ŞANLIURFA - Suriye'de devam eden savaşın Şanlıurfa'nın Ceylanpınar ilçesine yansımasını 40 Sivil TOPLUM kuruluşu Platformu adına Ceylanpınar Sanayi ve İşadamları Derneği(CESİAD) Başkanı Mehmet Yılmaz ve halkla sorduk.


Suriyeli vatandaşlar çadır kente yerleştirilmeli
Ceylanpınar'daki Suriyeli vatandaşların çok zor şartlar altında yaşadıklarını belirten Ceylanpınar Sanayi ve İşadamları Derneği(CESİAD) Başkanı Mehmet Yılmaz, Suriyelilerin şehir içinde olması hasebiyle Ceylanpınar halkına büyük sıkıntılar getirdiklerini söyledi.


Yılmaz "Onlar kültür olarak farklıdır, buranın kültürü ile onların kültürü bir değil. İçlerinde kaçakçılık, hırsızlık, uyuşturucu ve buna benzer hareketlerde bulunanlar var. Bizler Ceylanpınar STK'ları olarak kaymakamlıkla yaptığımız görüşmeler neticesinde 2. Çadır kent isteğinde bulunduk. Emniyet Müdürlüğümüzle de yaptığımız görüşmeler şehir merkezinde 10 bin civarında Suriyeli vatandaşın olduğunu en son 2500-3000 civarında olduğunu belirttiler. Onların biran önce çadır kente yerleştirilmesini istiyoruz" dedi.


Suriyeli vatandaşlar için seyyar hastane kurulmalı
Suriye'den Türkiye'ye çok fazla sayıda yaralılar geldiğini, bundan dolayı Ceylanpınar halkının hastanelerden yararlanamadığını ifade eden Yılmaz, "Çünkü ha bire yaralılar geliyor. Yaralıların tedavisiyle ilgilenen doktorlar bu defa kendi vatandaşıyla ilgilenemiyor. Yani sağlık sorunu yaşıyorlar. Gümrük kapının içinde veya dışında bir hastane kurulması lazım... Ayrıca kadın ve çocuklarımız yaralıları görünce psikolojik olarak etkileniyorlar. Esnaf kepenk kapatmış, açtığı gibi siftah yapmadan kapatıyor. Bu Ceylanpınar için bir zarardır. Birçok aile Ceylanpınar'ı terk etmek zorunda kaldı" dedi.


Mevcut Devlet Hastanesi yeterli değil
İki yıla yakındır Suriye'deki iç çatışmalardan dolayı Ceylanpınar halkının gerçekten mağdur olduğunu ifade eden Abdullah Kaya, "Yetkililer Ceylanpınar'da neler yaşandığını insanların hayatını kaybettiğini düşünüp önlem almalı ve yetkiler halkın içine inmeli. Bir esnaf olarak işler çok kırıldı, halk sokağa çıkamıyor, borçlarımızı toplayamıyoruz, ödemelerimizi aksatıyoruz. Özellikle Suriyeli hasta ve yaralılara öncelik verildiği için Ceylanpınar halkı tedavi göremeden hastaneden ayrılıp mağdur ediliyor. Ayrıca 60-70 bin nüfuslu bir ilçede sadece bir tane devlet hastanesinin bulunmasını büyük bir eksiklik olarak görüyorum. Kendi öz yurdumuzda garip muamelesi görüyoruz" dedi.


Devletin en önemli görevi halkın güvenliğini sağlamaktır
Okul tatil olduğu için memleketi Ceylanpınar'a geldiğini ama kendini adeta bir savaşın içinde bulduğunu ifade eden Abdullah D, her ne kadar savaş Suriye'de oluyorsa da Ceylanpınar halkının başta ekonomik olmak üzere birçok konuda bu savaşın mağduru olduğunu söyledi. Abdullah, "Bu mağduriyet giderek büyümeye başladı, örneğin birkaç gün birçok insan yaralandı ve hayatını kaybedenler var. Çatışmaların olduğu gün çoğu esnaf işyerini açamıyor. Halk dışarı çıkamadığı için de ticari anlamda sıkıntılar yaşanıyor. Türkiye'ye sığınan Suriyeli halkın durumu da perişan, savaşın giderek uzaması siyasi nedenlerden dolayı bölgenin el değiştirmesi bu mültecilerin yoksulluk içinde yaşamasına sebep oluyor" dedi.


Sınırdaki güvenlik önlemlerine de değinen Durmaz, "Geçenlerde halk toplanıp karşı tarafı kışkırtıcı slogan attıktan sonra güvenlik güçleri önlem almaya çalıştı. Bu tür girişimlere karşı dikkatli olunmalı bence, devletin önemli görevi halkın güvenliğidir" diye konuştu.


Çatışmalardan dolayı çarşı pazara çıkıp ihtiyaçlarını karşılamakta zorlandıklarını belirten M. Fatih, "Biz bu savaşı adeta evimizde gibi yaşıyoruz. Allah-u Teâlâ bu savaşın bitmesi için vesileler kılsın inşallah. Havalar çok sıcak olduğu için damda yatamıyoruz dışarı çıkamıyoruz. Devlet yetkilileri devreye girip bu savaşın Ceylanpınar'ı etkilememesi için elinden geleni yapmalıdır" dedi. (Mazlum Gül/Osman Gülebak-İLKHA)