• DOLAR 32.515
  • EURO 34.953
  • ALTIN 2431.408
  • ...
Bir Teravih Sonrası...
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 
Onbir ayın sultanı, onbir ayın padişahı; tabi aynı zamanda onbir ayın muhasebesi, onbir ayın avantajı mesabesinde... Oruç ayı, tevbe ayı, Kur’an ayı, mukabele ve teravih ayıdır Ramazan. Bizler küçük bir mahalle’de oturuyoruz. Büyük caddelere nazaran; küçük mahallelere Ramazan bir farklı gelir. Ramazan eğlencelerinden(!) uzak sakin, kendi halinde yaşarız Ramazan ayını. Hele sabah saatlerinde konu komşunun mukabeleleri, evlerde okunan Kur’an-ı Kerimler insanı huzura boğar. İftar saatlerinde komşulara taşınan yemek tabakları, tabi birde kaplar içinde buzlar... Bunlar bizim Ramazanların vazgeçilmezleri. Hele iftar sonrası kılınan teravihler; İftar yemeği yendiği ve akşam namazı kılındığı gibi camilere yetişme telaşı...
 
Çoluk çocuk, genç yaşlı demeden teravihlere en yakın camilere koşulur. Genç kızlar çalar komşu kapılarını, yanındaki arkadaşlarıyla beraber caminin yolunu tutar. Babalarla beraber erkek çocuklar, anneleriyle de kız çocuklar tutar cami yolunu. Bizim gittiğimiz cami biraz uzak düşüyor tabi telaşı da farklı; yemeden, içmeden kısıp akın ediyoruz camiye. Yolda guruplar halinde camiye giden insanları görünce sevinmemek mümkün değil. Hele annelerinin elinden tutup gelen çocuklar...

Cami’de en çok dikkatimi çeken yaşlı teyzeler. Ellerinde su şişesiyle ayakta başlar ve oturarak devam eder namaz kılmaya. Onları izlerken adeta geçmiş geleceği gördüm. Birde Suriyeli muhacir kardeşlerimiz göz dolduruyor camide. Aynı safta, omuz omuza kılınan namazlarında hazzı bir başka. Saflar tutulur, ezan okunur tekbirlerle en büyük olana eller açılır. Onlar bize bizler onlara; dualar yükselir semalara. Ahlakın çökme sınırına geldiği bu çağda, her şeye rağmen bu görüntüler umut vaadediyor. Yeniden bir dirilişi ve uyanışı müjdeliyor.

Bir kez daha anladım ki beklenen o Kutlu Şafak yeniden camilerden meydanlara doğacak!

Nuray Kaçar / Şanlıurfa - Yaş: 23

 
 

Bu haberler de ilginizi çekebilir