BDP İstanbul İl Örgütü, Gezi Parkı direnişine destek vermek ve İstanbul`da yapılacak olan köprüye Yavuz Sultan Selim isminin vermesine tepki göstermek için Galatasaray Lisesi`nden Gezi Parkı`na yürüyüş gerçekleştirdi.

Galatasaray Lisesi önünde bir araya gelerek "Köprünü de ismini de al git", "Yaşasın gezi direnişimiz" pankartlarını açan yüzlerce kişi Taksim Meydanı`na doğru "Süreci başlatan Öcalan`a bin selam", "Bê Serok jiyan nabe", "Kürdistan`dan Taksim`e bin selam" sloganları ile yürüyüşe geçti.

ANF`nin haberine göre yürüyüşe BDP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel ve Barış Anneleri İnisiyatifi üyesi anneler de katıldı.

Yürüyüşün ardından Taksim Meydanı`nda açıklama yapan BDP İstanbul İl Örgütü Yönetim Kurulu üyesi Mehmet Akar, Başbakan`ın Taksim Gezi Parkı`na AVM ve Topçu Kışlası yapma ısrarının bardağı taşıran son damla olduğunu belirterek, "Gezi Parkı, toplumun dizaynından tutalım bireylerin günlük yaşamlarına dahi müdahale etmeyi kendine hak gören anlayışa karşı isyan için bir kıvılcım oldu" dedi. İstanbul`a 3`üncü Köprü yapılma kararının ise daha acımasız olduğunu ifade eden Akar, "40 bin Kürt ve Türkmen Alevinin katlinden sorumlu olan bir kişinin adının bu köprüye verilmiş olması, Alevi toplumuna, 500 yıl sonra katliamın bir kez daha işlenmesi kadar acıdır" diye konuştu.

Akar`ın ardından BDP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel de konuştu. Gezi Parkı direnişinin yeni bir dönemi ifade ettiğini belirten Tuncel, "Bu direniş sadece ağaçların kesilmesine karşı çıkmak değil, yaşamımıza sahip çıkmak demektir. İktidarcı, isyancı baskıcı zihniyete isyandır. Burada politikalar kazanmıştır. Bu kazanımlar da Türkiye`den Kürdistan`a halkın barış, özgürlük ve demokrasi talepleridir" dedi. Hükümetin, direnişlerde verilen mesajları iyi anlaması gerektiğinin altını çizen Tuncel, Başbakan`a seslenerek, "Buradaki talepler Türkiye`de demokrasinin sağlanmasıdır. Erdoğan çıkıp Gezi Parkı halkındır demeli, uzun zamandır muhalefete kapalı olan Taksim toplumsal muhalefete açılacaktır demelidir" diye konuştu. Tuncel, Gazi Mahallesi başta olmak üzere günlerdir sürdürülen polis şiddetinin derhal durdurulması gerektiğine dikkat çekerek, "Başbakan ve hükümet, Türkiye`den hem pratik hem de sözlü olarak özür dilemeli, şiddetten sorumlu kişiler bir an önce görevden alınmalıdır" şeklinde konuştu.

Açıklamanın ardından yüzlerce kişi BDP`nin Gezi Parkı`nda bulunan çadırına geçti.