• DOLAR 32.435
  • EURO 34.467
  • ALTIN 2488.769
  • ...

Türkiye İhracatçılar Meclisi Hububat, Bakliyat, Yağlı Tohumlar ve Mamulleri Sektör Kurulu Başkanı Mahsum Altunkaya, 2019 yılının ilk 9 ayını ve Eylül ayının ihracat rakamlarını değerlendirdi.

Ocak-Eylül 2019 ihracat dönemiyle ilgili bilgi veren Altunkaya Türkiye genelinden bu dönemde toplam 6 milyar 661 milyon dolarlık, Güneydoğu Anadolu bölgesinden bir milyar 451 milyon dolarlık hububat bakliyat ve yağlı tohumlar ihracatı gerçekleştirildiğini belirtti.

Türkiye’de tarımsal üretimin arttırılması gerektiğini belirten Altunkaya, ilgili bakanlıkların yeni tarım politikaları üreterek çiftçinin elinin rahatlatılması, üretimin arttırılmasına yönelik teşvik ve desteklerin geliştirilmesi gerektiğini söyledi.

“Yeni tarım politikaları geliştirilmelidir”

Türkiye’nin bir tarım ülkesi olduğunu ancak son dönemlerde girdi maliyetleri ve elektirik fiyatlarının artmasıyla çiftçilerin hızla tarımdan çekildiğini ve tarımsal ürünlerin rekoltesinin hızla düştüğünü belirten Altunkaya, “Oysa Anadolu’nun bereketli toprakları dünyanın birçok ülkesinin gıdasını karşılayabilecek kapasitede. İlgili bakanlıklarımızın yeni tarım politikaları geliştirmesi, tarımsal üretimin arttırılması için teşvik ve desteklerin arttırılması, sektörlerimizle ilgili bakanlıklar arası ilişkilerin sağlıklı koordine edilmesi ülkemiz için önemli ve doğru sonuçların oluşması için büyük önem taşımaktadır.” dedi.

“Irak ve Suriye pazarlarındaki daralma ihracatçılarımızı olumsuz etkiliyor”

Son dönemlerde Irak ve Suriye pazarlarında Türkiye’nin önemli oranda pazar kaybı yaşadığına da dikkat çekerek “Ocak-Eylül 2019 döneminde Türkiye genelinden 6 milyar 661 milyon dolarlık, Güneydoğu Anadolu bölgesinden ise bir milyar 451 milyon dolarlık hububat bakliyat ve yağlı tohumlar ihracatı gerçekleştirildi. Elbette Irak ve Suriye pazarlarındaki daralma, Türkiye’nin pazar kaybı ülkemizi olduğu gibi özellikle Güneydoğu Anadolu bölgesindeki ihracatçılarımızı önemli ölçüde etkiliyor. İhracatçılar olarak bizler, bu anlamda yeni pazar arayışlarımızı sürdürürken yüksek katma değerli ürünler üretmeye yönelik çalışmalarımızı da arttırıyoruz. Ancak özellikle Irak ve Suriye pazarlarındaki payımızın hızla geriye çekilmesinde yaşanan sorunların çözümü için iki ülkenin üst düzeyde görüşmeler yapması ve ihracatçının sorunlarının giderilmesi gerektiğine inanıyorum. Bu konuda Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın ticari bir heyetle birlikte önümüzdeki dönem içerisinde Irak’a bir ziyaret gerçekleştirerek sorunların çözümü konusunda girişimlerde bulunacağına inanıyoruz.” ifadelerini kullandı.

Güneydoğu Anadolu bölgesinde ihracat kültürünün önemli bir noktaya taşındığını belirten Altunkaya, Güneydoğulu ihracatçıların hedef pazarının bütün dünya pazarları olduğunu belirtti.

“En fazla ihracatı yapılan ürünler bisküvi ve pasta ürünleri”

Sektörel bazda değerlendirildiğinde Türkiye genelinden en fazla ihracatı yapılan ürünlerin 799 milyon 642 bin dolarla bisküvi ve pasta ürünleri, Güneydoğu Anadolu bölgesinden 330 milyon 860 bin dolarla makarna olduğunu ifade eden Altunkaya “Ocak-Eylül 2019 döneminde Türkiye genelinden en fazla ihracatı gerçekleştirilen ürünler arasında ilk sırayı 799 milyon 642 bin dolarla bisküvi ve pasta ürünleri alırken, ikinci sırayı 776 milyon 648 bin dolarla un, üçüncü sırayı 450 milyon 627 bin dolarla makarna aldı. Bu ürünleri 446 milyon 960 bin dolarla kakaolu mamuller, 446 milyon 168 bin dolarla bitkisel yağlar, 441 milyon 303 bin dolarla şeker ve şekerleme mamulleri, 149 milyon 444 bin dolarla yağlı tohumlar ve mamulleri, 114 milyon 4 bin dolarla mercimek, 86 milyon 314 bin dolarla margarin, 77 milyon 256 bin dolarla bulgur takip etti. Bu ürünleri ise nohut, irmik, çeşitli yemler, baharatlar, fasulye ve diğer ürünler takip etti.” şeklinde konuştu.

“Güneydoğu Anadolu bölgesinin ihracat rekortmeni makarna oldu”

Güneydoğu Anadolu bölgesinden gerçekleştirilen ürün bazlı ihracat rakamlarını da değerlendiren Altunkaya  “Güneydoğu Anadolu bölgesinin ihracat rekortmeni ise makarna oldu. Bu dönemde 330 milyon 860 bin dolarla ihracatta ürün şampiyonluk koltuğunu makarna korurken, ikinci sırada 289 milyon 294 bin dolarlık ihracatla buğday un, üçüncü sırada ise 205 milyon 138 bin dolarla bisküvi ve pasta çeşitleri yerini aldı. Bu ürünleri ise 195 milyon 147 bin dolarla bitkisel yağlar, 78 milyon 563 bin dolarla kakaolu mamuller, 42 milyon 507 bin dolarla margarin, 37 milyon 755 bin dolarla şeker ve şekerleme ürünleri, 36 milyon 568 bin dolarla bulgur, 36 milyon dolarla irmik ve 16 milyon 616 bin dolarla yağlı tohumlar mamulleri takip etti. Diğer ürünler arasında yemler, mercimek, baharat çeşitleri, nohut, zeytinyağı ve türevleri, fasulye ve sektörle ilgili diğer ürünler de en fazla ihracatı yapılan ürünler arasındaki yerini aldı.” diye konuştu.

“En fazla ihracatı Ortadoğu ülkelerine yapıyoruz”

Ülke grupları açısından ilk sırayı 884 milyon 199 bin dolarla Ortadoğu ülkelerinin aldığını ifade eden Altunkaya, “Irak ve Suriye başta olmak üzere bazı Ortadoğu ülkelerine yönelik ihracatımız pazarımız daralsa da en fazla ihracat yaptığımız ülke guruplarının başında Ortadoğu ülkeleri geliyor. Ocak-Eylül döneminde Türkiye genelinden bu ülkelere 2 milyar 176 milyon 375 bin dolarlık ihracat gerçekleştirirken, Güneydoğu’dan ise aynı dönemde 884 milyon 199 bin dolarlık ihracat yapıldı. Ülke grupları arasında ikinci sırayı Türkiye genelinden yapılan ihracatta bir milyar 23 milyon dolarla Afrika ülkeleri alırken bu ülkelere Güneydoğudan aynı süreçte 376 milyon 135 bin dolar ihracat gerçekleştirildi. Avrupa Birliği ülkelerine yönelik ihracat ise Türkiye genelinden 563 milyon 65 bin dolar, Güneydoğu’dan ise 42 milyon 218 bin dolar olarak gerçekleşti. Amerika ülkelerine yönelik Güneydoğu’dan yapılan ihracatta bir önceki yıla oranla yüzde 57,8’lik bir artışla 100 milyon 682 bin dolarlık ihracat kaydı alındı. Türkiye genelinden ise bu süreçte Amerika ülkelerine 406 milyon 950 bin dolarlık ihracat gerçekleştirildi. Bu ülke guruplarını Asya ve Okyanusya ülkeleri, Doğu Bloku ülkeleri, Türki Cumhuriyetler ve diğer ülkeler ve serbest bölgeler takip etti.” dedi.

Irak ve Suriye pazarlarında yaşanan sıkıntıların ihracatçılar için yeni planlar oluşturulmasında önemli rol oynadığına dikkat çeken Altunkaya, ihracatçıların tek bir pazara bağımlı kalma modelini hızlı bir şekilde terk ederek dünya genelini baz almaya başladığını ifade etti.

“Yetkililer üretim ve ihracatın önünü açacak tedbirler almalıdır”

Altunkaya, “Sektörlerimiz için ürün çeşitliliği kadar pazar çeşitliliği de büyük önem taşıyor. Dünya pazarları kaliteli marka ürünleri tercih ediyor. Bu anlamda Türkiye’de de markalaşma ve yüksek katma değerli ürünlere yönelik üretim çabaları elbette dünya pazarlarındaki yerimizi ve etkimizi arttırıyor. Bundan sonraki süreçte de ürünlerimizi tanıtmaya, dünyada gidilmedik ülke kalmayana kadar bütün pazarlarda çalışmalarımızı yürütmeye devam edeceğiz. Hükümetimizden ve siyasilerimizden en büyük beklentimiz elbette üretimin ve ihracatın önünü açacak tedbirler alınmasıdır. Bu konuda ilgili bakanlıklar ve kurumlarla temaslarımız sürüyor.” şeklinde konuştu. (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)