Göz tansiyonu tıp çevrelerinde en sinsi hatalıklardan birisi olarak biliniyor. Göz tansiyonu olan kişiler görme duyularını % 40 oranında kaybetmeden önce bu rahatsızlıklarının farkına varamıyor.

Doktor Alan Robin hastalığın tehlikelerini şöyle sıralıyor: “Göz tansiyonu Amerika’da körlüğün birinci nedeni. Latin kökenli ve siyahlar arasında körlüğün de ikinci en büyük nedeni.”

Çin ve Hindistan’da ise körlüğün ikinci en büyük nedeni.

Doktor Alan Robin, “Afrika’da Sahra Çölü’nün güneyindeki ülkelerde görülen göz tansiyonu, Amerikalılar hatta siyah Amerikalılarda görülenlerden çok daha tehlikeli,” şeklinde konuşuyor.

Washington Hospital Center’den Doktor Eric Fleischer, ırksal farklılıklara dikkat çekiyor: “Ataları Afrika’dan gelen hemen hemen herkesin göz tansiyonunun yüksek olması riski daha fazla.”

Göz tansiyonu her yaştan insanı etkilese de yaşlanmayla artan bir rahatsızlık. Doktor Robin, glukomun, gözün içindeki basıncı arttıran rahatsızlıklar olduğunu söylüyor: “Göz, kol saati gibidir. Rakamların olduğu yüzün arkasında sıvı olduğunu düşünün. Bu sıvı gözbebeğinizden geçer ve saat örneğindeki gibi düşünürsek rakamların arasından cama sızar. Saatin kenarlarında sıvının süzülmesini sağlayan bir yer vardır.”

Sıvının süzülmesini sağlayan nokta tıkandığında sıvı gözden yeterince hızlı şekilde akıtılamaz. Bu nedenle göz içinde artan basınç göze zarar verir ve optik siniri öldürür. Sonuç, körlüktür. Bu süreç ağrısız ve yavaş olduğundan farkedilmez.

Doktor Fleischer, “Kişi yan görüş alanını yitirdiğinden kapı kenarlarına çarpmaya başladığında ya da yanlardaki araçları göremediğinden trafik kazası geçirdiğinde göz tansiyonu olduğunun farkına varılır,” diyor.

Göz tansiyonu, teşhisi çok kolay bir rahatsızlık. Göz tansiyonu ilk yan görüşü etkilediğinden, en kolay teşhis yöntemi, yan görüş alanını ölçmek.

Erken teşhis edildiğinde göz tansiyonunu kontrol altına almak çok kolay.

Doktor Robin, “Göz tansiyonu önlenemiyor ama tedavi ediliyor,” diyor.

Göz tansiyonunun geriye dönüşü yok, ancak araştırmaları sürdüren uzmanlar bu rahatsızlığın bir gün önlenebileceğine dair umutlu.