BATMAN - Batman İl Müftülüğü tarafından saat 14.00’te yeni Kültür Merkezi Konferans Salonu’nda bayanlara yönelik, “Onurlu Aile, Huzurlu Toplum” konulu panel düzenlendi.

Müftülük vaizesi Meryem Dilmaç’ın Kur’an-ı Kerim tilaveti başlayan panel, Vaize Erengül Oygen’in açılış konuşmasıyla devam etti.

İl Müftüsü Hasan Çağlar’ın başkanlığını yaptığı panele konuşmacı olarak katılan Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Uzmanı Dr. Ülfet Görgülü “Eş ve Anne Olarak Kadın Onuru”, İstanbul İl Müftülüğü vaizesi Ayşenur Özkan ise “Aile İçinde Çocuğun Onuru” konularını Kuran-ı Kerim ayetleri ve Hadisi Şerif’ler ışığında yaklaşık iki saat boyunca katılımcılara aktardı.

Panel konuşmacılarından Dr. Ülfet Görgülü, “Rabbimiz Adem’le birlikte eşi Havva’yı da var etmiş, her ikisini yeryüzüne “halife” olarak göndermiş, (topraktan yarattığı) insanı oranın imarında görevli ve donanımlı kılmıştır. Kur’an’da onur bakımından kadın ve erkek eşittir. Aynı özden yaratılmıştır. Mükâfatta ve cezada eşittir. Kadınlar dinimizde cinsiyet bağlamında değil, insanlık düzleminde ele alınmıştır. Bedenleri ayrı olsa da insanlık özü, ruhları birdir. Eşler birbirlerinde huzur bulmak için yaratılmış, kalplerine sevgi ve merhamet yerleştirilmiştir. Mutlu aileler mutlu evlatları ve mutlu nesilleri yetiştirirler. Allah bir kimseye iyi bir eş vermişse, dininin yarısında ona yardım etmiştir. Artık diğer yarısı için Allah’a karşı kendine çeki düzen versin” dedi.

Son olarak Görgülü, İslami ahlakın getirisi olan merhamet, cömertlik, kanaat, sabır, kardeşlik, öfkeyi yenme, affedici olma ve edep gibi özellikleri kuşanmak gerektiğini ifade etti.

Panele katılan bir diğer konuşmacı olan Vaiz Ayşenür Özkan ise, “Son zamanlarda toplumumuzda kendini sıkça gösteren manevi rahatsızlıklardan biri de kişilik bozukluklarıdır. Bunun temelinde kişinin kendini “değersiz” bulması, hiçbir çaresi bulanamayacak kadar “eksik ve kusurlu” görmesi yatmaktadır. Bu nedenle çocuk eğitimi ve onuru hem dini açıdan hem de sosyal açıdan önem kazanmaktadır. Çocuk onuru, en çok anne ve babanın çocuğa verdiği değer ile şekillenir. Çocuğun öz değerinin en önemli belirleyicisi aile hayatıdır. Utanca boğularak yetiştirilen çocuklar, kendilerini değersiz ve özde kusurlu gördükleri için manevi yaşamlarını geliştiremezler. Dindar olurlar ama manevi zenginliğe ulaşamazlar” ifadelerini kullandı.

Herkesin sorumluluğunu bilen ebeveyn olması gerektiğini vurgulayan Özkan, “Çocuğumuza zaman ayırmamız, çocuğumuzun değerli olduğunu en yalın biçimde ifade eden bir davranıştır. 5 Yaşındaki bir çocuk, her gün düzenli televizyon izlediğinde 18 bin cinsel taciz, saldırı, kavga ve şiddet yolu öğrenmiş oluyor.”

Panele katılanlara gül, Diyanet Vakfı Yayınları’ndan kitap ve Kur’an-ı Kerim hediye edildi. (M. Fatih Akgül - İLKHA)