MARDİN - Suriye`de iç karışıklık tüm şiddetiyle devam ederken, sivillerin yanı sıra Esad`a bağlı askerlerden de bazıları kaçarak Türkiye`ye geliyor. Ülkesindeki karışıklıktan kaçan ve eczacı olan Abdulkadir A., mültecilerin kış aylarındaki durumu, "Suriyeliler şimdi fakirlikle ve soğukla mücadele ediyor" ifadeleriyle özetliyor.

 

Der`a`dan Ürdün`e giden mültecilerin halinin daha da perişan olduğunu dile getiren Abdulkadir A., 500`e yakın çadırın fırtınadan dolayı dağıldığını ve mültecilerin çoğunun dışarıda karın altında kaldıklarını söylüyor. Mülteci eczacı şöyle devam etti: "Suriye`den kaçan insanların çoğu Irak bölgesine gitti ama ilk başta Irak halkı tarafından engellendiler. Bu engel kalktıktan sonra artık açlıkla ve soğukla mücadele etmek zorunda kaldılar. Irak Kürdistan bölgesinde yaklaşık 60 bin Suriyelinin bulunduğu ve bu 60 bin kişiden birçoğunun çalışma imkânı sağlandığını belirti. Şu ana kadar yardımların çok olduğu bölge Türkiye`dir. Ama en çok yardımların olduğu bölge Kürt olmayan bölgelere yapılıyor bunları da görüyoruz. Olayların başladığı zaman milletin çoğu ekmeklerini haftalarca saklayıp haftalar sonra çıkardıklarında küf tutmuş ekmeklerini suya batırıp öyle yiyordu."

 

Doktorlar Esad askerleri tarafından öldürülüyordu
Yaralıların tedavi edilmesine izin verilmediğini söyleyen Abdulkadir A., "Yaralılar isyan edip bu durumda kalacağımıza ölsek bizim için en iyisidir diyordu. Koskoca bir şehirde sadece bir doktor vardı devlet buna da izin vermiyordu, doktorların çoğu askerler tarafından öldürülüyordu" dedi.

 

Esad halkın toplu olduğu yerleri bombalıyordu
Esad güçlerinin, halkın toplu olduğu yerleri bombaladığını ve çok sayıda kişinin öldüğünü söyleyen Suriyeli eczacı, "Son zamanlarda helikopterler artık benzinlikleri ve ekmek fırınlarını vurmaya başladı. Daha geçen hafta ekmek sırasında bekleyen yaklaşık 200`e yakın insan üzerine ateş açıldı. Yani devlet açık açık söylüyor ki ya evinde oturacaksın ya da öleceksin" ifadelerini kullandı.

 

7 saat boyunca ekmek kuyruğunda kalıyoruz ve ihtiyacımızın yarısını alabiliyoruz
Savaşın olmadığı bölgelerde bile halkın perişan olduğunu söyleyen Abdulkadir A., sözlerini şöyle sürdürdü: "Açlık ve perişanlık gün gün daha fazla çoğalıyor Qamışlı`da bulunan arkadaşlarımızın elinde hiçbir imkân yok yiyecek bir ekmek bile yok. Duyumlarımıza göre Qamışlı`ya yakın Kürdistan bölgesi kurulacaktı buraya vergisiz yerelleşebileceğimizi söylemişlerdi. Ama bu PYD tarafından engellendi, vergiyi alacak olan bizleriz bu yüzden kimsenin o bölgeye girmesine izin verilmiyor. Artık halkımız perişan halde ne yapacaklarını bilmiyorlar yolunu bulan Türkiye tarafına kaçıyor, elektrik kesintileri 12 saat devam ediyor. Sadece 30 dakika elektrik veriliyor. Ekmek sırasında 7 saat boyunca bekliyoruz sıra geldiği zamanda bize lazım olan ekmeğin yarısı veriliyor."

 

Qamışlı Halkı PYD Tarafından Şiddette Maruz Kalıyor
"Eskiden askerler gizliden halkı takip ediyorlardı ama şimdi şehrin içinde kendilerine mevzi yapmış kimlik kontrolü yapıyor" diyen Abdulkadir A., "Artık halkın çoğu anlamış Kürdistan bölgesi kurulmadığını `eğer Kürdistan bölgesi kurulmuş olsaydı karnımız aç değil tok olacaktı. Soğuk havada değil evimizde ısınmış olacaktık` diyorlar. Duyumlarımıza göre Qamışlı halkı Humus ve Halep halkından daha perişan PYD tarafında şiddete maruz kalıyor. PYD muhalifleri ve muhaliflere destek olan partileri halkın gözünde karartmışlar. Müslümanlara ait Cemetül Nusra Partisi dünyanın gözünde terörist olarak tanıtılmış ama öyle bir şey yok. PYD ben halkıma yardım ediyorum diyor. Ama biz burada hiçbir şey görmüyoruz o kadar petrol benzin satılıyor bunun 10`da birini bile halka vermiyorlar. PYD `bölgenin hâkimi benim, bana danış` diyor ama biz şimdiye kadar hiçbir yardımı görmedik madem bölgenin hâkimi sensin neden yardım etmiyorsun. 3 ayda bir elektrik için gaz dağıtıyor milleti kendi tarafına çekmek için. Halk artık Halep ve Humus tarafına gidemiyor olaylar çok olduğu için bu yüzden çoğu Türkiye`ye Irak`a ve Ürdün`e kaçıyor" dedi.

 

Nusaybin Belediyesi bize hainlik damgası vurdu
Nusaybin Belediyesine yardım için gittiğini ve kendilerine hainlik damgası vurulduğunu söyleyen Suriyeli eczacı, "Biz buraya çalışmaya geldik ama beklediğimiz gibi olmadı. Nusaybin büyük bir yer değil iş imkânı az ama ev aramaya gittiğimiz zaman da kimse bize yardımcı olmuyor. Bizden önce gelen arkadaşlarımız aslen Nusaybinli olmalarına rağmen ev bulamadıklarını ve bu konuda belediyeden yardım almalarını söyledi. Belediyeye gittiklerinde ise yetkililer tarafından `bunlar hain yalancı insanlar. Qamışlı`da bir şey yok Kürt bayrakları asılmış` denilmiş. Eğer Qamışlı`da hiçbir şey olmasaydı neden elektrikler kesik olurdu neden o kadar insan yerini yurdunu bırakıp başka devletlere kaçsın. Qamışlı`daki insanlar haftada bir sadece su bulabiliyor. Ekmeği bir kenara bırakalım benim isteğim şudur ki, buradaki Kürt kardeşlerimizin bize yardımcı olmaları bize iş imkânı sağlamaları. Çünkü gerçekten çok zor durumdalar, eğer bu kadar zor durumda olmasalardı buralara gelmezlerdi. Bizim temennimiz bize bir nebze yardımcı olmalarıdır" şeklinde konuştu.

 

Dışarıdan gelen yardımları PYD engelliyor
PYD`nin gelen yardımları engellediğini dile getiren Abdulkadir A, "Daha önce buradan bir kurum Qamışlı`daki insanlara gıda ve giyecek göndermek istediklerini belirtmiş ama bu imkânsızdır. Çünkü PYD tarafından engellenir. Qamışlı`da yardım etmek isteyenler dahi PYD tarafından gözaltına alınıyor. O yüzden yardım yapmak çok zor PYD buna izin vermiyorsa hiç kimse izin vermez. Çünkü PYD kendini bizden sayıyor ama söyledikleri gibi değil. Gün gün daha da zorlaşıyor. Halkın gözünü boyamak için Kürtçe ders veriyorlar, iğne yapmayı öğretiyorlar. Hiç bir şey yok diyorlar ama yalan. İş yok her şey durmuş vaziyette. Bir de Türkiye`den yakınların sana destek olmazsa hiç bir şey yapmadan evde oturmak zorunda kalırsın. Temennimiz ileriki zamanda halkımızın bunu anlamasını ve bizlere yardımcı olmalarını istiyoruz" diyerek halkın savaştan kaçan insanlara yardım etmesini istedi.

 

PYD Esad`tan daha fazla zülmediyor halka
Kısa bir zaman önce Qamışlı`da PYD zulmüne maruz kaldığını ifade eden Ahmet adlı Suriyeli mülteci ise, "Bundan kısa bir zaman önce Qamışlı`da gece saat 12.00`da ben, kardeşim ve 2 arkadaşımla ekmek sırasına girdik. Yaklaşık 4 saat boyunca sırada kaldık saat 04.00`da yaklaşık 20 silahlı PYD askeri geldi ve bu sıranın iptal olduğunu söylediler. İtiraz ettik eğer itirazı daha fazla sürdürseydik bizi öldürebilirlerdi. Hatta sıradan biri `böyle giderse biz Esad`a destek veririz çünkü PYD`nin zulmü Esad in zulmünden daha beter` dedi. Saat 04.00`da yeni bir sıra oluşturdular. Yaklaşık 200 insanı bizim önümüze aldılar bize sıra geldiğinde ise saat 08.30 olmuştu. PYD`nin bunun gibi yaptığı daha çok işleri var" dedi.

 

PYD kendisi gibi olmayana mazot, benzin vermiyor
Ahmet sözlerini şöyle sürdürdü: "Yaklaşık 1 ay önce arkadaşlarımız Türkiye tarafına kaçmışlardı. Türkiye askerleri tarafından yakalanıp tekrardan Suriye`ye gönderildi. Suriye`de ise PYD askerleri tarafından gözaltına alınıp hapse atıldılar. Ceza olarak kişi başı 1500 kr Suriye parası ödemelerini istediler. Bunun gibi daha çok kötü işleri var. Geçenlerde Rasulayn tarafına arabamızla giderken yakıt sırasına girdik yakıt almak için, yakıt sırası gelince size yakıt yok denildi neden diye sorduğumuz zaman da `bu PYD`ye ait yakıt size vermiyoruz sadece PYD üyeleri alabilir` dediler." (Halil Akbalık - İLKHA)