• DOLAR 32.504
  • EURO 34.783
  • ALTIN 2499.528
  • ...
Saadet Partisi İstanbul İl Başkanı Abdullah Sevim: “Yanlışta ısrar etmeye gerek yok”
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Sözde kadın haklarını korumak amacıyla çıkartılan ve birçok ülkenin şerh koyarak imzaladığı, birçok ülkenin ise aile değerlerine uymadığı gerekçesiyle reddettiği İstanbul sözleşmesi, Türkiye tarafından şerhsiz olarak imzalanıp kabul edildi.

İstanbul Sözleşmesi'nin yanlış olduğuna vurgu yaparak eleştiren ve dağıtılmak üzere 165 bin mektup yazan Saadet Partisi İstanbul İl Başkanı Dr. Abdullah Sevim, yazılan mektubun metnini sosyal medya hesaplarında paylaştı.

İstanbul Sözleşmesi’ni "Kuzu postuna büründürülmüş Kurt"a benzeterek toplumun temel taşı olan aileyi açıkça hedef aldığını belirten Sevim, yapılan yanlışta ısrar etmenin doğru olmadığını ifade etti.

“Sözde kadınları koruyacak bu sözleşme aileyi dinamitliyor”

Sevim, kaleme aldığı söz konusu mektubunda şu ifadelere yer verdi: "Aziz İstanbullular! Bu güzel şehri birlikte yaşıyoruz. Değerlerimizin ve medeniyetimizin başkentlerinden birisi olan İstanbul’u birlikte yaşıyoruz. Aynı zamanda İstanbul olmanın sorumluluğunu da üzerimizde taşıyoruz. Yıllarca Dersaadet, adaletin ve huzurun başkenti oldu. İçinde yaşayanı da yaşamayanı da güven duygusuyla doldurdu. Güzelliğiyle ve güzellikleriyle anıldı. Ancak bugün maalesef İstanbul Sözleşmesi denilen bir sözleşmeye ismini vermesi hepimizin yüreklerini sızlatıyor. Sözde kadınları koruyacak bu sözleşme, aileyi dinamitliyor.

“Gelin irademizi ortaya koyalım ve 83 milyonu bu prangadan kurtaralım"

Sözde kadınları koruyacak bu sözleşme kadına karşı şiddeti arttırıyor. Kadın cinayetlerinin sayısını yukarılara çekiyor. Erkekleri evlerinden ediyor. Çocukları, aile ortamının huzurundan uzaklaştırıyor. Kuzu postuna büründürülmüş bu kurt, toplumun temel taşı olan aileyi açıkça hedef alıyor. Bu yanlışta ısrar etmeye gerek yok. Denenmiş olanı denemeye gerek yok. Ancak bu sözleşmeden çekilmeye hakkımız var. Milletçe bunu talep etmeye hakkımız var. Sultan Fatih’in şehrinin adının, en azından kendi ülkemizde, böylesi bir anlaşmayla anılmamasını istemeye hakkımız var. Gelin irademizi ortaya koyalım. 83 milyonu bu prangadan kurtaralım."



Bu haberler de ilginizi çekebilir