Çelik, buradaki konuşmasında, iktidarda oldukları 11 yıldan bu yana kimsenin hayat tarzına karışmadıklarını belirterek, "Buna niyetimiz de yok.

 

Bizim kadar gayri müslimlerin haklarını iade eden başka bir hükümet olmadı. İstanbul`daki gayri müslimlerin çoğu bize oy veriyor. Baktılar ki ilerici, milerici boş. Halkın yüzde 50`sinin oyunu almanın ne anlama geldiğini biliyoruz. Şunun bilinmesini istiyorum Ak Parti bir milli görüş partisi değildir.

 

Uç ideolojilerde siyaset yapan bir parti değiliz" dedi. Çelik turizme karşı olmadıklarının altını çizerek "İktidara geldiğimizde 10 milyon dolar gelir vardı, 30 milyon dolara çıkardık. Hem turist, hem turizm gelirini yüzde 200 arttırdık" diye konuştu.

 

Ülkede vatandaşın oyunu alarak, devlet gücü ve derin devlet ile yine vatandaşın ensesinde boza pişiren iktidarlar olduğuna dikkat çeken Çelik, partilerinin tek adam partisi olmadığını da kaydetti. "Birilerinin zannettiği gibi tek adam partisi değiliz" diyen Çelik, "Dünyanın en yüksek tepesi Everest`tir. Ancak o da gücünü Himalaya sıradağlarından alır" dedi.

 

Açılım süreciyle ilgili çeşitli örnekler vererek herkesin empati yapması gerektiğini vurgulayan Çelik, "Biz devletin üniter yapısıyla ilgili hiç kimseyle pazarlık yapmadık, yapmayız. Hiçbir kimseye genel olarak milli iradeyi rahatsız edecek hiçbir taviz vermedik, vermeyiz. Bunu herkes böyle bilsin. Kürt vatandaşlarımızın meşru talepleriyle PKK`nın isteklerini ayıralım.

 

Maalesef yıllarca uygulanan yanlış politikalar yüzünden binlerce insan PKK`nın kucağına itilmiştir.

 

Yıllardır Türkiye`de düğününde Kürtçe parça çalamadı insanlar. Cezaevine düşen çocuğuyla Kürtçe konuştuğu için insanlara görüş yasaklandı. Biz, isimleri değiştirerek bazı şeyleri değiştireceğimizi sandık.

 

Mesela Ahmet Türk`ün soyadını Türk yaparak onu Türk mü yaptık. Sorarım size, soyadını Türk yaparak Ahmet Türk, Türk mü oldu.

 

24 ayar Kürt olan bir çok aşiret var. Soyadı, ya Öztürk`tür, Öztürkmen`dir. Bunu yaptığınızda hiçbir şeyi değiştirmiş olmuyorsunuz" dedi.