"Ümmetin vasatlaşması yeniden dirilişin ön şartıdır"
Mısırda darbeci yönetim tarafından 9 gencin idam edilmesini tel'in eden Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Diyarbakır şube başkanlıkları, İslam ümmetinin vasatlaşmasının yeniden dirilişin ön şartı olduğunu belirtti.
Mısır'ın cunta yönetimi tarafından 9 gencin idam edilmesine yönelik tepkiler artıyor. Darbe karşıtı gençlerin idam edilmesine bir tepki de Memur Sendikaları Konfederasyonu (Memur-Sen) ve Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğitim-Bir-Sen) Diyarbakır şube başkanlıklarından geldi.
Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Diyarbakır Şube Başkanı Yunus Memiş adına yapılan açıklamada, emperyalistlerin ve bazı Arap ülkelerinin desteğiyle Abdulfettah es-Sisi'nin, Firavun'un Hazreti Musa'nın kavmine yaptığının bir benzerini binlerce yıl sonra Mısır'da masum Müslüman kitlelere yaptığını söyledi.
Mısır’da 16-17 Haziran 2012 tarihlerinde yüzde 51,73 oyla cumhurbaşkanı seçilen Muhammed Mursi hükümetine darbe yapan Sisi cuntası tarafından silahsız binlerce insanın katledildiğinin hatırlatıldığı açıklamada, "Darbeci Sisi hükümeti bugüne kadar göstermelik yargılamalarla 165 masum kardeşimizi idam etti. Mısır zindanlarında her an idam edilmeyi bekleyen 600 kişi var. Üstelik ağır işkenceler eşliğinde ve de çelik kafesler içinde savunma hakkı verilmeksizin yapılan yargılamalar devam ediyor ve kurulan yargı tiyatrosunda yeni idam kararları veriliyor. Cunta yargısı daha geçen eylül ayında aralarında Muhammed Biltaci'nin de bulunduğu 75 kişiyi daha idama mahkûm etti. İdam kararlarını tüm dünyanın gözleri önünde sessiz sedasız uygulayan Sisi cuntası bu kadar ölümlere rağmen kana doymuyor. Geçtiğimiz günlerde de 9 genç, cunta tarafından haksız yere idam edildi." denildi.
Demokrasi, insan hakları ve özgürlük nutku çekenlerle İslam dünyasını kana bulayanların aynı safta olduklarının kaydedildiği açıklamada, "Mazlum toplumlar ve Müslümanların haklarını savunanlar ise dünyada yalnızlaştırılmaya, itibarsızlaştırılmaya, yok edilmeye çalışılıyor. Demokratik seçimlerle gelen ve halkın büyük kısmının desteğini alan liderlere kolaylıkla diktatör diyenler, cuntacı Sisi'yi başkentlerinde ağırlamak için birbirleriyle yarışıp, onu demokrasi kahramanı ilan edebiliyorlar. Bu ikiyüzlülüğü saklama ihtiyacı bile duymuyorlar. Mazlum toplumların ve Müslüman ümmetinin kendi göbeğini kendisinin kesmesinden başka çıkar yol yoktur. Ümmetin vasatlaşması ve mazlumların dayanışması yeniden diriliş ve uyanışın ön şartıdır. 'Yeni bir dünya mümkün.' diyenlerin, seslerini ve güçlerini birleştirmeleri ve gürleştirmelerinden başka bir seçenek görünmemektedir." ifadeleri yer aldı. (Ramazan Zeren - İLKHA)