• DOLAR 32.662
  • EURO 34.857
  • ALTIN 2510.825
  • ...
Hizbullah`a Mal Edilmeye Çalışılan Cinayetler Çözülüyor
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 
BERLİN - Almanya`da 2000-2006 yılları arasında işlenen "Dönerci Cinayetleri"nin Nasyonal Sosyalist Yeraltı terör hücresi tarafından işlendiğinin ortaya çıkması sonrası o dönemde görev yapan eyalet başbakanı ve içişleri bakanından itiraf gibi açıklamalar gelmeye devam ediyor. İşlenen cinayetlerle hiç bir alakası olmamasına rağmen Türkiye ve Alman İstihbarat kurumlarınca Hizbullah Cemaati`ne mal edilmeye çalışılmıştı.
 
Alman medyasının "Dönerci Cinayetleri" olarak adlandırdığı bu olaylarda 8`i Türkiyeli, biri Yunan, biri de Alman Polisi olmak üzere 10 kişi öldürüldü.

Yıllarca bu cinayetlerin Hizbullah tarafından işlendiği iddia edilerek başta Almanya olmak üzere bazı Avrupa ülkelerinde yaşayan Müslümanlar itham altında bırakılarak kimilerine oturum sorunu çıkarıldı, kimilerine kırmızı bülten ile arama kararı, kimilerine ise teknik takip yapıldı. Bu insanlar neredeyse adım adım takip edilerek yaptıkları her şey kayıt altına alındı.
 
Fakat olayın aslında Hizbullah ile alakalı olmadığı Zwickau adlı şehirde yanan bir evde ortaya çıkan silahlar ve belgelerle adeta ispatlandı. Yapılan araştırmalar sonrası cinayetlerin Nasyonal Sosyalist Yeraltı terör hücresi tarafından işlendiği ortaya çıkınca önce Almanyalı yetkililer sonra Türkiyeli yetkililer ağız değiştirmeye başlamışlardı.
 
Türkiye ve Alman istihbaratı Hizbullah`ı hedef gösterdi
İlk itiraf Bavyera Eyaleti`nin eski Başbakanı ve İçişleri Bakanı olan Günther Beckstein`den geldi. Beckstein, bu cinayetlerin Neo Naziler tarafından işlendiğini, Türk istihbaratının kendilerini yanlış yönlendirmeleri sonucu Hizbullah üzerine yoğunlaştıklarını itiraf etti.
 
İkinci itiraf ise 1998-2005 yılları arasında Almanya`da İçişleri Bakanlığı görevini yürüten Otto Schily`den geldi. Schily, aşırı sağcı Nasyonal Sosyalist Yeraltı terör hücresi tarafından işlenen cinayetlerin aydınlatılamamasındaki hatalarda sorumluluğu olduğunu kabul ederek Hizbullah`a yönelik suçlamaların sadece Türk istihbaratının yönlendirmesi ile sınırlı kalmadığı Alman istihbaratının da hedef saptırmak için olayı Hizbullah`a mal etme gayretinin olduğunu kabullenmiş oldu.
 
Eski içişleri bakanından itiraf gibi açıklama
Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) adlı aşırı sağcı terör hücresinin işlediği cinayet ve düzenlediği bombalı saldırıları araştıran Alman Meclis Komisyonu, 15 Mart cuma günü eski İçişleri Bakanı Otto Schily`i dinledi. 2000-2007 yılları arasında 8`i Türkiyeli 10 kişiyi öldüren ve Köln`de Türkiyelilerin yoğun olarak yaşadığı bölgede iki bombalı saldırı düzenleyen NSU`nun eylemlerinin çoğu, Schily`nin görev döneminde gerçekleşmişti. 1998-2005 yılları arasında bakanlık görevinde bulunan Sosyal Demokrat Partili (SPD) Schily, Neonazi terör hücresinin izine yıllarca ulaşılamamasını ve cinayetlerin engellenememesini "şoke edici, iç karartıcı ve acı" nitelemesinde bulunarak yapılan ihmalkârlığı itiraf etti.
 
Schily, başarısızlığı üstlendi
Öte yandan Schily, görev yaptığı dönemin eyalet içişleri bakanları ile birlikte bu başarısızlıktaki siyasi sorumluluğu üstlendiğini dile getirdi. Schily, ayrıca güvenlik birimlerinin aşırı sağcı terör tehlikesini yeterince ciddiye almadığını da kabul etti.
Schily`e 2004 yılında Köln`de Keup Caddesi`nde düzenlenen ve 22 kişinin yaralandığı bombalı saldırı ile ilgili sorular yöneltildi. Zira Schily, saldırının düzenlendiği gün eylemin aşırı sağcı bir terör saldırısı olmadığını açıklamıştı. Bu değerlendirmeyi "ağır bir hata" olarak nitelendiren Schily, güvenlik birimlerinden aldığı bilgiler doğrultusunda bu açıklamayı yaptığını kaydetti. Ancak Schily, bu bilgiyi kimden aldığını hatırlayamadığını söyledi.
 
NSU Araştırma Komisyonu`nun Hrıstiyan Demokrat Birlik Partili (CDU) üyesi Clemens Binninger, Schily`i bu açıklamaları ile soruşturmayı yanlış yöne götürmekle suçladı. Ayrıca diğer komisyon üyeleri, görevi döneminde cinayetlerin aydınlatılması için yeterince çaba göstermediği gerekçesiyle Schily`i eleştirdi. Bu arada yeni itirafların kimden ve ne zaman geleceği ise merak konusu oldu.  (Mustafa Bulanık - İLKHA)
 

Bu haberler de ilginizi çekebilir