• DOLAR 32.377
  • EURO 35.025
  • ALTIN 2325.861
  • ...
ABD`nin Orta Yol`u Zorlaşıyor-Analiz
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Doğruhaber / Dışhaber Servisi /  Analiz

Obama yönetimi Mısır`daki krizde ortak bir nokta bulmakta neden bu denli zorlanıyor?

Cevab basit. Mısır`da şu an  Müslüman Kardeşler Orta Doğu`da hakim olan destansı mücadelede ön saf haline gelmiş durumda. Bu mücadele Sünniler ve Şiiler arasında değil. Laik ve İslamcı yönetim isteyenler arasında ve bu bir dönüm noktası olabilir.

Bu iki kampın sınırları Kahire sokaklarında çiziliyor ve gitgide güçleniyor. Bu nedenle merkezde akıllıca düşünülmüş bir pozisyon bulmak zor. Ortak nokta hızla yok oluyor.

Washington`da hızla ortaya çıkan, Mısır ordusu Müslüman Kardeşler`i şiddetle bastırırken ABD`nin yardıma devam edip etmeyeceği tartışmasının temelinde de bu var.

 

Yönetim tabii ki çaresizce kontrolü elinde bulunduran ordu görevlileriyle ipleri tamamen atmamaya hatta aynı nedenle yardım ilişkisini korumaya çalışıyor, bir yandan da Müslüman Kardeşler`in Mısır`da oluşturulacak yeni, geniş tabanlı bir politik yapı içinde yer almasını destekliyor.

Sorun Mısır`ı yönetmekte olan generallerin orta yol bulmakla ilgilenmiyor görünmesi. Müslüman Kardeşler`i yok edip Mısır`da İslami yönetim olasılığını ortadan kaldırmak istiyorlar.

Bölgedeki diğer uluslar da bunu fark etmiş durumda ve bu nedenle taraflarını seçiyorlar. Özellikle Suudi Arabistan, Ürdün, Birleşik Arap Emirlikleri ve İsrail Mısırlı generallerin yanında yer alıyor.

Hepsi de Amerika`nın dostu olan bu ülkelerin liderleri İslami yönetimin bölgenin normu haline gelmesini ve bölgede tarih boyunca büyük bir etkisi olmuş Mısır`ın buna bir örnek oluşturmasını istemediklerini biliyorlar.

Diğer yandan Türkiye Mısırlı ordu liderlerine karşı bir tavır sergiliyor. İran Şii`lerin yönetimindeki bir ülke olması ve Sünniler`in yönetimindeki Müslüman Kardeşler için özel bir sevgi beslememesine rağmen Mısır ordusunu ülke halkına baskı yapmaması için uyardı.

Camp David barış anlaşmaları ve İran devriminin 1970`lerde neden olduğu gibi, Mısır`daki gelişmeler tüm bölgenin farkındalığını arttırdı. Dalga etkisi muhtemelen yıllarca sürecek.

Ancak yine de fark eder. ABD`nin yardımı yalnızca sıradan bir ekonomik destek değil, 1,3 milyar dolarlık askeri yardımı da kapsıyor. Körfez ülkeleri para yardımı sağlayabilir ancak şu an Mısır`ın cephaneliğini doldurmakta olan, yalnızca ABD`de üretilen askeri ekipmanı sağlamaları imkansız.

Washington`ın 35 yıldan bu yana sürekli olarak sağladığı askeri yardımın ardından Mısır ordusu şu an Amerikan uçakları, tankları, helikopter ve silahlarıyla donatılmış durumda. Bunların işlemeye devam edebilmesi için yedek parçaları ve bakımlarının da sağlanması gerekiyor.

Bu nedenle uzun vadeli bakıldığında Mısırlı generallerin ABD ile iyi ilişkileri korumak için nedenleri var. Diğer taraftan ABD Mısır için eskisi gibi bir para makinesi olmasa da ülke üzerinde halen etki sahibi.

Washington`da ön plana çıkan soru ne boyutta olursa olsun bu etkinin nasıl kullanılacağı. Şu an Beyaz Saray ve Kongre klasikleşmiş ve genelde işe yarayan iyi polis kötü polis rutininden gidiyor.

Kongre kötü polis rolünü oynarken, siyaset  yapıcılar yüzlerce Mısırlı`nın güvenlik güçlerinin elinde ölmesine tepki göstermek için yardımın kesilmesini savunuyor.

Beyaz Saray ise iyi polis rolünde, bağları koparmamak ve yardım akışını sürdürmek isterken, Mısırlı yöneticilere sert taktiklerine son vermemeleri halinde Kongre`deki bu kötü polislerin sonsuza kadar köşe sıkıştırılmış halde tutulamayacağı uyarısında bulunuyor.

Ancak yönetim eninde sonunda Mısır`daki tarafını seçmek zorunda kalacak. Amerika`nın tüm dostlarının tek bir tarafı seçtiği mevcut durumda da orta yolu bulmak zor olacak.

Gerald Seib / The Wall Street Jurnal

Bu haberler de ilginizi çekebilir