• DOLAR 32.578
  • EURO 35.042
  • ALTIN 2438.624
  • ...
Zaman ABD`yi Aklamaya Odaklandı
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 
Son olarak Gazetenin Genel Yayın Editörü Veysel Ayhan`ın şu şekilde bir analizi yayınlandı:

İki gündür bütün televizyon ekranlarında Müslümanlar var. Bir kısım densizin yaptığı Kâinatın Fahri Efendimizi (sas) konu alan ve içinde iğrençlikler barındıran bir film fragmanını protesto ediyorlar.

Yapılan iğrençlik tabii ki protesto edilmeli ama bu protesto Müslümanlığın vakar ve ciddiyetine; barış ve sükûnuna yaraşır biçimde olmalı. Müslüman`ın karakterini belirleyen muhatabının davranış ve terbiyesizliği değil, onun buna cevabı ve bu cevabı veriş üslubu olmalı. Asrı Saadet`te müşriklerin Kur`an`ın beyan ve belağatine karşı nazire yapamayışları ve sonucunda kılıca sarılmaları anlatılırken bunun asıl sebebini Arap şair Cahız "Muaraza-i bil huruf mümkün değildi, o nedenle muharebe-i bissuyufa mecbur oldular." diyerek anlatır. Söze sözle cevap verememe silaha sarılma çaresizlik ve acz ifade eder. Kötü ve iğrenç bir filme en iyi tepki iyi bir filmle olur. Sanatla yapılan bir densizliğin cevabı gerçek bir sanat eseri ortaya konarak verilir.

Şiddet ve terör bir protesto ve tepki aracı olamaz. Bir defa daha tüm dünyanın zihnine Müslümanlar vuran kıran, şiddetten başka bir protesto ve tepki bilmeyen insanlar olarak nakşoluyor. Karikatür krizinde de böyle oldu, Salman Rüşdi olayında da. Hiçbir edebi değeri olmayan, sanat yetkinliği olmayan bazı soytarı ve şarlatanlar veya provokatörler Müslümanların yumuşak karnını bellemişçesine oraya saldırmakta ve istedikleri Müslüman imajını dünya kamuoyunda rahatça oluşturmaktadır. Kendi haline bırakılsa, üstüne gidilmese sosyal medyayla sadece protesto edilse bir deli saçmasından fazla etkisi olmayacak hezeyanlar maalesef Müslümanlığın sulh ve selamet imajını lekelemekte. Karikatür krizindeki olaylarla ne elde edildi? Bu şiddet gösterileri ve sonrasındaki cinayetlerle Efendimize (sas) saygı ve sevgi mi ifade edilmiş oldu?.. Efendimize (sas)`e sevgi ve saygı onun sünnetine tam bir ittibadan geçmez mi?

Müslüman, Müslümanca tepki verir. Ve bu tepkisi Müslümanca olduğu sürece de bir kısım siyasi oyunların, provokasyonların nesnesi haline gelmez. Ama maalesef dün bugün olanlar Müslümanların ne kadar rahatça sokağa dökülüp taşkınlıklara manipüle edildiklerini gösteriyor. İsteyen istediği siyasi rantı, siyasi hesabı Müslümanlar üzerinden elde edebilmekte. Fethullah Gülen Hocaefendi`den bir alıntıyla bitirelim: "İslâm, Müslüman fertlerin hareket ve faaliyetlerinde hedefin meşru olmasını şart koştuğu gibi, bu hedefe giden yolun da meşru olması gerektiğini hassasiyetle vurgular, dünyada en ağır cezayı, insan hayatına ve insanların emniyetine kasdetmeye; Âhiret`te en ağır cezayı da Allah`ı inkâr ve O`na şirk koşmakla birlikte, yine insanı öldürmeye vermiş, kasden cana kıyanların Cehennem`de ebedî kalacakları tehdidinde bulunmuştur. Karşılığında böyle bir cezanın konduğu bir fiili, bir insan Müslüman iken ve üzerinde iman-İslâm sıfatları varken katiyen işleyemez. Dolayısıyla, ne teröristin hakîki Müslüman, ne de Müslüman`ın terörist olması mümkün değildir."

(Hürseda Haber)


 

Bu haberler de ilginizi çekebilir