VAN - Ramazana bayramında çocuklarını görmek için kilometrelerce yol katedecek olan mahkum aileleri kendilerine yapılan bu zulmü vicdansızlık olarak değerlendiriyor. Bayramlarda çocuklarını yalnız bırakmayacaklarını ifade eden mahkum aileleri çocuklarının uzak yerlere sürülmelerinin aralarındaki bağı daha da kuvvetlendireceğini ifade etti.

 

Tutuklu olan Mikail Gültepe`nin 70 yaşına merdiven dayamış babası Ramazan Gültepe ve eşi Cahide Gültepe; 13 yıldır evlerinde bayram tadında bir bayram yaşamadıklarını ancak kendilerine yaşatılan tüm zulümlere rağmen Allah`ın bir hediye olarak bahşettiği bu bayramda cezaevindeki yakınlarının bayramını kutlamaya gideceklerini söyledi.

 

Baba Gültepe "Bayramın insanların helalleştiği, gönüllerinin şen ve muhabbetin en güzel şekilde yaşandığı paylaşıldığı günler olması gerekirdi. Allah`ın bayrama yüklediği anlamdır bu. Bizler de Müslüman isek bayramlarımızın bu meyanda geçmesi için gayret ederiz. Oysa maalesef 13 yıldır bunu bile bize çok görenler var. Evladımız 13 yıl önce İslami hassasiyetinden dolayı zindana atıldı. Bizlere bu güzel bayramı hediye eden Rabbimizin rızasını yerine getirme gayreti içerisinde olan biri olarak evladımıza neye mukabil bu zulüm reva görülüyor bunu anlamak mümkün değildir" diyerek kendilerine karşı yapılan zulme tepki gösterdi.
Sürgün zulümleriyle oğlu Mikail Gültepe`yi bayramda bile görmelerinin zorlaştırılmaya çalışıldığını ifade eden baba Ramazan Gültepe, "Bu gün bize öyle bir zulüm uygulanıyor ki bayram günleri bile evladımızı görmemiz mümkün olmuyor. Binlerce kilometre ötelere sürgün edilmiş olan çocuklarımızı görmemiz nasıl mümkün olacak hiç mi düşünmüyorlar? Rabbimizden umudumuz bu zulümden bir an önce kurtulmamız ve bu sıkıntılardan kurtularak bayramımızı en güzel şekilde yaşamamız." temennisinde bulundu.

 

Bu Zulme Rağmen Mahkumlarımızın Yanında Olacağız
Mikail Gültepe`nin eşi Cahide Gültepe ise, Mikail Gültepe`nin ailesi olarak 13 yıldır bir bayram tadında bir bayram yaşamadıklarını ifade ederek "Bayramlarda mahkum ailesi olarak bizde elbette ki eşimle beraber olmak isterdik. Bu bayramı en güzel şekilde paylaşmak isterdik ancak bunu bile bize çok görüyorlar. Daha önce Bitlis Cezaevi`nde iken en azından gidip görebiliyorduk. Şimdi Ordu Cezaevi`ne sürüldü. Bu halimizle gidip onları görmemiz bizim için çok büyük sıkıntı oldu maalesef. Ancak Allah`ın izniyle her şeye rağmen gidip mahkûmlarımızı ziyaret edecek ve onların yanında olacağız. Bu zulmü bize reva görenlerin istediklerini yapıp onları terk etmeyeceğiz" dedi.

 

Allah`tan Korksunlar
Mahkumlardan Turan Boldağ`ın babası Hacı Salih Boldağ da, son 13 yıldır bayramın kendileri için bir yas haline dönüştürmeleri için adeta bir çabanın olduğunu söyleyerek son sürgün zulümlerine tepki gösterdi. Hacı Salih, "13 yıldır bu evde bayramın nasıl geçtiğini bilemiyoruz. Düşünün bir insan akşam çöktüğünde eğer tavuğu eve gelmezse onun için kaygı duyar. Ama burada İslam`a ve Allahın dinine hizmetinden dolayı haksız yere bir insanın 13 yıldır zindanda çürütülmeye terk edilmesi var. Allah`tan korksunlar. Bize bu zulmü yaşatmaya ne hakları var. 13 yıldır Turan`ın evinde bayramlar bayram olarak yaşanmıyor. Fakat bu güne kadar bize yapılan zulümleri kimseye duyuramadık. Üstelik son zamanlarda yaşanan sevk zulümleriyle bu zulüm daha da katlandı. 3 günlük yolculuğu sadece 45 dakika için hasta insanlar nasıl kaldırabilirler bunu başta bulunan insanlar hiç mi düşünmüyorlar? Ancak diyecek bir şey yok. Biz bu yapılanları Allah`a havale ediyoruz" diyerek tepkisini dile getirdi.

 

Allah`ın Huzurunda İki Elim Yakanızda Olacak
Anne Halime Boldağ ise, başlarına gelen bu musibetten dolayı hiç bir zaman isyan etmediklerini ve hep Allah`a hamd ettiklerini ifade ederek, " Bayramlar sevinçle geçmesi günlerdir. Fakat bize yaşatılan bu zulümler bu sevincimizi engelliyor. Ancak, onlar nasıl bu bayramı bizim için böyle hüzne çevirdilerse biliyoruz ve diliyoruz ki Allah bunun hesabını onlardan sorsun" diyerek tepkisini dile getirdi.
"Adalet Bakanı kime adalet sağlamak için çalışıyor" diyerek son zamanlarda yaşadıklarına tepki gösteren Halime Hanım " Müslümanlara böyle zulmederek nereye ulaşmaya çalışıyorlar. Kime kendilerini ispat etmeye çalışıyorlar. Yarın Allahın huzurunda bu yaptıklarını hesabını Allaha hangi yüzle verecekler. Elbette ki yaptıklarının hesaplarını vereceklerdir. Başımıza gelen bu bela ve musibetler inanıyoruz ki günahlarımıza kefaret olacaktır. Ancak buradan onlara seslenmek istiyorum. Size hakkımızı helal etmiyorum. Yarın Allahın huzurunda iki elim yakanızda olacak" dedi.

 

Bu ahtan Korkmuyorlar mı?
Türkiye`de hukuk alanında yaşanan garabetlere de değinen Halime Hanım, bayram günü 3 çocuğu katletmiş bir insana bile yasalar çıkaran hükümetin Müslümanları içeride bırakmak için elinden geleni yaptığını ifade ederek, "Sadece içeride bırakmakla kalmıyor uzak yerlere sürgün ederek ailelerine de en büyük zulmü yapıyor. Biz anne ve babası olarak diyelim ki gitmekten vaz geçtik. Peki ya eşi ve çocukları. Bu mazlumlardan babalarını almak ve ona giden yolları engellemek ne kadar büyük bir zulüm olduğunu elbette ki biliyorlar. Buradan cumhurbaşkanına ve başbakana sesleniyorum. Mahşer günü Allah ilk önce hükümdarları çağıracak. Adaletle hükmettiniz mi diye. Müslümanlara bu zulmü reva görmen için mi sana bu imkanı verdim diye sormaz mı Allah? Yeter artık diyoruz. Bizden ne istiyorlar. İyi bilsinler ki gece kıldığımız her namazda onları Allaha havale ediyoruz. Eğer bilseler bu ahlar onlara yeter de artar bile" dedi.

 

Bu Yapılan Hangi Vicdana Sığar?
Turan Boldağ`ın eşi Züleyha Boldağ, 13yıldır cezaevinde olan eşinden sonra kaç bayram geçtiğini bile unuttuklarını ifade ederek bu güne kadar bayram adına cezaevinde bile ziyaret etmenin bile kendileri için bir teselli iken bu gün uzaklara sürgün edilen eşlerinin ziyaret edilmelerinin kendileri için büyük bir zulme dönüştürüldüğünü ve bunun kabul edilemez olduğunu dile getirdi. Züleyha Boldağ, "Bunların hiç mi evlatları yok. Hiç mi acı çekmediler. Merhamet nedir bilmezler mi? Ben bu halimle ve 2 çocukla bu kadar yolu nasıl gidebilirim. Bunu hiç mi hesaplamadılar. Bu zulmü bize reva görenler bir gün evlerine gittiklerinde evlerinde çocuklarını görmediklerinde ne düşünüyorlar. Peki, bu kararları aldıklarında bunlar hiç mi düşünmediler de bu insanların çocukları aileleri yakınları bunları nasıl görecekler. Bu yapılanlar vicdana sığacak ve insafla değerlendirilebilecek bir şey değil. Onları Allaha havale ediyorum" ifadelerini kulandı.

 

"Bu Memlekette Müslüman`a Tahammül Yok"
14 yıldır cezaevinde olan İsmail Balka`nın babası Abdülmecit Balka, İslami hassasiyetinden dolayı 13 yıldır zindanlara atılmış olan çocuklarından dolayı kendilerine yaşatılan bu zulme tahammül etmekten başka yolarının olmadığını; ancak bu zulmün bayramlarını en güzel şekilde idrak etmelerinin önün geçemeyecekleri ifade etti. Baba Balka, "Yapılan zulüm sadece hapisle sınırlı kalsa yine kendimizce avunup belki bir teselli buluruz. Ancak, bu insanların ailelerinden binlerce kilometre uzaklara götürülüp görüşmelerine engel olunması peki neyin cezası. Bunda şunu gösteriyor ki bu memlekette Müslümanlara tahammül yok. Sadece kendilerinin değil ailelerinin de her türlü cefayı çekmeleri için ellerinden geleni yapıyorlar. Bizde onları Allaha havale ediyoruz." diyerek tepkisini dile getirdi. (Fikret Özkan-İLKHA)