BATMAN-Milli Eğitim Bakanlığına bağlı resmî ve özel okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve lise öğrencilerinin kılık ve kıyafetlerine dair usul ve esasları belirleyen yönetmeliğe tepkiler gelmeye devam ediyor. Bu tepkilerden biri de Batman Hira-Der`den geldi. Dernek binasında yapılan basın açıklamasına Hira Der Genel Başkanı M.Ali Rüzgar, Hira Der Başkan Yardımcısı Molla Beşir Şimşek ve dernek yetkilileri katıldı.

 

Hükümet Çelişki İçinde
Basın açıklamasını Hira Der Genel Başkanı M.Ali Rüzgar, okudu. Bakanlar Kurulu tarafından kararlaştırılıp 27.11.2012 tarihinde yürürlüğe konulan "Milli Eğitim Bakanlığına bağlı okul öğrencilerinin kılık kıyafetlerine dair yönetmenlik" ile 12 Eylül cuntasının getirdiği başörtüsü yasağını devem ettiren bu zihniyeti protesto ettiklerini belirten Rüzgar, "Bu yönetmenlik ile AKP iktidarının 10. yılında maalesef başörtüsünü bu yönetmenlikle resmen yasaklama şerefine nail olmuştur. Bir yandan darbecilerle hesaplaştığını iddia eden mevcut hükümet, diğer yandan zalim, despot, insan hak ve hürriyetlerine düşman, din ve inanç özgürlüğünü yasaklayan düzenlemelere imza atması çelişkisine anlam vermek mümkün değildir" şeklinde konuştu.

 

Mütedeyyin insanların oylarıyla 10 yılı aşkındır iktidarda olan AKP Hükümetinin, bugüne kadar sürekli inançlı halkın beklentilerini istismar ederek bu beklentileri seçimden seçime ertelemek suretiyle adeta inanç sömürüsü yaptığına değinen Rüzgar, "Bizler her alanda İslami tesettürün özgür olması beklentisi içinde iken, çıkarılan bu yönetmenlikle maalesef dindar halkın beklentileri bir kez daha ertelenmiş, umutlar yerini hayal kırıklığına bırakmıştır" dedi.

 

Bu Kabul Edilemez Bir Durumdur
AKP hükümetine seslenen Rüzgar, "Bu durumda 12 Eylül ve 28 Şubat darbe dönemlerindeki zalimlerden tek farkınız İmam Hatip okullarında ve seçmeli Kur`an-ı Kerim derslerinde getirdiğiniz başörtüsü serbestîsidir. Eğer buna razı olacağımızı bekliyorsanız yanılıyorsunuz. Zira dinimizin kesin emri olan İslami tesettür hayatın her alanında serbest oluncaya kadar hukuki yollarla bu mücadeleyi vermekten asla geri kalmayacağımızı bilmenizi istiyoruz" şeklinde tepki gösterdi.
Bu yönetmenlikle öğrenci ve velilerin tercih yapmaya zorlandıklarını ve Hükümetin bunu da bir lütuf olarak gösterdiği belirtilen açıklamada, "Bu kabul edilemez bir durumdur. Öbür taraftan bu yönetmenlikle toplum laik ve anti laik diye iki kesime ayırarak ayrımcılık suçu işlemiş oluyor" denildi.

 

AKP ve Milli Eğitim Bakanlığına seslenilen açıklamanın devamında, "Eğer örtünme Allah`ın emri ve inançlı halkın hakkı ise neden sadece İman Hatip okullarında okuyan öğrencilere serbest diğer okullarda yasaktır. Yoksa İmam Hatip okullarında okuyan öğrenciler Müslüman da diğer öğrenciler gayri Müslim mi? İkincisi diğer okullar devlete bağlı okullar da İmam Hatip okulları devlete bağlı okullar değil mi? Devletin çıkardığı kanunlar herkes için eşit değil mi? Bu yönetmenlikle insanların arasına ayrımcılık koymuş olmuyor musunuz?" denildi.

 

Allah`ın Emirleri Hayatın Her Alanında Mükellef Olan Herkese Uygulanır
Bu yönetmelikle bütün mütedeyyin insanların çocuklarını sadece İmam Hatip okullarında okutmaya zorlandığı ve hayatın diğer alanlarında eğitim yapmaktan alıkonulduğuna işaret eden Rüzgar, "Bu yönetmenlikle çocuklarını İmam Hatip okulları dışındaki okullarda okutan öğrenci ve velilerine adeta sizler Allah`ın emrini yerine getiremezsiniz diyerek haksızlık ve hakaret etmiş olmuyor musunuz? Seçmeli ders olan Kur`an-ı Kerimi okuma sırasında başörtüsü iznini vererek diğer vakitlerde ise yasaklayarak Kur`an`a saygısızlık etmiyor musunuz? Zira Allah`ın emirleri için yer ve zaman ayrımı yapma gibi bir tercih söz konusu olamaz" ifadelerini kullandı.

 

Kur`an okuyan öğrencinin başını örtmesine izin verildiğini ancak ona ders veren bayan öğretmene bu iznin verilmediğini dile getiren Rüzgar, "Böyle yaparak öğretmeni öğrenci karşısında küçük duruma düşürmüyor musunuz? Bu yönetmenlikle hükümet adeta, yüce Allah`ın dinini bir kısım insanlara yasaklayarak bir kısım için serbest bırakarak, aynı şekilde Allah`ın dinini hayatın bir kısmında yasaklayıp diğer kısmında serbest ederek adeta kendini ilah yerine koymuş ve büyük bir günaha imza atmıştır. Zira biliyoruz ki Allah`ın emirleri hayatın her alanında mükellef olan herkese uygulanır. Buna da Allah (c.c.) karar verir" şeklinde tepki gösterdi.

 

Aileleri ve Görevlileri Duyarlı Olmaya Davet Ediyoruz
Özellikle İmam Hatip okulları dışındaki okullarda eğitim gören öğrencilerin ailelerinin ve bu okullarda çalışan görevlilerin duyarlı olmaya davet edildiği açıklamada, "Bu yönetmenlik sizlere hakaret içermektedir. Zira adeta sizler Müslüman değilmiş gibi kabul edilmekte bu yüzden bu yasak sizlere uygulanmaktadır. Bu konudaki tepkilerinizi dile getirmeli, İmam Hatip okullarında okuyan öğrenci ve velileri kadar Müslüman olduğunuzu dolayısıyla bu yasağı kabul edemeyeceğinizi haykırmanızı ve hükümeti bu yanlıştan vazgeçirmek için Allah`ın emrini hayatın her alanında serbest edilmesi için tepkinizi ortaya koymanızı bekliyoruz" denildi.

 

Açıklamanın sonunda, "Hangi gerekçe olursa olsun bu yasağa dün boyun eğmediğimiz gibi bugün de yarın da boyun eğmeyecek, söz konusu yönetmenliği İslam düşmanı darbeci geleneğin bir devamı olarak görüyoruz. Dolayısıyla İslami tesettür hayatın her alanında şartsız ve sınırsız serbest oluncaya kadar haklı tepkimizi hukuki tüm yollarda sürdürmeye devam edeceğimizi net bir şekilde ilan ediyoruz. Hükümetin bir an önce bu vahim yanlıştan geri dönmesini bekliyoruz" çağrısı yapıldı. (Veysi Demir-İLKHA)