• DOLAR 32.51
  • EURO 34.783
  • ALTIN 2499.528
  • ...

İbrahim Toprak / İstanbul

Aldığı bir ürün veya hizmetten dolayı mağdur olan tüketiciler hak arama yoluna gittiklerinde yüzde 90 oranında mağduriyetleri gideriliyor. Ancak toplumdaki bananeci yaklaşım yani hak aramama durumu ise halkı aldatarak para kazanmak isteyenleri cesaretlendiriyor. Tüketiciler Birliği Genel Sekreteri Mehmet İmrek, hak aramanın bir sorumluluk olduğunu belirterek, her tüketicinin hakkını öğrenme konusunda duyarlı olması ve yaşadığı sorunlar karşısında hakkını araması gerektiğini belirtti. Tüketicilerin en çok bankacılık sektörüne yönelik şikâyetlerinin olduğunu belirten İmrek, bu oranın yüzde 50’lere ulaştığını söyledi.

BİLİNÇLENEN HALK HAKKINI ARIYOR

Toplumda hak arama konusunda bir zaafiyetin olduğunu belirten İmrek, eskiye nazaran tüketicilerin yavaş yavaş bilinçlenmeye başladığını belirtti. Bu bilinçlenmede basının önemli rol oynadığını vurgulayan İmrek, “Bugün gelinen noktada gerek medyada çıkan haberlerin etkisi, gerek diğer mecralarda yapılan çalışmalar etkisini gösteriyor ve tüketicilerin yavaş yavaş bilinçlendiğini görüyoruz. Dolayısıyla bilinçlenen tüketici de hakkını arama noktasında mücadele ediyor. Mücadele edenler hakkını bir şekilde aldığında da bu durum kulaktan kulağa yayılıyor ve bilinçlenme durumu daha geniş kitlelere yayılıyor” dedi.

BİLİNÇLENMEK İSTEYENLERİ EĞİTİYORUZ

Toplumdaki bilinçlenmelerin yeterli olmadığının altını çizen İmrek, bu konuda eğitim çalışmaları sürdürdüklerini anlattı. İmrek, şunları söyledi: “Biz toplumdaki bilinçlenmeyi yeterli bulmuyoruz. Tabi ki burada tüketicinin ne kadar gayretli olduğu da önemlidir. Biz Tüketiciler Birliği olarak her yıl periyodik olarak mayıs ayından itibaren her ayın son cumartesi günü genel merkez binamızda tüketici hakları, hasta hakları, sağlıklı gıda ve benzeri konularda eğitim veriyoruz. Bakanlık da bu çalışmamızı ödüllendirdi. Bu noktada ilgi duyan veya zamanını bu alanda değerlendirmek isteyen tüketiciler bize başvurduğunda yarım günlük eğitim alıyorlar. Bu eğitimlerin etkilerini de zaman içerisinde görüyoruz.”

HALKI ALDATANLARA KARŞI DİKKATLİ OLUNMALI

Hak aramanın bir sorumluluk olduğunu söyleyen İmrek, tüketicilerin bananeci bir yaklaşım sergilememeleri gerektiğini belirtti. Hak aranmaması durumunda birilerinin bundan istifade etme yoluna gideceğini ifade eden İmrek, suiistimalci bir yapının oluşmaması için tüketicilerin hak araması konusunda hassas olmaları gerektiğini dile getirdi. İmrek, “Bir tüketicide hiçbir zaman bananeci bir yaklaşım olmamalıdır. Çünkü banane dersek belki kendimiz için banane olabilir ama bir başkasının hakkının gasp edilmesinde de vebal almış olacağız. Bundan dolayı hiç kimsenin banane demeye hakkı yoktur. Tüketicilerimizin hakkını her zaman araması gerekir. Eğer siz kendi hakkınızı aramıyorsanız birisi sizin yerinize hakkınızı aramaz. Bu hakkını aramayanlar yumağı birilerinin kaynağı olacaktır. Birileri onu hep sömürecek, bu davranışı hep kendi lehine kullanacaktır” diyerek kötü niyetli kişilere karşı tüketicinin daha dikkatli ve duyarlı olması gerektiğini hatırlattı.

HAK ARAYAN HAKKINI ALIYOR

Tüketiciler Birliği olarak mağdur olan kişilere her türlü hukuki yardım sunduklarını belirten İmrek, “Bizim gibi tüketici örgütleri bilgi noktasında her türlü hukuki desteği sağlıyoruz. Ayrıca yaşanan sorunlarla ilgili hazırlanması gereken her türlü dilekçeyi de bizler hazırlıyoruz ve sitemizde bunları ücretsiz yayınlıyoruz. Tabiri caizse biz tüketiciler birliği olarak tüketicinin balığını tutuyoruz, temizliyoruz, tavada kızartıyoruz ve yemesi için kendisine sunuyoruz. Bu noktada tüketicinin yapması gereken sadece ilgili mercie başvurmasıdır. Tüketiciler, tüketici hakem heyetine yaptıkları başvurularda yaklaşık yüzde 90 oranında haklı çıkıyor. Yani her tüketici haklı olduğu noktada hakkını aramak için hakem heyeti veya tüketici mahkemesine başvurursa kazanma olasılığı yüzde 90 civarındadır. Bundan dolayı tüketicilerimiz bananeci yaklaşım içine girmemeli, bir sorumluluk hissiyle varsa mağduriyetleri ilgili mercilere müracaat ederek haklarını aramalılar” diye konuştu.

BANKALAR HALKI MAĞDUR EDİYOR

Kendilerine gelen şikâyetlerin konu olarak çok çeşitli olduğunu anlatan İmrek, halkın en çok mağdur olduğu konuları genel başlıklarıyla şöyle anlattı: “Bize gelen şikâyetlerde konu itibariyle büyük bir çeşitlilik var. Ancak genel başlıklar altında belirlemek gerekirse en çok bankacılık sektörüne yönelik şikâyetler alıyoruz. Bunun ardından ikinci sırada iletişim sektörü geliyor. İletişim sektörü içerisinde de en çok GSM sektörü ile internetle ilgili sorunlar geliyor. Üçüncü sırada mal alımı sorunları yer alıyor. (Bu kategoride ayıplı mal olarak tabir edilen ürünlerle ilgili sorunlar bulunuyor.) Dördüncü sırada ise kangren haline gelmiş olan satıcıyla yüz yüze gelmeyen, yani internet üzeri satış veya kapıdan satışlarda yaşanan problemler yer alıyor.

Bu konulara baktığımızda bankacılık alanındaki şikâyet ve mağduriyetler bütün şikâyetler arasında yaklaşık yüzde 50’ye varan bir oranı teşkil ediyor.”

Tüketiciler şikâyetlerini nerelere yapabilirler?

1.Tüketici Sorunları Hakem Heyetlerine,

2.Tüketici Mahkemelerine,

3.Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Tüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetimi Genel Müdürlüğüne,

4.Reklam Kurulu Başkanlığı

5.Valilikler bünyesinde bulunan Bilim, Sanayi ve Teknoloji İl Müdürlüklerine,

6.“175 Alo Tüketici” Hattına,

7.Tüketici Bilgi Sistemine (www.tuketici.gov.tr),

8. Belediyelerin Zabıta birimlerine ve “Alo 153” hattına (Fiyat etiketi vb. şikâyetler)

9. Tüketicinin korunmasına yönelik faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşları olan dernek ve vakıflara

10. Ticaret, Sanayi ve Esnaf Odalarına

11. Yerel yönetimlerin kendi bünyelerinde kurdukları “Tüketici Masası” vb. isimlerle anılan birimlerine