Sesimle yeri inletecek güçte bir hatip de değilim!
Ben ki saçları ağarmış, ömrünün son demlerinde, türlü hastalıkların yıktığı ve üzerinde zamanın belalarının estiği biriyim!
Tek isteğim benim gibi, Müslümanların zaaf ve aczinden müteessir
olanların yazmasıdır!
Siz ey Müslümanlar! Suskun ve aciz, helak olmuş ölüler!

ŞEYH AHMET YASİN

Bu satırları gece yarısını geçmiş bir vakitte yazıyorum. Yarın da, ha doğrusu gece yarısını geçtiği için bugün (26/12/2010) günü Mavi Marmara gemisi gelecek karşılama hazırlıklarını ve yorumları yazılanları araştırıyorum.

Ümmetin kanayan yarası, ümmetin yetimleri FİLİSTİN ve FİLİSTİNLİLER. Aklıma önce ilk okuduğumda beni sarsan, iliklerime kadar titreten, aklıma geldikçe hüzünlendiren Şeyh Ahmet Yasin’in Duası geliyor. Daha doğrusu bizi Allah (c.c.) şikâyeti.

Aman Allah’ım mesele sadece Televizyon ve gazeteleri takip ederken kahrolası zalim Yahudilerin Filistin`i bombaladıklarını, Filistinli Müslümanları şehid ettiklerini duyduğumuz zaman buğz etmemizle kalmıyormuş. Veya bir araya geldiğimizde konusu geçtiğinde onlara üzüldüğümüzü belirtmekle, “Allah (c.c.) hepsini kahretsin, mahf-u perişan etsin” diye beddua etmekle bitmiyormuş.

Birileri bizi Yüce Yaradan`a şikâyet ediyormuş. Zaten bir şey yapmayıp kalplerimizi tatmin etmek için sadece konuşuyorduk. Ara sıra yeri geldikçe de bir fakire veya bir kuruluşa birkaç kuruş verip kalplerimiz rahat bir şekilde, vicdanımız temiz yataklarımıza uzanıp yatıyorduk.

Ama sorun bununla bitmiyormuş Dünyanın bir yerinde zulüm olduğu müddetçe (sadece müslümana değil gayri Müslime de yapılıyorsa) rahat etmememiz lazımmış. Elimizden gelen bütün gayreti göstermemiş lazımmış. Yoksa Şeyh Ahmet Yasin gibileri bizi Allah (c.c.) şikâyet eder.

Allah bilir şu an kaç kişi bizi şikâyet ediyordur. Kaç kişi öldürülüyor. Bunları düşündükçe içimi bir hüzün kaplıyor. Hüzünleniyorum. Kederleniyorum Allah (c.c.) ne hesap vereceğimi düşünüyorum. Ve şu ana kadar bir cevap bulamıyorum. Allah rızası için cevabı olan varsa bize de iletsin.

Sakın ha kimse Araplar buna müstahaktı. Zamanında topraklarını fazla para veriyorlar diye Yahudilere satmışlar. O yüzden bu duruma düştüler bahanesine sığınmasın. Çünkü o bir hata ise bile yapanlar şimdikilerin babaları dedeleri. Şu anki Filistinlilerin bunda bir kabahati yok. Hoş olsa bile hata yapan kardeşimize bir tekmede biz mi atıyoruz. Yoksa elinden tutup kaldırmaya mı çalışıyoruz.

Selman Tetik / Siirt

Sevgili Genç Kardeşlerimiz!
Bir ay boyunca gelen tüm yazılar içerisinde en güzel yazıyı gönderen kardeşimize bir kitap seti veya kaset vb. bir set hediye edeceğiz. Posta ile yazı gönderecek kardeşlerimiz yazılarının “Ayın Yazısı” seçilmesi durumunda, bizimle iletişime geçebilirler. Fakat özellikle dikkat etmenizi istediğimiz iki nokta var. Birincisi; gönderdiğiniz yazıların tamamen size ait olması gerektiği, yazınızda alıntı cümleler varsa bunları belirterek göndermeniz. İkincisi ise adınızı, soyadınızı, yazıyı gönderdiğiniz memleketi ve yaşınızı mutlaka belirtmeniz gerekmektedir. Bu hayırlı çalışmaya (yarışmaya) tüm genç kardeşlerimizin katkıda bulunmasını bekliyoruz.

Doğrugenç sayfasında sizden gelecek karikatür ve mini bulmacalara da yer veriyoruz. İlginizi bekliyoruz.
Yayınlanmasını istediğiniz yazılarınızı dogrugenc@dogruhaber.com.tr e-posta adresine mail olarak veya posta yolu ile gönderebilirsiniz.
Yazılarınızı eğer bilgisayarda yazıyorsanız bir sayfayı geçmesin. El yazınızla gönderecekseniz bir beyaz kâğıdı aşmasın. Gönderdiğiniz mektuplara “Doğru Genç” için diye not düşürmeyi unutmayın.