Tamirci esnaf: Ekonomik dar boğaz toplumu israftan uzaklaştırdı
Maliyetlerin düşük olduğu dönemlerde alım gücünün artmasıyla beraber israfın çoğaldığına dikkat çeken tamirci esnafı, son zamanlarda yaşanan ekonomik sıkıntılar karşısında kişilerin en değersiz ürünleri dahi değerlendirmeye çalıştığına vurgu yaptı.
Son yıllarda yaşanan ekonomik sıkıntılar tüketiciyi, eski ürünleri değerlendirmeye yönlendirdi.
Diyarbakır merkez Sur ilçesinde yaklaşık 38 yıldır deri mont tamirciliği ve bakım işi yapan Mehmet Çetin, son zamanlarda iş potansiyelinin arttığını ifade ederken alım gücünün yüksek olduğu geçmiş yıllarda toplumdaki israfa dikkat çekti.
Ekonomik açıdan içerisinde bulunduğumuz sancılı sürecin Diyarbakır'a özgü bir durum olmadığının altını çizen Çetin, "Pandemi ve sonrasında Rusya-Ukrayna savaşı dolayısıyla bu süreç küresel bir olaydır. Bizi de etkiliyor mu? Muhakkak bizi de etkiliyor. Örneğin, daha önce bir montun boyasını 100 TL'ye yaparken yarısından fazlası bana kalıyordu ama şu an 200 TL'ye yapıyoruz yarısı dahi kalmıyor. Kar marjımız düşmüş. Hem rızık temin etme noktasında hem de vatandaşımızın mağdur olmama konusunda işlerini görüyoruz." dedi.
Mont tamiri için geçen yıllara göre bu sene yüzde 50 artış yaşandığını söyleyen Çetin, "Çünkü insanlar 'ben 1000-1.500 TL'ye mont alabilirim' diyor. Mağazaya gittiğinde 7-8 bin TL' ile karşılaşınca 'bunu alacağıma montumun tadilatını, boyasını astarı, ne gerekiyorsa yapıp 3-5 yıl daha giyerim' diyor. Dolayısıyla bu noktada bize bir yönelme olmuş. Kendi adımıza memnunuz ama fiyatların yükselmesinden memnun değiliz. Çünkü hepimiz aynı gemideyiz, gemi batarsa hepimiz batarız." ifadelerini kullandı.
"Emitasyon ürünlerin tamir oranlarında yüzde 200-300 artış var"
Deri mont kullanımında gün geçtikçe kalitenin düştüğüne vurgu yapan Çetin, şunları söyledi:
"Genelde hakiki deri yapıyoruz. Son 1-2 yıldır emitasyon da bize gelmeye başladı. 300 TL'ye alınan emitasyon şu an 3 bin TL olmuş. Daha önceki süreçlerde sadece deriydi. 100 tane mont gelseydi bunlardan 3 tanesi emitasyondu, geriye kalan deriydi. Şimdi ise yarı yarıya olmuş. Çünkü alım gücü epeyce düşmüş. Nihayetinde bizi olumlu etki ediyor ama huzursuz olduğumuz şey ülkedeki ekonomik sıkıntılardır. Bende evime temel gıda ihtiyaçlarını götürüyorum. Fiyatlar yükselince beni de etkiliyor, bir şey değişmiyor. Alım gücü düşük olan gariban insanlar daha çok etkileniyor."
Çetin, "Daha önce emitasyon pek nadir gelirdi. Geldiğinde de ufak tefek söküklerle gelirdi ama şu an yakaları, omuz ve dirsek kısımları dökülmüş. Normal şartlarda bunları getirip yapmazlardı. Alım gücü düştüğü için bunları da yapıyor, yaptırıyor. Emitasyon ürünlerin tamir oranlarında yüzde 200-300 artış var. Genel anlamda montunu tamir ettiren pantolon, gömlek, ceketlerini yaptırıyor; evdeki eşyalarını değerlendiriyor. Aslında bir yandan da iyi oldu. Çünkü hepimizin dolabında artık yer kalmamış. Dolabında 10-20'şer adet elbisesi olan o kıyafetini ya giyer ya da giymez, hatta unutur. Şimdiki tutum ile bir noktada israfın önüne geçilmiş oldu." şeklinde konuştu. (İLKHA)
