Haber Yorum/ Münir Aydın

Konferansa Bdp/Pkk çizgisine yakın olan gruplar davet edilirken, Bdp/Pkk çizgisine uzak olan gruplar ise davet edilmedi. Kürdistani tüm renklerin katıldığı iddiasında bulunan Aysel Tuğluk, yaptığı açıklamada hükümetin son zamanlarda takınmış olduğu tavrı eleştirdi.

Birlik ve Çözüm Manifestosu adı altında yayımlanan manifestoda sözde Kürt halkının haklarına değinen Bdp yöneticileri, her zaman ki gibi Kürt halkının talepleri ile Öcalan`ın taleplerini birbirine karıştırdı. Konferans`a kendileri gibi düşünmeyenleri davet etme gereği bile duymadan Kürdistan`da yaşanan sorunları çözüme kavuşturacağı kanısına varan Bdp`liler, aslında çözümsüzlüğün bir parçası olduklarını yayımladıkları manifesto ile kanıtlamış oldular.

Konferansta Kürt Halkının sorunlarından ziyade Öcalan`ın özgürlüğüne kavuşturulması vurgusunun daha fazla yapılması Bdp`nin Kürt sorununda ne kadar samimiyetsiz olduğunu bir kez daha ortaya çıkardı. Bdp`nin Kürt halkının inançlarından ziyade azınlıkların özgürlüklerinin dile getirilmesi ise trajedinin diğer boyutudur. Yaptıkları her açıklamada Asuri-Süryani grupların inançlarını devletin politikaları nedeniyle yerine getiremediğini söylemekten geri durmayıp, Müslüman Kürthalkının yaşadıkları sorunları ise neredeyse dile getirmemeleri Bdp`nin aslında kimin emellerine hizmet ettiğini göstermektedir. Son zamanlarda Bdp`li Diyarbakır belediyelerinin sokaklara Ermeni, Asuri-Süryani isimlerinin verilmesi de bu tezimizi onaylamaktadır.

***

Selahattin Demirtaş, partisinin grup toplantısında Akp Hükümetini gezi parkında yaşanan hadiseler nedeniyle topa tuttu. Gezi Parkında hükümetin takındığı tavrın "çözüm sürecini" olumsuz etkileyeceği endişesine kapılan Demirtaş, hükümeti yalancılıkla suçladı. Hükümetin kullandığı dilden şikayetçi olan Demirtaş, çelişkilerle dolu açıklamalarda bulundu. Düne kadar çözüm süreci nedeniyle Erdoğan`ın elini öpmediği kalan Demirtaş, gezi parkından sonra -ulusalcıların çıkarları doğrultusunda- Erdoğan`a karşı cephe almaya başladı.

Aysel Tuğluk, Selahattin Demirtaş ve son olarak Murat Karayılan`ın yaptığı açıklamalar çözüm sürecinin son bulacağı izlenimlerini vermektedir. Gündemin Bdp/Pkk`den gezi parkına dönmesi kendilerini rahatsız etmiş olacak ki, hep birlikte çözüm sürecinin baltalanacağı düşüncesine kapılmışlar.

Sürecin başından beri sıkıntılı bir şekilde yürütülmesi bu öngörüyü doğurmuştu zaten... Fakat özellikle Murat Karayılan`ın müdahale olabilir açıklaması çözümsüzlüğün işaretlerini vermektedir. Murat Karayılan`ın açıklamaları çözüm sürecinden rahatsız olduğu fikrini vermektedir. Çıkabilecek en ufak bir kıvılcımda süreci sonlandırmaya meyilli olan Karayılan, çözümsüzlük için fırsat kollama peşindedir. Pkk`ye yakınlığı ile bilinen basın kuruluşlarına yapılan operasyonlar, gezi parkındaki olaylar ve Roboski için verilen takipsizlik kararları Pkk`nin çözüm sürecinden vazgeçmek için yeterli materyali topladığı anlamına gelmektedir.

Sizin anlayacağınız Kürt Sorunun çözümü için her zaman Pkk`yi adres gösteren hükümet, bu kararıyla tekrar yanılacak ve tarih yine tekerrür edecektir.