İslamî Direniş Hareketi (Hamas)’ın Siyonist asker Gilat Şalit’i esir aldıktan sonra girdiği savaş kadar düşmanla çetin bir savaşa girdiğini düşünmüyorum. Şalit’in esir alınması insanların bombalanmasına, Hamas’ın mensup ve liderlerinden yüzlerce kişinin tutuklanmasına, Gazze’nin kuşatılmasına ve füzelerle dövülmesine, Siyonist medyanın hareketin aleyhinde karalama kampanyası başlatmasına, Hamas’a baskı yapmak için zindanlarda bulunan esirlere insanlık dışı sindirme operasyonlarının uygulanmasına neden oldu.

 

Tarafsız bir şekilde şunu söylemek mümkündür. Dost ve düşman herkesin ittifakıyla Hamas hareketi Siyonist rejimin başlattığı bu vahşi saldırı ve baskılara karşı dayanabilmiş ve var olan savaşı büyük bir ustalıkla sevk ve idare etmeyi başarmıştır.

 

Hamas hareketi kaçırılan Siyonist askeri dünyanın en yoğun nüfusa sahip küçücük bir bölgesi sayılan Gazze’de beş yıldır saklamayı başardı. Siyonist rejim, her türlü teknolojik imkâna sahip olduğu halde Şalit’in yerini öğrenmede başarısız kaldığını ve Şalit’i ancak direnişin şartlarını kabul etmekle evine getirebileceğini itiraf etti. Bu sonuç Hamas’ın istihbaratı için büyük bir başarı iken, her türlü imkâna sahip düşman istihbaratı için ise tam bir başarısızlık sayılır.

 

Yine Hamas hareketi beş yıllık bu süre içinde düşmanla yapılan esir pazarlığında manevra yapma ve kendi şartlarını kabul ettirme noktasında zayıf olan değil güçlü olan taraf rolünü oynadığı gibi, görüşmelerin başlaması gerektiği noktada görüşmeleri başlattı, dondurulması ve kesilmesi gereken yerde de görüşmeleri kesti.

 

Hamas hareketi, diplomatik başarı peşinde olan ve sadece düşmanı hoşnut etmek isteyen devrik Mısır rejiminin akıl almaz baskılarına direnerek, Mısır’a olan ihtiyacına rağmen onun yanlı taleplerini reddetti.

 

Hamas hareketi düşmanın her türlü baskı, tehdit ve şantajına bizzat katlanarak, düşmana Şalit ile ilgili bedava bilgi vermeyeceğini belirterek, yirmi Filistinli bayan esirin serbest bırakılmasına karşılık bir dakikalık görüntü vermekle düşmana ve dünyaya şartları kabul edilmesi durumunda Şalit’i serbest bırakmaya hazır olduğu mesajını verdi.

 

Hamas hareketi Siyonist asker Gilat Şalit’i esir almakla Filistin davasını gündemleştirdiği gibi, unutulmaya yüz tutmuş olan Filistinli esirlerin sorununu da gün yüzüne çıkarmayı başardı.

 

Hamas’ın Gilat Şalit’i esir almakla Siyonist zindanlarda bulunan binlerce esirin özgürlük umudunu yeşerttiği gibi, onlardaki direniş ruhunu da güçlendirdi. Esirlerin yaşadığı hayatın bu olayla birlikte 180 derece değiştiğini söyleyebilirim.

 

Hamas esirler kadar esir yakınlarının ruhlarında da umut yeşertti. Esir yakınlarından bazıları çıkacak yavruları için evler inşa ederken, bazılarının yıllardır içerde bulunan kahraman yavruları için uygun eş bulmaları Hamas’ın Filistin toplumunda oluşturduğu olumlu havayı yansıtması bakımından önemlidir.

 

Diğer önemli bir husus da sanırım şudur: Esir düşen direnişçiler, direnişin kendilerini unutmadığını, silah arkadaşlarının kendilerinden vazgeçmediğini, özgürlüğe kavuşmaları için direnişin her yola başvurduğunu bu eylemle bir kez daha hissetti ve bunun sonucunda direnişe olan güvenleri daha da arttı.

 

Sonuç olarak zindanlar hiç kimsenin yüzüne sonuna kadar kapanmayacak. Özgürlük çok yakındır. Bu davaya güveni tazeleyen herkese selam olsun. Şartlarına bağlı kalacağı konusunda Hamas’a sonsuz bir güven var. Onun bütün esirlere ilgili olduğu artık herkes tarafından biliniyor.