Enerji Uzmanı Erden: Avrupa kendisini sağlama almak için hızlı bir şekilde enerji depolamak zorunda

Rusya ve Ukrayna arasındaki çatışma, enerji fiyatlarına etkisini sürdürüyor. Rusya'nın Avrupa'ya doğalgaz sevkiyatını kısıtlaması ve Avrupa'da kış ayının da yaklaşmasıyla doğalgaz krizi gün geçtikçe büyüyor.

Öte yandan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in, "Enerji naklinde Türkiye'nin yeni merkez olabileceğini" söylemesinin etkileri sürüyor.

Enerji Uzmanı Kalender Erden, konuyla ilgili İLKHA muhabirine önemli değerlendirmelerde bulundu. 

"Avrupa kendisini sağlama almak noktasında şu anda hızlı bir şekilde enerji depolamak zorunda"

Avrupa ile Rusya arasında, Ukrayna savaşından dolayı bir ambargo durumu ve gerginliğin olduğunu dile getiren Erden, "Rusya elinde olan bir silah olarak gazı keserim diyor. Avrupa bu durumdan çok rahatsız ama bizim açımızdan olaya bir bakarsanız maalesef pandemi ve Rusya-Ukrayna Savaşı'ndan dolayı doğalgaz şu anda üç katına çıkmış durumdadır. Geçen sene 1000 lira gelecek bir faturanın, tahminlere göre bu kışın 2 bin 500 ile 3 bin lira arasında gelme durumu var. Aslında burada devlet, gelen faturanın yüzde 70'ini süspanse ediyor yani yüzde 70'ini aslında kendisi ödüyor. Bu durum bize ne açıdan bir sıkıntı getiriyor? Aşağı-yukarı bu kış hesaplanan 10 milyar civarında bir süspanse durumu var. Devletin borçlanması gibi bir durumu var. Enerji Bakanlığı'nın; 'Eğer tedarikçilerimiz tedarik konusunda bir sıkıntı yaratmazsa biz rahatız' açıklaması vardı. Bunu bizim şu şekilde okumamız lazım; demek ki şu anda LNG (Sıvılaştırılmış Doğalgaz) veya diğer depolama sistemlerimizde maalesef yeterli bir gaz yok. Çünkü Avrupa kendisini sağlama almak noktasında şu anda hızlı bir şekilde enerji depolamak zorunda." dedi.

Avrupa'nın kışı çok ağır geçireceğini hatta şu anda birçok sanayi fabrikasının kışa hazırlık olarak üretimlerini durdurduğunu aktaran Erden, "Bizim en büyük sıkıntımız maalesef tedarik konusunda ekonomik anlamda çok sıkıntıda olduğumuzdan dolayı öyle bir dönem gelecek ki parayı veren aslında biraz daha gazı almaya başlayacak. Rusya da bunu çok iyi değerlendirecek. Rusya'nın da şöyle bir olayı var; Avrupa'ya diyor ki evet bana ambargoyu uyguluyorsunuz, ambargodan dolayı ben tesislerin bakımlarını yapamıyorum ve bunu mazeret göstererek gazı kesiyor ve bunu bu yıl kışında da çok iyi kullanacak. Türkiye bu konuda maalesef biraz diken üstünde çünkü her iki tarafa da eşit mesafede davranmak istiyor önümüzdeki süreç aslında çok sıkıntılı. Umarım LNG tanklarımız doludur. Geçen sene bir İran, gazı kesmişti tanklarımız dolu olmasına rağmen bazı sanayi üretim yerlerinde gaz kesintilerine gidildi. Umarım bu sene aynı sıkıntıyı yaşamayız." dedi.

"Coğrafi olarak çok orta noktada olmamızdan dolayı açıkçası bu konuyla (doğalgaz) ilgili biraz fırsatımız var"

Enerji Uzmanı Kalender Erden

Rusya Devlet Başkanı Putin'in 'Gaz tedariğinde en güvenilir güzergâh olan Türkiye'de büyük bir ikmal merkezi kurabiliriz.' şeklindeki açıklamasını değerlendiren Erden, "Avrupa'nın burada bir tepkisi oldu. İlk tepki Fransa'dan geldi. Fransa; biz zaten en büyük tedarik zincirimiz olarak Rusya'dan rahatsızız böyle bir merkezi ikmal noktasına ihtiyaç yok dedi. Amerika, Avrupa'da ki müttefiklerine gaz tedariğinde Rusya haricinde müttefiklere bakın dedi. Bu konuyla ilgili sadece Rusya'dan değil israilden de bir teklif geldi. Avrupa'ya gazımı senin üzerinden verebilirim dedi çünkü bu da bir alternatiftir. Bunun yanında Amerikan'ın da bir açıklaması var; özelikle bu Bulgaristan ve Makedonya'ya vereceği LNG gazlarının Türkiye üzerine geçirebileceği söyledi. Aslında burada bir karşılıklı kart oynama var. Coğrafi olarak çok orta noktada olmamızdan dolayı açıkçası bu konuyla ilgili biraz fırsatımız var. Herkes bizim üzerimizden bizi kendi tarafında tutmak adına birçok taviz verebilir. Bunu ekonomik olarak ne kadar iyi kullanabilirsek bence avantaja dönebilir. Ama kötü tarafı da şu; maalesef burada dengeyi kurmak çok önemli eğer yanlış bir denge politikası kurulursa farklı sıkıntılara düşebiliriz." şeklinde konuştu. 

"Nükleer silahları gerçek anlamda kullanmak; Rusya'da dahil olmak üzere biraz zor"

Son günlerde devlet yetkililerinin en üst perdeden nükleer silahları kullanmayı dile getirmeye başlamasını değerlendiren Erden, "Nükleer; uranyum, platinyum tipi atomların ya ayrıştırılarak ya da birleştirilerek oturmuş basınç ve radyasyon yayarak büyük bir ısı dağılımıdır. Nükleer silah olarak tesis var ama daha bugüne kadar kullanan olmadı. Putin; 'beni zor duruma sokmayın, bunu kullanabilirim' diyor. Sıkıntı, bunu kullandığı zaman karşı tarafın da elinde aynı şeyler var. Bir ülkeye ekonomik alanından bakarsak eğer iki ülke karşılıklı bunları kullanırsa şu anda yapılan tahminlerde bu ülkenin ekonomisinin 50 yıldan önce düzelmesi gibi bir durum yok. Bu ekonomik kısmıdır insani açıdan bakarsanız da burada bu ülkede yaşayan insanların birçoğu ölümle karşılaşacak, hastalıklara ve tedavisi konusunda sıkıntılar yaşayacak. Birçok konuda sosyal olarak dağılma da başlayabilir. Çünkü burada insanların hayata bakış açısı değişecek, toplumların hayata bakış açısı değişecek. Belki daha teokratik devletler veya ülkeler kurulmaya başlanacak. Bu durumda çok göz önünde anılabilecek bir nokta değildir. Elinde olan bütün devletler bunu tehdit olarak kullanabilir Pakistan'a bakarsak, yeri geldiğinde sıkıştığı zaman bakın benim elimde nükleer silah var diyor. Ülkeler maalesef tehdit olarak kullanıyor. Zaten caydırıcı güç olarak bugüne kadar hep kullanıldı. Soğuk savaş döneminde de kullandılar, şu anda da kullanmaya devam ediyorlar. Rusya'nın burada ambargolar dolayısıyla bir köşeye sıkışma durumu var. Bunu da aşmak adına bu tip tehditleri savuracaktır. Ama sıkıntı şu, kullanabilir mi? Yani bugün geriye dönüp bakıldığında bu silah acaba Hitler'in elinde olsa kullanır mıydı? Bence kullanırdı, inşallah Hitler gibi insanın eline düşmez." ifadelerini kullandı. (İLKHA)