• DOLAR 32.549
  • EURO 34.834
  • ALTIN 2431.568
  • ...
SON DAKİKA
`Mavi Marmara İle Tarih Değişti`
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

BATMAN - İnsan Haklarını Koruma, Gençlik, Eğitim, Kültür ve Dayanışma Derneği Batman Mustazaf-Der`in düzenlediği "Katliamının Yıldönümünde Mavi Marmara Şehitlerini Anma Programı" saat: 20.45`te başladı. Programa Memur-Sen Şube Başkanı M. Şafi Özperk, AGD Şube Başkanı Mehmet Ergin, Saadet Partisi Milletvekili adayları, AK Parti Milletvekili adayı Ziver Özdemir heyeti ile beraber ve STK`ların yönetici ve gönüllüleri yoğun ilgi gösterdi.

Mavi Marmara Şehitlerini Anma Programına Mavi Marmara Gazileri Batmanlı Mehmet Sevim, Diyarbakır Yetim-Der Başkanı Fikri Karavil, AGD Viranşehir eski Şube Başkanı Mustafa Batırhan ve Van`dan Abdulhalim Almalı katıldı. Mavi Marmara şehitleri anısına çıkarılan Şehitler Kervanı 9 albümünü seslendiren sanatçılar programda günün anlam ve önemine uygun bestelerini seslendirdiler.

Program kelamların en güzeli olan İbrahim Halil Yakut`un Kur-anı Kerim tilavetiyle başladı. Açılış ve selamlama konuşmasını yapan Batman Mustazaf-Der Genel Başkan Yardımcısı Nureddin Teymur, 31 Mayıs 2010`da daha bir hafta önce sevinç ve hüzün gözyaşlarıyla uğurlanan azizlerimizin şehadet haberinin alındığını belirterek, "Televizyon ekranlarından Siyonist işgalci tüm dünyanın gözleri önünde adeta meydan okurcasına kin ve gazap yağdırıyordu. Mavi Marmara Gemisine maymun iştahlı küstah bir bir alıyordu kardeşlerimizi aramızdan ve canlar uçuyordu yeşil kuşun kursağında asil diyarlara, ebedi yurtlarına. Kanları şahitlik edecekti, şahadetlerine ve imanlarına" ifadelerini kullandı.

Mavi Marmara`nın bütün dünyada küresel intifadaya ve dünya mustazaf halklarının özgürlük arayışına sembolü olduğunu, beraberinde rahmet ve merhamet rüzgârlarını da estirdiğini ifade eden Teymur, "memleketlerde ve diyarlarda bedenler vahdet aşkıyla bir araya geldiği gibi onlarda vahdet meyvesinin hazzından tadıyordu. Mavi Marmara şehitlerinin kanlarının bereketiyle tüm İslam beldelerinden siyonizme dur haykırışları yükseldi aynı coşkuyla." dedi.

Şehidler Mum Gibidirler Kendilerini Feda Ederek Etrafa Işık Verirler
Programa konuşmacı olarak katılan Ömer Çelik Hoca, 31 Mayıs 2010 da Müslüman ve gayri Müslimlerden oluşan aktivistlerin Gazze`deki abluka ve ambargoyu delmek için 672 yılında Diyarbakır`ı fetih için gelen sahabeler gibi hiçbir menfaat gözetmeden Gazze`deki Müslümanlara yardım için gittiklerini kaydetti.

Müslümanların tarih boyunca ne zaman birlik beraberlik içerisinde ve şehadet ruhunu yaşadıklarında Allah`ın onlara zafer verdiğini belirterek, şehitlerin Allah yolunda canlarını verdiklerini ve diri olduğunu belirterek bununla ilgili ayet ve hadisleri hatırlattı.

Şehid Ayetullah Mutahhari`nin şehidleri muma benzettiğini ve şehidlerin mum gibi kendilerini feda ederek etrafa ışık verdiklerini dile getiren Çelik, "Bir dava ne kadar şehid verirse o kadar zafere yaklaşır" ifadelerini kullandı.
ABD ve İsrail`in ve diğer şer güçlerinin Kutsal toprakları işgal ettiklerini ve kitabımızı yakıp hakaret ettiklerini, Müslümanların kanını akıttıklarını buna rağmen bazılarının hala onları savunduklarını söyleyerek, "Mavi Marmara şehidlerinin canlarıyla İsrail ve yardakçılarının bir hiç olduklarını gösterdiler." dedi.

"Mümin müminin kardeşidir. Ona zulmetmez" hadisini hatırlatan Çelik, "Müslüman Müslümana Yahudi ve Hıristiyanları memnun etmek için zulüm etmez. Müslüman zulme seyirci kalmaz ve onu sahipsiz bırakmaz dedi. İsrail`in yaptığı bu zulmü hangi iman ve hangi insanlık bunu kabul eder." diye sordu.

Müslümanların ne zaman zillet elbisesini çıkarıp izzet elbisesini giydiğinde Allah onlara zafer ve fetih verdiğini dile getiren Çelik, "Gazzeli Müslümanlar gibi cesur ve fedakâr olduğumuz zaman Allah`ın yardımı ve zafer yakındır" şeklinde konuştu.

Tarih Değişti
31 Mayıs 2011 tarihi olan bugünden sonra gülen tarafın Müslümanlar olacağını ve zalimlerin ağlayacağını söyledi. 31 Mayıs 2010 Mavi Marmara olayından sonra zalim ve kâfirlerin sonunun geldiğini belirterek Ortadoğu`daki gidişatı ve diktatörlerin yıkılmasını buna örnek verdi.
Mavi Marmara`da şehid olan 9 canın Arap coğrafyasına İsrail`in korkulacak güç olmadığını haykırdıklarını ve halkların uyanmasına vesile olduklarını söyledi.

Ömer Çelik hocanın konuşmasından sonra Mavi Marmara gemisinin yola çıkış sebebini İsrail`in Filistin`e uyguladığı orantısız güç, zulüm ve ambargodan sonra geminin yola çıkışı baskın esnası, şehitler ve şehitlerin defnedilişini konu alan sinevizyon gösterime sunuldu. Sinevizyon gösterimi esnasında kalabalık yapılan zulümler izlerken "Kahrolsun İsrail" sloganı atarken şehitlerin görüntüleri çıkınca tekbir sesleri salonu doldurdu.
Sinevizyon gösteriminden sonra günün anlamı hakkında sanatçıların seslendirdiği ilahiler ve ezgiler ile geceye renk kattılar.

Selahattinlerin Torunları Akdeniz`de Coştu
Gazi Mavi Marmara Gemisinin gazi yolcuları Van`dan Abdulhalim Almalı: Van`dan Antalya`ya havaalanına giderken büyük oğluna vasiyette bulunduğunu ve Filistin`e gideceğim ölürsem cesedimi almayın dediğini aktardı. Yaralı olarak İsrail`de hastanede ameliyat edilmek istendiğini ancak bunu kabul etmediğini söyledi.

Kendi ödedikleri bedelin önemli olmadığını önemli olanın Kudüs`ün özgürlüğü olduğunu söyledi.
Lübnan`a uğradıklarında Nasrallah`ın yardımcısının bir Arap gazetesinin "Selahattinlerin torunları Akdeniz`de coştu" diye başlık attığını söylediğini ve bu yazarı bulduğunda yazarın gemiyle gelenlerin çoğunun Kürt olduğunu söylediğini aktardı. Gemide 600 kişinin içinde kendilerinin de olması Allah`ın lütfü olduğunu söyleyerek sözlerini tamamladı.

2008`deki Furkan Savaşında Ciğerimiz Yandı
Diyarbakır Yetim-Der Başkanı Fikri Karavil: Şeyh Raad Salah ile görüştüğünü ve bölgeyi sorduğunu, Şeyh`in bilmediğini söylediğini ve bölgenin Müslümanlarının Filistinlileri çok iyi tanıdığını ve sevdiğini aktardığını söyleyen Karavil, " Hocam, 2008`deki Furkan savaşında ciğerimiz yandı. Filistinlilerle bölge Müslümanları kaderleri birbirine çok benziyor" dediğini kaydetti.

Karavil, Gemide ibadet ederken, Ya Rabbi bundan daha güzel bir ibadet var mı diye söylediğini ve Pakistanlı bir aktivistin, cihat olduğunu söylediğini ve saldırıda bu Pakistan` lının 9 kurşunla yaralandığında kendisine gülerek, "Hacı Abe `Cihad Cihad` "dediğini aktardı. İsrailli askerlerin gemiye saldırırken mücahitlerin ne kadar cesaretli ve İsraillilerin ne kadar korkak olduklarını anlatarak, "keşke görseydiniz." dedi.

Kudüs İçin 4 Damlaya İhtiyaç Vardı
AGD Viranşehir eski şube Başkanı Mustafa Batırhan: Kudüs için 4 damlaya ihtiyaç olduğunu bunların: Filistinlilerin ter damlası, Filistinlilerin kandamlası, Âlimlerin mürekkep damlası ve Mücadelede yetim kalan ve yaralananlar için akıtılan gözyaşı olduğunu söyledi. Bunlara hepsine de şahid olduklarını ve Kudüs`ün özgürlüğünün yakın olduğunu kaydetti.

Saldırıda 3 kurşun yediğini ve bunların zehirli olduğundan aradan bir yıl geçmesine iyileşmesine engel olduğunu söyledi.

Program Molla Enver Kılıçaslan`ın yaptığı dua ile sona erdi.
Veysi Demir, Muhyedddin Beyca, M.Salih Özcan- İLKHA 

Bu haberler de ilginizi çekebilir