• DOLAR 32.502
  • EURO 34.631
  • ALTIN 2480.549
  • ...
Prof. Dr. Pirinçci: "Lübnan’daki aktörler patlamadan faydalanmak isteyecektir"
Google News'te Doğruhaber'e abone olun.  Haberin Videosunu İzlemek İçin Tıklayınız

Bursa Uludağ Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ferhat Pirinçci, Lübnan’ın Beyrut kentindeki bir limanda gerçekleşen büyük patlamanın arka planını ve olası etkilerini İLKHA’ya değerlendirdi.

Olayın kendiliğinden gelişen bir patlama mı yoksa bir saldırı mı olduğunu söylemenin henüz erken olduğunu söyleyen Pirinçci, Lübnan'ın 1975-1990 arasında yaşadığı iç savaşta, daha sonra ki Siyonist işgal rejiminin saldırılarında, siyonist işgali sırasında ve 2016 yılındaki savaşta bu kadar şiddetli bir patlamaya maruz kalmadığını hatırlattı.

"Patlamanın sebebini söyleyebilmek için öncelikle bazı somut verilerin ortaya çıkması lazım"

Patlamanın şiddetine işaret eden Pirinçci, "Ancak bunun bir saldırı sonrası mı olduğu konusu henüz net değil. Ancak hangisi olursa olsun patlama çok ciddi bir tahribat oluşturdu ve Lübnan’ın ekonomisini, siyasetini ve gündelik hayatını etkileyecek bir patlama olduğunu söyleyebilirim. Patlamanın sebebini söyleyebilmek için öncelikle bazı somut verilerin ortaya çıkması lazım. Ancak o zaman patlamanın içeriği ile ilgili daha net konuşabiliriz. Ancak şunu söyleyelim, Lübnan’da siyasal yapı kırılgan, devlet kurumları fonksiyonlarını tam olarak yerine getiremiyor. Yani olayın arkasından bir ihmal çıkarsa çok da sürpriz olmaz. Çünkü başta ülkenin iç güvenliği olmak üzere temel kamu hizmetlerinin sağlanmasında bile sıkıntılar yaşanmakta. Lübnan’daki tüm sıkıntılarla birlikte bir de kötü bir yönetimin mevcudiyeti böyle bir olayın yaşanmasını kaçınılmaz kılmaktadır. Özetle bunun bir saldırı değil de kaza olması dâhilinde ihmallerin olduğunun ortaya çıkması çok da şaşırtıcı olmayacaktır." ifadelerini kullandı.

 

"Bu liman tamamen Hizbullah’ın kontrolünde değil"

Pirinçci konuşmasının devamında, "Bu bölgedeki bir depoda bulunan 2 bin 750 ton amonyum nitratın 6 yıl önce getirildiği ve getiren kargo gemisinin işleyişinden kaynaklanan bir sıkıntıdan dolayı burada tutulduğu iddiaları var. Ancak bakıldığında bu liman tamamen Hizbullah’ın kontrolünde değil. Lübnan devleti tarafından kontrol edilen bir liman. Ancak belirttiğim gibi Lübnan’da devlet işleyişinin bozuk olması nedeniyle 6 yıl önce getirilen bu amonyum nitratın belki de kaydı tutulmamış veya unutulmuş olabilir. Bu da beraberinde gerekli önlemlerin alınmamasını getirmiştir." şeklinde konuştu.

"İsrailin zaman zaman özellikle Hizbullah’a ait merkezleri hedef göstererek misilleme veya sabotaj yaptığı bilinmekte"

Pirinçci, "Netanyahu’nun hedef gösterdiği liman bu liman değil. Onun gösterdiği havaalanına yakın bir liman. Beyrut’u iyi bilirim. Bu nedenle Netanyahu’nun göstermiş olduğu haritada füze tesislerinin olduğu iddia edilen yer havalimanının yakınındaki bir rıhtımın kenarında ve havalimanına 1 km uzaklıkta. Patlamanın olduğu yer ise port dediğimiz bir liman. Beyrut’un merkezi limanı. Lübnan’ın kalbi sayılacak bir yer. Ancak bu işin arkasından israil çıkarsa şaşırtıcı olmayabilir.  Çünkü israilin zaman zaman özellikle Hizbullah’a ait merkezleri hedef göstererek misilleme veya sabotaj yaptığı bilinmekte. Dolayısıyla geçmişte bu tür saldırılarda bulunduğu için akla ilk gelen ihtimallerden birisi bunu israilin yapmış olabileceği. Ancak bununla beraber israil çoğu zaman uluslararası hukuka aykırı saldırılar gerçekleştiriyor ve Lübnan ordusunun bunu engelleme kapasitesi yok. Ancak böylesine büyük çapta bir saldırıyı göze alabilir mi, bu soru işareti. Çünkü patlama çok büyük ve çok fazla can kaybı var. Herhangi bir devletin bu saldırıyı yapabileceğini düşünmek dahi istemiyorum. Ancak eğer gerçekten iddia edildiği gibi bu işin arkasında israil varsa bunun yakın zamanda ortaya çıkacağını düşünüyorum." dedi.

"Lübnan iç siyaseti aynı zamanda Ortadoğu siyaseti demektir"

"Patlamanın kaynağı ne olursa olsun hem Lübnan’daki aktörler hem de bölgesel aktörler bu patlamadan faydalanmak isteyecektir." diyen Pirinçci, "Bu olaydan sonra herkes pozisyonunu yeniden sağlamlaştırmak isteyecektir. İçerdeki gruplara bakacak olursak bu patlamadan sonra bütün gruplar yönetimdeki yerini garanti altına almaya çalışacaktır. Sorumluluk üstlenmemeye çalışacaklardır. Çünkü bu işin bir sorumlusu var ama bu sorumlu ortaya çıkacak mı çıkmayacak mı yakın zamanda belli olacaktır. 5 gün sonra ilk rapor yayınlanacak ancak sorumlunun net bir şekilde ortaya çıkacağını düşünmüyorum. Bir de Lübnan iç siyaseti aynı zamanda Ortadoğu siyaseti demektir. Çünkü Lübnan hem bölgesel aktörlerin hem de küresel aktörlerin ciddi anlamda mücadele ettiği bir alan. Dolayısıyla birçok aktörün devreye girmesi söz konusu. Örneğin Hizbullah’ın yanında İran, israil diğer grupların yanında veya Hizbullah’ın karşısında, Fransa başta olmak üzere diğer devletler Hristiyanların yanında konumlanacaktır ve yine aynı şekilde Suudi Arabistan bu denklemin içerisinde yer alacaktır. Türkiye yapıcı bir şekilde yer almaya çalışacaktır. Dolayısıyla ciddi bir pozisyon alma söz konusu olacaktır." ifadelerini kullandı. (İLKHA)



Haberin Videosunu İzlemek İçin Tıklayınız

Bu haberler de ilginizi çekebilir