• DOLAR 32.601
  • EURO 34.832
  • ALTIN 2506.178
  • ...
Dışarıda İslami Hareket, İçerde Kürt İsyanı
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

BATMAN - Şeyh Said ve 46 arkadaşının idam edilerek şehit edilmelerinin 86. yıldönümü nedeniyle Batman Mustazaf Der, bir seminer düzenledi. Derneğin merkezinde yapılan seminerde Şeyh Said kıyamının bilinmeyen yönleri anlatıldı.

Çok sayıda vatandaşın katıldığı seminer, Mevlit okunmasıyla başladı. Daha sonra sözü alan Batman Mustazaf Der Başkanı Abdurrahman Cens, Şeyh Said kıyamının çok iyi araştırılıp irdelenmesi gereken bir konu olduğunu söyledi. Şeyh Said`in bir İslam âlimi olduğuna dikkat çeken Cens, bu yüzden devamlı medreseler kurduğunu ve öğrenci yetiştirdiğini ve öğrencilerin masraflarını da kendisinin karşıladığını söyledi.

Şeyh Said`in günlük hayatının çok hareketli geçtiğini ifade eden Cens; "Gecenin sadece 2-3 saatini uykuya ayırdı. Gecesini ibadetle gündüzlerini de talebelerine ders vermek, halkın sorunlarıyla ilgilenmekle geçirirdi. Binlerce kan davasını sona erdirmiş, talebelerinin iaşesi içinde ticaretle uğraşırdı" dedi.

Şeyh Said Altı Dil Biliyordu
Şeyh Said`in fırsat buldukça seyahatler gerçekleştirdiğini söyleyen Cens sözlerini şöyle sürdürdü, "Arapça, Türkçe, Farsça, Kürtçe, Zazaca ve Urduca bilen şeyh Said, bu dillerde çok sayıda şiir ezberlemiş ve talebelerine de hangi dili çok daha iyi biliyorlarsa o dilden şiir ezberlemelerini istiyordu. Şeyh Said, İslam âleminde olup bitenleri takip etmek için sürekli Hicaza gidiyordu. Hacca gitmeye çok önem veren şeyh Said, defalarca hacca gittiği için `hac farzınızı yerine getirmişsiniz niye defalarca gidiyorsunuz? Sorusuna `Ben Hacca sadece farzı yerine getirmek için gitmiyorum. Benim üzerimde oraya gitmemi gerektirecek ikinci bir görev var. Ben Arapça, Kürtçe, Zazaca, Farsça, Osmanlıca ve Urducayı iyi bilirim. Hac ta âlimlerle bir araya gelip İslami meseleleri konuşuyoruz. Fikir alışverişinde bulunuyoruz. Müslümanların günlük dertleri hakkında konuşuyoruz. İslam devletlerindeki Müslümanların siyasi, içtimai, insani durumlarını konuşuyoruz. Bunlar üzerinde fikir alışverişi yapıyoruz. Bunun için Hicaz`a gitmem benim üzerime farzdır` diye cevap veriyordu."
Kıyamın nedenini Şeyh Said`in ifadesiyle dile getiren Cens, "Medreseler kapatıldı, dini kurum ve kuruluşlar yasaklandı, din ve evkaf bakanlığı kaldırıldı, din mektepleri milli eğitime bağlandı, küfür ve şirk hâkim oldu, topraklarımız işgal edildi. Gazetelerde bir takım dinsiz yazarlar dine hakaret etmeye, peygamberimize dil uzatmaya cesaret ediyorlar. Ben bugün elimden gelse bizzat dövüşmeye başlar ve dinin yükseltilmesine gayret ederim" dediğini söyledi.

Rejimin Şeyh Said kıyamını dış devletlere İslami kıyam, Türkiye`dekilere de Kürt isyanı olarak tanıttığını belirten Cens, "Şeyh Said ve 46 arkadaşı 28 Haziran 1925 te Diyarbakır`da asılarak idam edildiler. Şunu bilmemiz gerekir ki, onun kıyamı ve hareketi milliyetçilik için değildir. Onun kıyamı idam edilmeden önce söylediği gibi `değersiz dallarda beni asmanıza pervam yoktur. Muhakkak ki ölümüm Allah ve İslam içindir` ve `Arkamızdan ağlamayıp zalimleri sevindirmeyin. Kıyamımızı iyi anlayın ve bizden sonrakilere anlatın` sözüdür" diye konuştu.

Bediuzzaman Said Nursi`nin onun hakkında söylediği sözlere de değinen Cens, "Bediuzzaman Şeyh Said`i şöyle anlatır; `O`nun boyu, konuşması çok farklıydı. Tipik Kürdistan şeyhlerine benzemiyordu. Ben Şeyh Said Efendiyi bir şeyh olarak değil bir lider olarak gördüm` diyor. Şeyh Said ise `En büyük mirasım benim eserlerim ve kütüphanemdir. Benim kütüphanem de 10 bin cilt el yazması, 15 bin cilt te matbaada basılan kitabım var. Bunların çoğu İslam âlemin de çok az sayıda bulunan kitaplardır" dedi.

Muhyeddin Beyca - İLKHA

Bu haberler de ilginizi çekebilir