HÜDA PAR Şura üyeleriyle ilk toplantısını yaptı
Hür Dava Partisi, ilk Şura Meclisi toplantısını yurdun dört bir yanından seçilen üyelerinin ve Genel İdare Kurulu üyelerinin katılımıyla gerçekleştirdi.
DİYARBAKIR - Toplantının açılış konuşmasını yapan HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, iç ve dış gündemdeki konulara değinerek partinin yol haritası konusunda değerlendirmelerde bulundu.
"Cuntacılar zulümlerine devam ediyor"
Kuran`ı Kerim tilavetinin ardından başlayan toplantıda kürsüye davet edilen HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, Mısır`da yaşanan zulümleri hatırlatarak, "İsmi barış ile aynı kökten gelen İslam dinine mensup Müslümanlar olarak bütün bir İslam coğrafyasının baştanbaşa kan revan içerisinde olduğunu görüyoruz. Her tarafta kan akıyor ve akan kan çoğunlukla Müslüman kanı. Mısır`ın durumu malum. Mısır`da ilk defa sivil bir Cumhurbaşkanı seçildi. Göreve başlamasının üzerinden bir yıl bile geçmeden Siyonist ve emperyalistlerin uşaklığına hazır olan ve batının değerleriyle yetişen askeri bürokrasi tarafından Muhammed Mursi Cumhurbaşkanlığından uzaklaştırıldı. Kendi yönetimlerini isteyen Müslüman halkın üzerine meydanlarda ateş açıldı. 6 binin üzerinde şehid, 20 bin civarında tutuklu, on binlerce yaralı var. Protestolar devam ediyor ama cuntacılar da zulümlerine devam ediyorlar." dedi.
Mısır ordusunun Gazzeli balıkçılara saldırısını da değerlendiren Yapıcıoğlu, "Gazze`nin nefes borusu olarak isimlendirilen tüneller kapatılıyor. Gazzeli balıkçılar denize açılıp balık avlamak istediklerinde Mısır ordusuna ait hücumbotlar Gazzeli balıkçılara ateş açıyor, ikisini yaralıyor 5 tanesini tutukluyor. Abdulnasır, Sedat ve Hüsnü Mübarek`in on yıllar boyunca yapmış olduğu zulümleri bu cunta birkaç haftaya sıkıştırdı." ifadelerini kullandı.
"Suriye, Irak, Arakan hepsi kan gölü…"
İslam coğrafyasında bir iç savaş yaşandığına dikkat çeken Yapıcıoğlu, "Suriye`nin durumu malum. İki buçuk yıldır orada bir iç savaş yaşanıyor. İnsanlar birbirinin kanını döküyor. Şimdi belki gündemden düştü ama birkaç ay önce gördük. Arakan`daki Müslüman kardeşlerimiz diri diri ateşlere atıldılar, yakıldılar. Irak`ın durumu malum her gün intihar saldırıları, her gün bombalar patlıyor. Camilerin içinde, önünde, pazarda onlarca insan parçalanarak can veriyor." dedi.
"Türkiye`nin Mısır tutumunu takdir ediyoruz"
Türkiye`nin Mısır`la ilgili tutumunu takdir ettiklerini belirten Yapıcıoğlu, Türkiye`nin Suriye konusundaki politikasını eleştirerek, "Ama Suriye ile ilgili tutumuna bakıyoruz; Amerika Başkanı bir müdahaleden bahsediyor. Bu müdahalenin sınırlı olacağından söz edince ilk itiraz edenlerden bir tanesi Türkiye oluyor. Daha kapsamlı, daha seri bir dış müdahaleden yana tavrını koyuyor ve daha hiç kimse bu konuda söz bile etmezken `Suriye`ye müdahale için oluşturulacak bir koalisyonun içerisinde yer alırız` diye peşinen duruşunu deklare ediyor ve kendisini bağlıyor." ifadelerine yer verdi.
Türkiye`nin iç durumu
Konuşmasında Türkiye`nin iç siyasetine yönelik değerlendirmelerde de bulunan Yapıcıoğlu konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bu tutum içerisindeki Türkiye`nin iç durumuna bakalım: Bölgemizde hâkim olan iki tane parti var. Bir tanesi İslam`dan uzaklaşmamış, İslami kimliğini sürekli muhafaza etmiş bir toplumun içinden çıkan ve onun haklarını savunuyorum iddiasıyla hareket eden Marksist ilkelere sahip bir parti, ismi de Barış ve Demokrasi Partisi. Öbür tarafta isminde adalet kelimesi olan İslami bir geçmişi, İslami bir kimliği olan kişilerin kurmuş olduğu bir parti, Adalet ve Kalkınma Partisi. O da ülke genelindeki iktidarın sahibi. Kimliği İslami ama kapitalizme, kapitalizmin vahşi ilkelerine hiçbir itirazı olmayan bir parti."
"Şimdi böyle bir durumda, böyle bir coğrafyada ve böyle bir zaman diliminde siyaset sahnesine çıktık. Dolayısıyla bu vasatta, bu ortamda yapılacak iş de çok, söyleyecek söz de çok. Çok şey söylemek ve çok iş yapmak zorundayız. Bu yapılacak işler için elbette geniş kadrolara ihtiyacımız var."
"Şura meclisi oluşturmayı uygun gördük"
Partinin Genel İdare Kurulu ile ilgili sayısal bilgiler veren Yapıcıoğlu, "Genel idare kurulumuz 20 kişiden müteşekkildir. Bu 20 kişinin 10`u Genel Başkan Yardımcısı, biri Genel Sekreter, başkanlık divanında görev almayan genel idare kurulu üyelerimizin sayısı 9`dur." dedi.
Yoğun iş temposu içerisinde ve yoğun bir gündemin yaşandığı ülkede bu işleri yetiştirmenin kolay olamayacağını vurgulayan Yapıcıoğlu, "Bunun yanında bu kulvarda teknik işlerle uğraşınca siyaset üretme, fikir üretme noktasında yeterince zaman ayıramama gibi bir sorunumuz var. Bu nedenle partimizin tüzüğünü biz hazırlarken bir de şura meclisi oluşturmanın uygun olacağını düşündük. Böyle bir Şura Meclisini kongrede ilk defa oluşturduk ve bugün ilk toplantımızı yapıyoruz. Yükümüz ağırdır ve sizden gelecek görüş, fikir, tavsiye ve çalışmaları çok önemsiyoruz." ifadelerine yer verdi.
"Kimliğimizden dolayı yanlış yapma lüksümüz yoktur"
Kimliklerinden dolayı kendilerinin yanlış yapma gibi bir lükslerinin olamayacağını ve başka siyasetçiler gibi yalan konuşamayacaklarının altını çizen Yapıcıoğlu, "Misyonumuzdan, kimliğimizden ve tarihimizden dolayı bizim yanlış yapma gibi bir lüksümüz yok. Dolayısıyla biz gerek bir iş yaparken gerekse bir söz söylerken onu birkaç defa elekten geçirip en doğrusunu, en mükemmelini yakalamak ve onu yapmak gibi bir mecburiyetimiz var. Biz birilerinin yaptığı gibi bir şey söyleyip aradan günler, haftalar, aylar ya da bazen saatler geçtikten sonra, `biz o gün öyle söylemiştik ama dün dündür, bugün bugündür` diyemeyiz. Bizim ilkeli bir duruşumuz olmalı. Dosdoğru olmak gibi bir mecburiyetimiz var. Başkalarının yaptığı gibi karalama, iftira etme veya kendi menfaatimize olacak şekilde siyasi rakiplerimizi siyaseten hırpalama, ilkelerimizi çiğneme gibi bir pozisyona düşemeyiz. O yüzden işimiz zordur." diye konuştu.
Konuşmasının sonunda "İnsanoğlunun heva ve hevesiyle yönetimler şekillenecekse, insanoğlunun heveslerine göre insanlar yönetilecekse ve herkesin uyacağı kanunlar olmazsa dünyanın varacağı yer kaostur, kandır, gözyaşıdır" diyen HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, "Şimdi böyle bir ortamda bizim yüksek sesle şunu önce kendimize, çevremize sonra da toplumumuza söylememiz, haykırmamız lazım. Bu dünyanın, bu ümmetin, bu insanların hatta bütün insanlığın İslam`dan başka gideceği bir yer, bir çaresi yoktur. Onların sorunlarını İslam`dan başka çözecek herhangi bir yönetim şekli, idare şekli, fikri akım yoktur. Beşer kendi aklına taptığı sürece yeryüzü zulümden arınamaz." ifadeleriyle konuşmasını sonlandırdı.
HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriyya Yapıcıoğlu`nun konuşmasının ardından toplantının ana konularına geçildi. (İLKHA)