• DOLAR 32.51
  • EURO 34.783
  • ALTIN 2499.528
  • ...
Maneviyatsızlık Ruh Sağlığını Etkiliyor!
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Maneviyatsızlık, küresel ekonomik kriz, işsizlik ve çatışmalarla boğuşan dünyanın ruh sağlığı giderek bozuluyor. Bugün Dünya Ruh Sağlığı Günü`nün teması olarak belirlenen ‘`depresyon``dan, dünyada en az 350 milyon kişinin etkilendiği kabul ediliyor. Türkiye Psikiyatri Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Tunç Alkın, Dünya Ruh Sağlığı Federasyonu`nun, bu yılki Dünya Ruh Sağlığı Günü`nde konuşulacak depresyonu, ‘`Küresel bir kriz`` olarak nitelendirdiğini söyledi.

Federasyonun, depresyonun tüm dünyada giderek yaygınlaştığına, küresel bir kriz olarak tanımlanabilecek bir soruna dönüştüğüne vurgu yaptığını ifade eden Alkın, Dünya Sağlık Örgütü`nün (DSÖ), 2030`da depresyonun en yaygın görülen hastalıklar arasında birinci sıraya yükseleceği öngörüsünde bulunduğunu belirtti.

ÜZGÜN, MUTSUZ, KEDERLİ HİSSETME, ÜMİTSİZLİK

Küresel ekonomik kriz, yoksulluk, işsizlik, savaş ve şiddet gibi olayların yaşamı anlamsızlaştırdığını, mutsuzlaştırdığını ve üzüntüyü baskın duygu haline getirdiğini anlatan Alkın, depresyon ile ilgili şu bilgileri verdi: ‘`Depresyon yani çökkünlük, aslında bir ruh, duygu, düşünce ve davranış halini tanımlayan sözcüktür. Ancak aynı zamanda psikiyatrik bir bozukluğu, hastalığı tanımlamak amacıyla da kullanıldığından gündelik yaşamda giderek bir hastalık adı oldu. Bir kişi için ‘depresyonda` denildiğinde, bir çeşit ruhsal çökkünlük halinde olduğu anlaşılır. Gündelik yaşamda herkes zaman zaman kendini moralsiz, üzgün, mutsuz hatta karamsar hissedebilir. Depresyonun gündelik moral bozukluğu, karamsarlık ve çökkünlükten farkı, kişinin yaşadığı sorunların günlerce sürmesi ve bunları her gün, gün boyu yaşamasıdır. Depresyon, yaşamdan zevk almama, ilgi ve istek kaybı, enerji azlığı, suçluluk ve değersizlik duyguları, düşük benlik değeri, uyku ve iştah bozukluğu, dikkat dağınıklığı ile kendini gösteren, sıklıkla anksiyete belirtilerinin eşlik ettiği bir hastalıktır.``
Üzgün, mutsuz, kederli hissetme, ümitsizlik, çaresizlik ve karamsarlık içinde olma, kendini yetersiz ve değersiz olarak algılama hatta intiharı çözüm olarak görme, toplumdan soyutlanma, içine kapanma, giderek durgunlaşma, hiçbir şeyden zevk alamama ve isteksizlik gösterme, uyku ve iştahın bozulmasının depresyonun en önemli belirtileri olduğunu bildiren Alkın, gündelik duygular veya gelip geçici umutsuzlukların depresyon olarak algılanmaması gerektiğini vurguladı. Alkın, Dünya Ruh Sağlığı Federasyonu`na göre son yıllara damgasını vuran ekonomik krizin yarattığı işsizlik, güvencesiz çalışma ve benzeri süreçlerin depresyon yaygınlığını artıran en temel faktörler olduğunu söyledi.

HER 10 ERKEK VE 5 KADINDAN BİRİ

Prof. Dr. Tunç Alkın, her 10 erkekten ve 5 kadından birinin yaşam boyu depresyon geçirme riski olduğunu bildirdi. Alkın`a göre depresyon, kadınlarda en fazla 35-45, erkeklerde ise 35-50 yaşları arasında daha sık görülüyor.

Hastalık daha çok 30`lu yaşlarda başlıyor. Tüm dünyada en az 350 milyon kişinin depresyondan etkilendiği kabul ediliyor.

Sağlık Bakanlığı tarafından 1998`de birinci basamakta elde edilen verilerle yapılan ‘`Türkiye Ruh Sağlığı Profili`` araştırmasında, depresyon yaygınlığı kadınlarda yüzde 5,4, erkeklerde yüzde 2,3, tüm nüfusta yüzde 4 olarak bulundu.

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir