• DOLAR 32.33
  • EURO 35.089
  • ALTIN 2301.135
  • ...
"Okullarda başörtüsü önündeki engel kaldırılmalı"
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

MERSİN- Eğitim Bir Sen Şube Başkanı Atilla Olçum, yeni eğitim ve öğretim yılında baş örtü sorununa temel oluşturan kılık kıyafet yönetmeliğinin kaldırılması gerektiğini söyledi.

Milli Eğitim Bakanlığının 40 bin yeni atama gerçekleştirdiğini hatırlatan Olçum, "Eğitimde ücretli öğretmenlik uygulamasının tarih olması, sınıfların kadrolu öğretmenlerle buluşması için yeni öğretmen ataması gereklilik değil, zorunluluktur." dedi.

Eğitimde tahsildarlık dönemi bitirilmelidir
Eğitim kurumlarında öğrenci başına bütçe uygulamasının artık kaçınılmaz olduğu ve okullarda tahsildarlık döneminin tarih olması gerektiğinin altını çizen Olçum, "Zaruri giderler dâhil ücretli personel gibi kaçınılmaz masraflar okul aile birliği bütçesinden karşılanmakta, dolayısıyla okul yönetimi, öğrenci ve veli arasına, iletişimi perdeleyen mali konular girmektedir. Okulların mali sorunları yük olmaktan çıkarılmalı ve eğitim yöneticilerinin asli işlerine yoğunlaşması sağlanarak eğitim liderliği yapmalarına fırsat verilmelidir." İfadelerini kullandı.

Karma eğitimden vazgeçilmeli
"1927 yılında Ortaöğretim Dairesi'nin eğitimin karma olması yönündeki teklifine zamanın Talim ve Terbiye Dairesi'nin karşı çıkmasına rağmen Maarif Vekili Mustafa Necati tarafından hayata geçirilen ve 28 Şubat'ta kalıcı hale getirmek için Milli Eğitim Kanunu'nda değişiklik yapan zihniyet, halkın demokratik haklarını hiçe saymaktadır." diyen Olçum açıklamalarını şöyle sürdürdü: "1999'da Milli Eğitim Kanunu'nun 15. maddesini 'Okullarda kız ve erkek karma eğitim yapılması esastır' şeklinde değiştirenler, özel eğitim kurumlarını ve dershaneleri dahi kapsayacak şekilde dayatmanın sınırlarını genişleterek Avrupa'da 'Yüzyılın Pedagojik Yanlışı' diye adlandırılan, bilimsel verilerin iddiaları doğruladığı bir yanlışa herkesi mahkûm etmiştir. Devletin görevi, insanlara dayatma yapmak değil, demokratik haklarını tanımaktır." dedi.

Öğrencilerin kılık ve kıyafet yönetmeliğindeki sınırlama kaldırılmalıdır
Kılık kıyafet yönetmenliği hakkında değerlendirmelerde bulunan Olçum "Kasım 2012'de Millî Eğitim Bakanlığına Bağlı Okul Öğrencilerinin Kılık ve Kıyafetlerine Dair Yönetmelik'te yapılan değişiklikle imam hatip ortaokulları ve liseleri ile çok programlı liselerin imam hatip programlarında tüm derslerde kız öğrencilere hakları iade edilmiş, inancı gereği başlarını örtmek isteyen öğrencilere dayatmadan vazgeçilmiştir. Ortaokul ve liselerde ise sadece seçmeli Kur'an-ı Kerim derslerinde başlarını örtebilecekleri hüküm altına alınarak ders merkezli özgürlük anlayışı meşrulaştırılmaya çalışılmış ve dayatmanın yaşamasına olanak sağlanmıştır. Bakanlık, hiçbir öğrencinin inanç özgürlüğünü kısıtlamamalı ve yönetmelikteki sınırlamayı kaldırarak, kız öğrencilerin haklarını toptan iade etmelidir." diye belirtti.

Şapka kanununa dönen kılık ve kıyafet dayatmasına kaynaklık teşkil eden darbe dönemi mevzuatı değiştirilmelidir
1982 yılından kalma darbe döneminin iklimini yansıtan kılık ve kıyafet yönetmeliğinin bir an önce değiştirilmesi gerektiğini ifade eden Olçum, "Çalışanların saçı, bıyığı, ayakkabı topuk boyu, pantolonunun kumaşı, kazağının yakası ve başının açık olup olmaması gibi birçok gereksiz ve gülünç ayrıntıları içeren ucube yönetmelik tarihteki kirli yerini almalıdır. Danıştay 12. Dairesi'nin "başörtüsü ceza gerekçesi olamaz" kararı, Kamu Denetçiliği Kurumu'nun yönetmelikten "görev mahallinde baş daima açık ibaresi çıkarılmalıdır" tavsiyesi hükümet tarafından dikkate alınmalı ve gerçekleştirdiğimiz kampanya sonucunda toplanan 12 milyon 300 bin imza ile kamuda özgürlük eksenli en büyük talebe dönüşen yasak acilen kaldırılmalıdır." diye belirtti. (Osman Öksüz-İLKHA)

Bu haberler de ilginizi çekebilir