Hollanda`da Türkiyeli aileler, son yıllarda sıkça gündeme gelen ailelerinden uzaklaştırılan çocuklarla ilgili sorunu çözmek için harekete geçti.

Bu kapsamda Umut Yıldızı Vakfı`nı kuran gönüllüler, Türkiyeli çocukların kendi inanç ve kültürlerine uygun ailelerin yanına yerleştirilmesi için çalışmalarda bulunacak. Rotterdam bölgesinde hizmet veren Gençlik Bakım Merkezi ve Çocuk Esirgeme Kurumu`yla düzenlenen bilgilendirme toplantısına katılan Vakıf Başkanı Kasım Akdemir, son tartışmalardan sonra Türkiyeli ailelerin koruyucu aile konusuna büyük önem verdiğini söyledi.

Rotterdam Başkonsolosu Togan Oral`ın yanı sıra Rotterdam bölgesi Gençlik Bakım Merkezi Müdürü Rene Meuwissen, Almanya Umut Yıldızı Derneği Başkanı Kamil Altay ve mağdur ailelerin katıldığı toplantıda konuşan Akdemir, sadece son bir ay içinde 150 Türkiyeli ailenin koruyucu aile olmak için kendilerine başvurduğunu söyledi. Türkiye Toplumunun bu konuya daha önce gereken önemi vermediğini kaydeden Akdemir, farklı nedenlerle el konulan çocukların Müslüman ve Türkiyeli ailelerin yanına yerleştirilmesi gerektiğini söyledi.

Kanunlara göre çocukların sahip oldukları kültür ve inanç sistemine yakın ailelerin yanına yerleştirilmesinin öncelikli olduğuna değinen Akdemir, Hollanda genelinde gönüllü yapacakları çalışmalarla bu kanayan yarayı tedavi etmeye çalışacaklarını ifade etti.

41 TÜRKİYELİ ÇOCUK AİLESİNDEN UZAKTA

Rotterdam bölgesi Gençlik Bakım Merkezi Müdürü Rene Meuwissen ise bölgelerinde farklı nedenlerle ailelerinden uzaklaştırılan toplam bin 390 çocuğun 41`inin Türkiyeli olduğunu, bunların 17`sinin koruyucu ailelerin yanında kaldığını bildirdi.

Yasalara göre sadece ebeveynlerden birisi yurt dışında doğan çocuklara ilişkin etnik kayıtların tutulduğunu anlatan Meuwissen, bu yüzden anne ve babaları Hollanda`da doğan çocuklara ait verilere sahip olmadıklarını vurguladı. Farklı kültürlere saygı gösterdiklerine dikkati çeken Meuwissen, çocuklar koruyucu ailelerin yanına yerleştirilirken kültür ve inançlarının gözönünde bulundurulduğunu söyledi.

SORUNUN ÜSTESİNDEN RAHATLIKLA GELİNEBİLİR

Türkiyeli ailelerin mevcut sorunu çözmek için büyük çaba harcadığını belirten Rotterdam Başkonsolosu Oral da rakamlara bakıldığında bu sorunun üstesinden rahatlıkla gelinebileceğini kaydetti.

Ailelerin içinde bulunduğu şartların bazen çocuklarla ilgili özel tedbirlerin alınmasını zorunlu kılabildiğini hatırlatan Oral, biyolojik ailedeki şartların düzeltilip çocuğun en hızlı şekilde öz ailesinin yanına dönmesinin esas olduğunu dile getirdi.

Koruyucu aile desteğiyle evlat edinmenin tamamen farklı olduğunun altını çizen Oral, şöyle konuştu:

"Koruyucu ailede çocuk biyolojik ailesi ile temas içinde kalmaya devam etmektedir. İşte bu nedenle, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi`nin 20. Maddesinde, çocuğun koruyucu aile yanına yerleştirilmesinin zorunlu olduğu durumlarda, çocuğun biyolojik ailesinin etnik, dini, kültürel ve dilsel yapısına uygun hareket edilmesi gerektiği hükme bağlanmıştır."