• DOLAR 32.598
  • EURO 34.828
  • ALTIN 2509.042
  • ...

Mali Müşavir Mehmet Sait Ortaç, işverenlerin sıkıntıları, SGK primlerindeki artış, işsizlik gibi konularda açıklamalarda bulundu. SGK primlerindeki yüzde 37,5 artışa tepki gösteren Ortaç, hükümetin de elini taşın altına koyması gerektiğini belirterek aksi halde bu durumun işçi çıkarmalarını artıracağını söyledi.

Üretim sektöründe ciddi sıkıntıların olduğunu vurgulayan Ortaç , "Malumunuz ülke olarak adı konulmamış olsa bile reel anlamda ciddi bir sıkıntı ile karşı karşıyayız. Her ne kadar hükümet cenahı bunu kabul etmeseler bile üretim sektöründe çok ciddi sıkıntılar var. Piyasada nakit akımı olarak çok büyük sıkışıklık var. Dönen paranın bir kısmı ya çek ile dönüyor ya kredi kartıyla. Dolayısıyla şu anda ödemelerde işverenlerimiz gerçekten büyük mağduriyet yaşamaktadırlar." dedi.

Asgari ücretin mali külfetinin sadece işverene yüklenmemesi gerektiğini söyleyen Ortaç, "Sadece en son asgari ücrete yapılan yaklaşık yüzde 26 artış işverenin ve işçiler açısından olumlu bir gelişme olarak bakılabilir. Bunun daha fazla arttırılması gerekiyor. O konuda işverenler de dâhil olmak üzere herkes hemfikir. Fakat bu maliyetin özelikle işverene yüklenmesi ise kabul edilebilir bir şey değildir. İşverenlerimizin itiraz ettiği konu bu. Onlar asgari ücretin yüzde 26 artmasına itiraz etmiyorlar; ama bu artışın getireceği külfetin maddi boyutunun sadece kendi sırtlarına yüklenmesine itiraz ediyorlar." ifadelerini kullandı.

İşverenin, hükümetin de elini taşın altına koyması gerektiğini düşündüğünü belirten Ortaç, "Hükümet çalışan desteğini bu yıl kişi başına 150 TL olarak belirledi. Bu olumlu, yapılması gereken bir gelişmedir fakat ne yazık ki şu anda 3’üncü ayda olmamıza rağmen getirilen sistem yürürlüğe girmedi. Yani işverenler bir işçi için, tabi indirimli dosya değilse yaklaşık 930 liralık bir prim ödemek zorunda kalıyorlar. Bunun vergi boyutunu üzerine koyduğumuz zaman bin lirayı aşan bir maliyet söz konusu. Türkiye genelinde uyulan yüzde 5’lik, bölgemizde uygulanan yüzde 6’lık indirimi de göz önünde bulundurduğumuzda bile 750 TL’lik bir sosyal güvenlik boyutu, bunun gelir vergisi maliyetini eklediğimiz zaman yine 950 TL gibi bir maliyet söz konusu. Reel anlamda işverenlerimizin bu kriz ortamında bu maliyeti karşılaması mümkün değil. Mutlak suretle hükümetin acil çözümler getirmesi gerekiyor." diye konuştu.

"İşsizliğin artmasından endişe ediyoruz"

Asgari ücretliden yüzde 15’lik gelir vergisinden vazgeçilmesi gerektiğini kaydeden Ortaç, son olarak şunları söyledi:

"Hükümetin asgari ücrete yaptığı zam bir taraftan işçi için olumlu; ama işçilerden kesilen yüzde 15’lik gelir vergisinden vazgeçmemektedir, bu da bir çelişkidir. Yani hem işçinin maaşını arttırıyorsunuz, buna hepimiz hemfikiriz, daha fazla da arttırılmasını isteriz ama öbür taraftan vergiden alınan yüzde 37,5’luk sigorta prim kesintisinden vazgeçmiyorsunuz. Yani hükümetin yapması gereken acilen asgari ücretliden en azından yüzde 15’lik gelir vergisinden vazgeçmelidir. İkinci olarak sosyal güvenlik prim kesintilerini makul düzeye indirmeleri lazım. En azından işveren yükünün yüzde 22,5 değil de yüzde 15 gibi makul bir seviyeye indirilip biraz daha sürdürülebilir olması sağlanmasıdır. Bu olmazsa işsizliğin artmasından endişe ediyoruz." (Mehmet Fatih Akgül-İLKHA)