• DOLAR 32.388
  • EURO 35.057
  • ALTIN 2326.494
  • ...
Türkiye ekonomisinde finansal kriz yaşanmasa da faizden para kazanma dönemi tüm hızıyla sürüyor.

Bundan en fazla kârlı çıkan bankalar olurken, ekonomik kriz içindeki vatandaş kredi kartlarına ve banka faizlerine sarılıyor. Bankaların kârları istikrarlı şekilde artarken, aynı istikrarlı artış bankalara kredi ve kredi kartı borcu olanların sayısında da görülüyor.

Kriz döneminde bile kâr ettiler
Bankacılık sektörünün net kârı 2012 yılının ilk 6 ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 11.4 oranında artışla 11 milyar 552 milyon liraya yükseldi. Küresel krizin yaşandığı 2008 yılında kâr oranı biraz daralan bankacılık sektörü, 2009`da 2008`e göre yüzde 49.6 artışla 20.1 milyar lira kâr etti.

2010`da kârını geçen seneye göre yüzde 8.7 arttıran bankalar, 2011`de kârdan zarar ettiler ve bilançolarına toplam 19.8 milyar lira kâr yazdılar.

Borçlu sayısında "istikrarlı" artış
Geçtiğimiz günlerde açıklanan veriler, Türk toplumunun hayatını kredi kartları ve bireysel krediler sayesinde sürdürdüğünü ortaya koydu.

2012`nin ilk 6 ayında bankalara kredi ve kredi kartı borcunu ödeyemeyenlerin sayısı, geçen senenin toplamını aştı ve 580 bin kişi oldu. Aylar itibariyle de her geçen ayda borcunu ödeyemeyenlerin sayısı artış gösteriyor. Ocak 2012`de kredi kartı borcunu ödeyemeyenler 50 bin kişi civarındayken, Haziran`da 82 bini aştı. Aynı şekilde, bireysel kredilerini ödeyemeyenlerin sayısı da her geçen ay artarak Haziran`da 60 bine dayandı.

10 milyon kişi "asgari" ile yetiniyor
Takipteki alacaklar 2012`nin ilk yarısında yüzde 6.1 oranında artarak 20.1 milyar lira oldu. Geçen yıl Eylül ayından itibaren kredi kartı asgari ödeme tutarının artırılması ve nakit çekime sınırlama getirilmesi bu durumda pay sahibi oldu. Bu da, insanların kredilere ve kredi kartlarına olan bağımlılığını ortaya koyan bir örnek olarak görülüyor.

Bu arada, tüketici derneklerine göre, "borcu borçla kapatma" sarmalına girmiş olan vatandaşlar, asgari tutarları bile yatırmakta zorlanıyor. Öyle ki, borçlarının sadece "asgari" kısmını ödeyenlerin sayısının 10 milyon kişiyi bulduğu söyleniyor.