• DOLAR 32.419
  • EURO 34.832
  • ALTIN 2491.907
  • ...
Nimetullah İbrahim Yurt Hoca Hakk'a yürüdü
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Başta Japonya olmak üzere dünyanın farklı köşelerinde hiçbir karşılık beklemeden tebliğ faaliyetleri yürüten ve pek çok ruhun İslam'la şereflenmesine vesile olan Nimetullah Hoca (Halil İbrahim Yurt) tedavi gördüğü hastanede 90 yaşında Hakk'a yürüdü.

Nimetullah Hoca; Mahmut Sami Ramazanoğlu, Süleyman Hilmi Tunahan ve Mehmet Zahit Kotku gibi kıymetli İslam alimlerinin hizmetinde de bulunmuştu.

Son yıllarda İstanbul'da ikamet eden Nimetullah Hoca, hayatını bir bölümünü Suudi Arabistan ve Japonya’da irşad faaliyetleriyle geçirmişti. Eşi Eyüp Sultan kabristanlığında medfun bulunan Nimetullah Hocanın 31 Temmuz Cumartesi günü Eyüp Sultan kabristanlığında defnedilmesi bekleniyor.

NİMETULLAH HOCA KİMDİR?
Nimetullah Halil İbrahim Yurt Hoca, 1931’de Amasya’nın Taşova ilçesinde dünyaya geldi. Daha küçük yaşlarda babası ile birlikte âlimlerin ve âriflerin sohbetlerine katıldı, Mahmud Sami Ramazanoğlu, Süleyman Hilmi Tunahan, Mehmet Zahid Kotku Hazretleri gibi dönemin büyük Allah dostlarına hizmet etti. 1955 yılında Sultanahmet Camii’nde müezzinlik, Gönenli Mehmet Efendi ve Seyyid Şefik Arvasî Hazretleri'ne imam vekilliği vazifesini icra etti.

İSLAM'I TEBLİĞ İÇİN 50'DEN FAZLA ÜLKEYE GİTTİ
Sultan II. Abdülhamid dönemini görmüş birçok âlimden ders alan Nimetullah Hoca, İslâm’ı tebliğ etmek için 50’den fazla ülkeyi ziyaret etti. Tebliğleri neticesinde Avrupa’da ki yüzlerce insan İslam'la şereflendi. 1981 senesinde Çin Halk Cumhuriyeti Devleti’nin izni ile Çin’de 20 bin Kur’ân-ı Kerîm dağıttı. Sibirya’yı ve çevresini 3 kere ziyaret etti, beyaz ihramı ile -40 derecelere varan soğuklara göğüs gerdi.

Nimetullah Hoca 20 yıl Japonya’da bulundu ve ülkenin birçok noktasına giderek buralarda mescitler açtı. Bu mescitleri birer İslâm medresesi haline getirdi. Binlerce Japon’un İslâm’la müşerref olmasına vesile oldu.

NİMETULLAH HOCA JAPONYA ANILARI

Nimetullah Halil Ibrahim Yurt Türkiye'den bir basin kurulusuna verdiği röportajda
Japonya'daki tebliğ faaliyetlerini su ifadelerle anlatmıştı:
Japonya'daki insanlar edepli insanlar. 130 milyon vatandaş var, her Yil 20
milyonu dışarı çıkıyor. Az yiyorlar, çok çalışıyorlar, çok da geziyorlar. 1999
büyük Düzce depreminde yardım için Türkiye'ye gelen Japon kafile
yurtlarına dönünce bizim yanımıza geldiler. Biz Müslüman olduk, bize
İslamı öğret dediler. Amerika'ya giden bir ekip karda namaz kılanları
görmüş, Müslüman olmuş, bize geldiler. Ezan sesini duyup Müslüman
olanlar var. Japonya'daki Islam Merkezi'nin yanından aracı ile geçen bir
adam, ezanımızı duyup gelmiş, Müslüman oldu, islamı öğrendi. Filistin'e
gidip onların sabrını görüp bize İslamı öğretin diye de gelenler oldu.
Müşrikler daha kolay Müslüman oluyor. Yahudi, Hristiyan bizim dinimiz var
diye gelmiyor, az geliyor. Bir kişiye, gruba denk gelirsem onları
durduruyorum; izin verirseniz size bir şey söyleyeceğim diyorum. Kartviziti
uzatıp, 'bu seni kurtaracak' manasına gelen 'Oma mori' diyorum. Bir
keresinde 4-5 kişilik bir grubu durdurmaya çalıştım, durmadılar. Giderlerken
ben üzüldüm, sesimi yükselterek 'Oma mori' diye birkaç defa arkalarından
seslendim sonra duyup 'Oma mori?' diyerek koşarak geldiler. Simdi bir şey
söyleyeceğim bu seni her sıkıntıdan kurtaracak deyip yaklaşıyoruz. Bunu
Müslümanlara da tavsiye ediyorum, kelime'i tevhidi söyleyin diye.
Duymayanların imana gelmesi, Müslümanların ise imanını tazelenmesi için.
Efendimiz buyuruyor ki, 'Ey insanlar kelime-i tevhidi söyleyin her skıntıdan
kurtulun'.(Hadi bir de burada yapalım deyip, röportajı yarıda bölüp 3 kere
makamlı bir şekilde kelime-i tevhid söylüyoruz.) Bir gün sohbete
başlamadan bir çift geldi. Söyle dediler, "Bizim dinimizde 2 bin ilah var,
başka bir dinde 5 bin ilah var. islam'da 1 ilah varmiş. O 1 ilahı razı etmek 2
bin ilahı razı etmekten kolay olur" deyip kelime-i tevhid getirdiler. Su an
Japonya'da 500 cami var. 300 bine yakın Müslüman var. Bizim sonumuz
İslam diyorlar. Pek çok ileri gelenleri bunu artık açıkça yazıyor. iki sebep
var diyorlar. 1.'si Endenozya, Malezya, Brunay bizim gibi gayrimüslimdi
sonradan Müslüman oldular. 2.'si her Müslüman bir davetçi."

Bu haberler de ilginizi çekebilir