• DOLAR 32.525
  • EURO 35.041
  • ALTIN 2437.831
  • ...
Ahlat-Avrasya Kültür ve Sanat Sempozyumu başladı
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

BİTLİS-Bitlis'te bu yıl 2'ncisi düzenlenen Ahlat-Avrasya Kültür ve Sanat Sempozyumu Bitlis Eren Üniversitesi (BEÜ) Konferans Salonunda yapılan açılış konuşmaları ile başladı. Açılışta bir konuşma yapan Bitlis Valisi Veysel Yurdakul, "Ahlat, Kerbelada Yezid'in zulmünden kaçan evladı Resule kucak açmış kadim bir yerdir." dedi.
Ahlat-Avrasya Kültür ve Sanat Sempozyumu; Bitlis Eren Üniversitesi, Bitlis Valiliği, Ahlat Kaymakamlığı, Ahlat Kültür ve Eğitim Vakfı ve Belli Eğitim, Kültür, Tarih ve Arkeoloji Araştırma Merkezi (BEKAM) tarafından ortaklaşa düzenlendi.

Ahlat, bilim ve ilim adamlarını yetiştirmiş bir kenttir
Sempozyumun açılışında bir konuşma yapan Bitlis Valisi Veysel Yurdakul, Ahlat'ın Türkiye ve Dünya için bir kültür mirası olduğunu belirterek şunları söyledi: "Bitlis Eren Üniversitesi Rektörümüzün liderliğinde çok güzel projelere imza atıyor. Ahlat yüzyıllardır orada duruyor. Ve bugün 2'nci sempozyumumuzu gerçekleştiriyoruz. Ben özellikle şehrimizin gözbebeği, bir bakıma şehrimizin kalbi Ahlat'ı üniversitemizin önderliğinde bir kez daha kültür ve sanat boyutlu kamuoyunun gündemine taşınmasından dolayı en kalbi duygularımla teşekkür ediyorum.

Ahlat, bizim yıllardır bildiğimiz, gözlediğimiz, sevdiğimiz ve imrendiğimiz bir şehir. Değerlerini oluştururken, kendi ruh köklerinden beslenmiş bununla yürüyüşüne hız katmış Ahlat bizim kalbimizdeki yerini muhafaza edecektir. Bitlis gerçekten özel bir coğrafyaya sahiptir. Hem donanımlı şahısları ve liderleri, bilim ve ilim adamlarını yetiştirmiş bir kenttir. Ama bu kentin içinde Ahlat'ın çok özel ve güzel bir konumu var.

Bitlis'in beyni Hizan, kalbi Ahlât'tır
Bir bakıma bu kentin beyni Hizan ise kalbi Ahlat'tır. O kalpte sevgi var, saygı, dayanışma, hoşgörü var. İnsana yeryüzünün halifesi olduğu için, en mükemmel varlık olduğu için insana hizmet var. Bunu sokaklardaki insanlardan caddelerden tarlalardan her yerden her zaman göre görebilirsiniz. Hadis zatında insanlığın aradığı Hıristiyan'ı ile İslam dünyası ile Budist'i ile doğu ve batı kültürü ile her şey Ahlat'ta mevcuttur. Bize düşlen bu değerleri sadece Ahlat sınırlarına hapsetmemektir. Bitlis ve Türkiye'nin sınırlarına hapsetmemektir.
Ahlat, Kerbela zulmünde kaçan evladı resulle kucak açmış bir kenttir
Evrensel olan her yerle bu değerleri paylaşmaktır. Biz bugün bu sempozyum ile bunu yapıyoruz. Bu paylaşımı gerçekleştiriyoruz. Ahlat, Kerbela zulmünden kaçan evladı Resule bir bakıma kucak açmış bir yerdir. Onları bağrına basıp geliştirmiş, ufuk ve medeniyet olarak Türkiye'ye armağan etmiş bir yerdir. Ahlat Türk -İslam dünyasının tapusudur, giriş kapısıdır. Bulunduğumuz coğrafyanın farkındayız. Yerin altında ve üstünde ne olduğunun farkındayız. Bu farkındalığı yeni nesillere, yeni gençlere ve yeni kuşaklara aşılamak ve bunu paylaşmak durumundayız" dedi.

İslam dünyasındaki eksiklik birbirimizle kaynaşmamaktır
Bitlis Eren Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmut Doğru ise, özellikle son yıllarda İslam dünyasında değişik farklı işlerin yapıldığına dikkat çekerek "Genel olarak bakıldığında İslam dünyasının asırlardan beridir nimetlerin bolca olduğu bir coğrafyaya yayılmıştır. Bunca bolluk içerisinde İslam dünyasında bir eksiklik var. Birbirimizle kaynaşmamamız bizim bir eksikliğimizdir. Her ne kadar Allah bize bu kadar nimeti verse de biz bunun tersine birbirimizden bir o kadar ayrıyız. Bu son 10 yıl içerisinde özellikle Türkiye'nin öncülüğünde birçok şeyin farkına vararak, tersine gitme yolunda birçok çalışmamız var.
Özellikle 2002-2003 yılından itibaren İslam dünyasındaki ülkelerde bilim, sanat ve kültür alanında gerek yapılan çalışmalarda ve gerekse bilimsel yayınlarda bir sıçrama var. Bunu iyi değerlendirerek, ülkemizin de kalkınmasını ve tanıtımını yapmak zorundayız. 2.'sini yaptığımız bu sempozyuma gelecek yıldan itibaren bilimi de katarak daha da Evrenselleştirip, uluslararası bir sempozyum haline getireceğiz. Bunun için bugüne kadar gerek yerelde gerekse de ulusalda bizlere verilen desteğin daha da artırılmasını ummuyoruz. Bu sempozyumda emeği geçen herkese teşekkür ediyorum" şeklinde konuştu.

Sempozyumun açış konuşmasını gerçekleştiren BEÜ Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İbrahim Kavaz ise, Milli hafızanın kaynağı olan tarihin ortaya koyulan değerleri ile günümüzü ve geleceğimizi aydınlattığını söyledi.

Konuşmaların ardından verilen arada sempozyuma katılanlarla toplu fotoğraf çekimi gerçekleştirildi. Sempozyumun ilk günü BEÜ Konferans salonunda gerçekleştirilecek. 3 gün sürecek sempozyumun 2'nci gün etkinlikleri Bitlis-Tatvan karayolu üzerinde bulunan Tarihi El-Aman Hanı'nda gerçekleştirilecek. Son gün etkinlikleri ise Ahlat ilçesindeki Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilecek. Sempozyuma çeşitli akademisyenler tarafından 12 oturumda 74 bildiri sunulacak.(Şükrü Tontaş-İLKHA)

Bu haberler de ilginizi çekebilir