İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi skandal bir karara imza attı. Kararın tamamen siyasi olduğu, traji-komik iddiaya bakılması durumunda hemen anlaşılabiliyor. Suç unsuru delil bulunamayınca insani durumları içeren ve yasal haklar kapsamında sayılan çalışmalar, örgütsel faaliyet olarak gösterildi ve 15 kişiye 113 yıl 3 ay hapis cezası verildi.

Kabul edilerek karara bağlanan iddianamede savcı, STK yöneticilerinin hasta ve komşu ziyaretlerini, fakir insanlara yardımlarını, basın açıklaması gibi insani ve aynı zamanda kanunsal haklarını, örgütsel faaliyet kapsamına koyarak suç sayıyor.

BASIN AÇIKLAMASI ÖRGÜTSEL FAALİYET OLARAK GÖSTERİLİYOR
Hukuksuzluk örneği sergileyen savcı, mesela geçmişte başkanı olduğu derneğin kapatılması ile ilgili basın açıklaması yapan ve şu anda HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı olan Sait Şahin`i örgütsel faaliyet yapıyor olarak gösteriyor!

BASIN ÖZGÜRLÜĞÜYMÜŞ, KİMİN UMURUNDA
Savcının bir başka hukuk skandalı ise, gazeteci Fikret Gültekin’in yaptığı telefon görüşmeleri ve gittiği bütün haberler iddianamede örgütsel faaliyet olarak gösteriliyor. Mecliste kabul edilen yasalarla Basın’a getirilen yeni haklar kişiye göre değişiyor demek ki.

‘YOK ARTIK BU KADARI DA OLMAZ’ DENİLEN CEZA
Hele bu insanlardan birine verilen ceza ‘yok artık bu kadarı da olmaz’ dedirtecek türden. Seyfulislam İnan, tahliye olan babası Hacı İnan’ı karşılamaya gittiğinden olsa gerek 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılıyor.

Tamamı yasal olan faaliyetleri örgütsel çalışmalar olarak gösteren cumhuriyet savcısı ve iddianameyi olduğu gibi kabul eden ve hatta cezaları artırarak üst sınırdan veren mahkemenin bu tavrı tamamen bir hukuk skandalı olarak yorumlanıyor.

Bu 15 kişinin kimler olduğuna ve kaç yıl hapis cezası aldıklarına gelince şaşırmamak elde değil! Geçmişten bugüne sürekli toplumun ıslahına yönelik faydalı çalışmalar yapan bu insanların başını çektiği kuruluşlar da yine ülkenin geleceğini sağlam temeller üzerine inşa etmenin mücadelesini veriyor. İşte mahkemenin ceza yağdırdığı o isimler;

İŞTE O İSİMLER, KONUMLARI VE VERİLEN CEZALAR
HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcıları Mehmet Bahattin Temel ve Sait Şahin ile Rehber TV Genel Yayın Yönetmeni Fikret Gültekin’e 12’şer yıl 6 ay.

HÜDA PAR İstanbul İl Başkanı Mehmet Ali Gönül ve kurucu üyelerden Hasan Aydın = 6’şar yıl 3’er ay hapis cezası.

Araştırmacı yazar Mehmet Şefik Temel = 6 yıl 3 ay hapis cezası.

Mustazaflar Cemiyeti İstanbul Başkanı Mehmet Eşin = 6 yıl 3 ay hapis cezası.
Ayrıca kurusıkı silah bulundurduğu için 10 ay hapis cezası ve 500 TL para cezası.

Tanınmış alimlerden molla Abdulbari Çelik = 6 yıl 3 ay hapis cezası.

Peygamber Sevdalıları Marmara Koordinatörü Cengiz Kurtaran = 6 yıl 3 ay hapis cezası.

Furkan Der Başkanı Nizamettin Yaçin ve Yardımcısı Ramazan Suna = 6’şar yıl 3’er ay hapis cezası.

İstanbul Hayıreli Derneği Başkanı Adem Yalçın = 6 yıl 3 ay hapis cezası.

İstanbul İlim Der yetkililerinden Burhanettin Manas = 6 yıl 3 ay hapis cezası.

Semere Der Başkan Yardımcısı Erol Arslan = 6 yıl 3 ay hapis cezası.

Bir de tahliye olan babası Hacı İnan’ı karşılamaya gittiği için ceza alan Seyfulislam İnan = 6 yıl 3 ay hapis cezası.

HÜKÜMETİN TAVRI MERAK EDİLİYOR
Ülkenin geleceğini çok yakından ilgilendiren çözüm sürecinin yürütüldüğü, çok hassas bir dönemden geçildiği bugünlerde hele hele çözüme taraf bir kesime yönelik bu hukuksuzluğa hükümetin ne tepki vereceği merak ediliyor doğrusu. Unutulmamalıdır ki çözümsüzlük, ustalık dönemindeki hükümetin de sonunu getirebilir. Ancak çözüm sürecinin başarıya ulaşması, Türkiye’nin bölgesel bir güç haline geleceği günleri daha da yakınlaştıracaktır. Dileğimiz bu tamamen siyasi olarak kabul edilen mahkemenin skandal kararının bozularak adaletin bir an önce tecelli etmesidir.

Başta Başbakan olmak üzere hükümet yetkililerin de her defasında ifade ettikleri ‘adaletle hükmedilen bağımsız bir hukuk devleti’ne doğru söylemlerinin gerçek anlamda yerini bulması temennisiyle...