa karşı bir meydan okumadır.
Bu durum, aynı zamanda İsrail'in askeri seçenekten başka bir dilden anlamadığını da göstermektedir. İnsanlığın tek seçeneği silah ve askeri çözümdür.
Devleti ve milleti ile hepimizin, bu insanlarımızı korumak için bütün imkânlarımız ile seferber olmalıyız. Bizim, bu insanlık ailesinin temsilcilerine sahip çıkmamız, siyonistleri caydıracaktır. Ama küçük bir testte onları yalnız bırakacak olursak, siyonistler bu insanlara zarar vermekte tereddüt etmeyecektir. Yani siyonistlerin tavrı, bizim tavrımıza bağlıdır. Filo hedefine varacak olursa, tüm insanlık zafer kazanmış olacaktır. Ama filoya yapılan bir müdahale gerekli karşılığı görmezse, bu durum ise insanlığın hezimeti olur ve siyonistler daha da küstahlasacaktır.
Özellikle bölge ülkeleri böyle bir neticeden sonra siyonistlerin her türlü saldırılarına maruz kalabilir.
"SUMUD FİLOSU, İNSANLIK KOALİSYONUNUN TA KENDİSİDİR VE HEPİMİZİN SUMUD FİLOSUYUZ."