Fransa’da aralarında PKK kurucularından Sakine Cansız’ın bulunduğu 3 kişinin infaz edilmesi sonrası Cumhurbaşkanı François Hollande’ın ‘ölenlerden birisini tanıyorum’ açıklaması yeni bir tartışma başlattı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Hollande’a yönelik ‘neden kırmızı bültenle aranan birisi ile görüştüğüne’ ilişkin sorusunun cevabı, Avrupa’da aktif bir şekilde yürütülen PKK lobisinde kendini gösteriyor.

Avrupa’da özellikle doksanlı yıllarda Türkiye’den gelen örgüt üyelerinin başlattığı lobi çalışmaları örgüt ile Avrupalı siyasilerin ilişkilerini bir kez daha ortaya koydu. Zaman`ın haberine göre, Almanya’da Sol Parti’nin önemli desteğini alan örgüt, başta Fransa olmak üzere birçok Avrupa ülkesinde sosyal demokrat partiler ile sıkı ilişkiler yürütüyor. AB tarafından terör örgütü olarak tanımlanan PKK, çeşitli dernek isimleri altında lobi, örgüte yardım ve yeni eleman kazandırma faaliyetlerini devam ettiriyor. Bulundukları ülkelerde siyasi hayata uzak kalmayan örgüt taraftarları, birçok ülkede politikaya atılmış durumdalar.

PKK, başta Almanya, Hollanda, Belçika ve İsveç gibi ülkeler olmak üzere ulusal ve yerel bazda meclislerde temsil edilen örgüte yakın isimler aracılığıyla lobi faaliyetleri yürütüyor. Kendine siyasi zemin kazandırma ve örgüt faaliyetlerini legalize etmek için uğraşıyor. Resmi kurumlarda memur ve yönetici olarak çalışan örgüt üyeleri de, PKK’ya yakın derneklerin kültürel programlarını finanse için sponsorluk adı altında kaynak aktarıyor.

Resmi kurumlarda kadrolaşma konusunda yoğun faaliyet gösteren örgüte yakın isimler, Türkiye’den gelenlerin mülteci başvurularının kabulü için siyasî bağlantılarını kullanıyor. Anayasa koruma raporlarına da yansıyan bu faaliyetlerde, ülkelerin örgüte karşı genel tavrına göre zaman zaman iniş çıkışlar yaşanıyor. Almanya’nın anayasa raporlarında, PKK’nın kendisine sıcak bakmayan Kürtleri örgüt konusunda sertlikle ikna etmeye zorladığı, kendilerini Kürtlerin tek meşru temsilcisi gibi göstermeye çalıştığı uyarısında bulunuyor. Avrupa’da bazı siyasi partilerin verdiği destekten de bahsedilirken, Almanya’da bir Avrupa Parlamentosu milletvekilinin, PKK’nın kuruluş yıldönümü programında konuşma yaptığına dikkat çekiliyor.

Avrupa’nın birçok ülkesinde güçlü yapılanmaya sahip örgüt, lobi faaliyetlerine rağmen son dönemdeki operasyonlarla sıkıntılar da yaşadı. Belçika’da lider kadrosunun tutuklanıp daha sonra şartlı salıverilmesi, Fransa’da yaşanan tutuklamalar, Danimarka’da örgütle bağlantılı yayın organı Roj TV ile ilgili süreç, Avrupa’da örgütün yaşadığı sorunlar olarak öne çıktı. PKK ile ilişkileri kesmeyen Avrupa ülkeleri, bir gün kendi güvenliklerinin de tehlikeye girme ihtimalinden dolayı örgüte ait tüm kurumları sıkı gözaltında tutuyor. Fransa ve Belçika örneklerinde olduğu gibi yapılan operasyonlarda örgütün en yetkili isimlerinin kolayca ele geçirilmesi, lobi adına görüşülen isimlerin tüm faaliyetlerinin sıkı bir şekilde takip edildiği gerçeğini ortaya koyuyor.

dünya bülteni