Şehid Aziz, 1974 yılında Bingöl’de dünyaya geldi. Daha sonraları ailesiyle birlikte Diyarbakır’a yerleşen Şehid Aziz, ailenin en büyük çocuğuydu. Ailesi sürekli Şehid Aziz’i evlendirmek için baskı uyguluyordu ancak şehid, şehadetle evleneceğini söylerdi. Bazen ona “Ne zaman evleneceksin” diye sorulduğunda ise o, cennettekilerin yaşı olan 33’ü söyler ve “O zamana kadar şehid olmazsam evlenirim” derdi. İslam’a bağlılığı, cesareti ve heybetiyle İslam düşmanlarının uykusunu kaçıran Şehid Aziz, nihayet 19 Ağustos 1993’te yani henüz 19 yaşındayken PKK’nın attığı bombanın patlaması sonucu çok arzuladığı şehadet mertebesine ulaştı.

ŞEHİD AZİZ OKUMAYI ÇOK SEVERDİ
Şehid Aziz’in hayatını ve mücadelesini Doğruhaber’e anlatan yakın arkadaşlarından Turgay Akçiz, şehidin küçük yaştan itibaren camilerde İslami dersler aldığını ifade ederek, “Şehid Aziz okumayı seven, merhametli, ahlaki yönden harika bir Müslümandı. Özellikle kendini İslam’la yetiştiriyordu. Kalbi camiye o kadar bağlıydı ki sürekli camilerde kalmak isterdi. Ayrıca Şehid Aziz’in cömertliği dillere destandı. Elinde olanı sürekli arkadaşlarıyla paylaşır ve bundan büyük bir mutluluk duyardı” şeklinde konuştu.

ANNESİ ONU BİR BAŞKA SEVERDİ
Şehid Aziz Börü’nün çevresi tarafından sevilen bir kimliğinin olduğunu söyleyen Akçiz, “Şehid Aziz, anne ve babası tarafından çok seviliyordu. Herkes evladını sever ama bu sevgi başkaydı. Şehid Aziz annesini çok sever, annesi de onu çok severdi. Şehid edildiği zaman annesi haykırarak ‘Hakkım sana helaldir’ diyordu” ifadelerini kullandı.

ŞEHİD AZİZ’İ ÇOCUKLAR DA ÇOK SEVERDİ
Şehid Aziz’in İslam’ı çok sevdiğini ve İslam için sürekli hizmet ettiğini belirten Akçiz, “Şehid Aziz camide çocuklara ders verir ve o da camide ders alırdı. Kendini çocuklara sevdirmeyi çok iyi bilirdi ve bu yüzden çocuklar tarafından çok sevilirdi” dedi.

ŞEHİD AZİZ CESARET TİMSALİYDİ
Şehid Aziz Börü’nün çok cesur ve fedakâr olduğunu vurgulayan Akçiz, “Şehid Aziz’de bir Müslümanda olması gereken cesaretten fazlası vardı. Buna gözümle şahit oldum. Şehid Aziz’le biz okul dönemindeyken İslam düşmanlığında sınır tanımayan PKK Müslümanlara baskı yapıyor, Müslümanları ortadan kaldırmak için her yola başvuruyordu. Biz okuldayken İslam düşmanları tarafından saldırıya uğradık. Onların sayısı bizden çok fazla olmasına rağmen Allah’ın yardımıyla biz onları kovaladık. Şehid Aziz öyle bir saldırıyordu ki adeta aslan gibiydi. Onun bu halini gören İslam düşmanları kaçacak delik arıyorlardı” şeklinde konuştu.

ŞEHİD AZİZ ŞAHADETLE EVLENDİ
Şehid Aziz Börü’nün şehadet anını anlatan Akçiz sözlerini şöyle sürdürdü: “Şehiz Aziz Börü cesareti, atılganlığı ile PKK için tehlike arz etmeye başlamıştı. Şehid Aziz, birkaç arkadaşı ile birlikte Diyarbakır’ın tarihi Ulu Cami’sinin yanındaki çay ocağında oturduğu esnada PKK tarafından el bombalı saldırıya uğrar. Çay ocağında bulunanlar kaçışırken o kalkarak tekbir getirir. Aldığı ağır yaralar neticesinde 19.08.1993 günü arzusu olan şahadetle evlenir. Şehid Aziz’in şahadeti bereket oldu ve onun şehadetinden sonra İslam’a bağlı gençlerin sayısı arttı. Bir Aziz gitti ama yerine binlerce Aziz geldi. Rabbim bizi de onun yolundan, İslam davasından ayırmasın ve bizi de şehidler kervanına yazsın inşallah.”