• DOLAR 32.591
  • EURO 34.82
  • ALTIN 2508.478
  • ...
Arakan`daki Katliamlar Bingöl`de Kınandı
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 
BİNGÖL - İslami STK`lar, yaptıkları basın açıklamasıyla Myanmar`da Arakanlı Müslümanlara yapılan zulümleri kınadı.
 
Arakan`da yaşanan katliama dikkat çeken Anadolu Gençlik Derneği Bingöl Şube Başkanı Narin, kardeşliğin, paylaşmanın ve merhametin daha çok hissedildiği bu günlerde Bengal Körfezinin doğu kıyılarını kana bulayan bir katliam yaşandığını belirtti.
 
Arakanlı Müslümanların, kadın, erkek, yaşlı, çocuk demeden kundaktaki bebeklere varıncaya kadar diri diri yakılarak tüyler ürpertici bir şekilde katledildiğini belirten Narin, ırkçı ve fanatik Burma yönetiminin, evrensel insan hakları, çocuk hakları ve vatandaşlık hakları gibi birçok temel hak ve özgürlükleri yok sayarak dünyanın gözü önünde bu vahşeti işleme cüretini gösterdiğini söyledi.
 
Bölgede bulunan insani yardım kuruluşlarının da aktardığı üzere Arakan`da birçok Müslüman`ın sorgulanamadan tutuklandığını ve halen işkence altında olduklarını ifade eden Narin, "Bu Müslümanların akıbetleriyle ilgili kesin bir bilgiye ulaşılamamaktadır. Fanatik Budistler tarafından Arakanlı Müslümanların evleri, köyleri, işyerleri yakılıp yıkılmaktadır. Aynen İsrail`in Filistinli Müslümanları Gazze şeridine sıkıştırmaları gibi Arakanlı Müslümanlar her yönden abluka altına alınmışlardır. Her türlü insani yaklaşımdan uzak olan bu fanatikler camileri, mescitleri yerle bir ederlerken Müslüman kadınlara da tecavüzden geri durmamışlar, bebekleri annelerin gözleri önünde pişirerek katletme vahşetini de sergilemişlerdir" dedi.
 
Pakistan, Malezya ve Suudi Arabistan`a sığınan Arakanlı Müslümanların yıllardır mülteci statüsünde hayatta kalma mücadelesi verdiklerini de belirten Narin, sözlerini şöyle sürdürdü:
 
"Terörden Beslenen Bir Kafa Yapısının Bu Meseleleri Çözmesi Beklenemez"
"Sömürgelerindeki çıkarları gereği, bölge halklarını etnik, mezhepsel ya da dini farklılıkları kaşıyarak birbirine düşüren Anglosakson-Yahudi Beyaz Adam aynı planı Burma`da da uygulamış ve Budist yönetime karşı azınlık Müslüman halkı hedef göstermiştir. Çatışmadan, kargaşadan, terörden beslenen bir kafa yapısının bu meseleleri çözmesi beklenemez. Arakan`da yaşananlar, küresel ırkçı emperyalizmin bölgeye tasallutundan başka bir şey değildir. Irkçı emperyalizm Bosna`da, Çeçenistan`da, Filistin`de, Irak`ta, Afganistan`da, Sudan`da, Somali`de, Libya `da, Suriye`de gerektiğinde etnik ayrımcılığı, gerektiğinde mezhep faktörünü, gerektiğinde inanç farklılığını gündeme getirerek bu bölgelere fitne tohumları ekerek kanlı yeryüzündeki kanlı iktidarlarını güçlendirme gayretindedir. Arakan`da olup bitenler, Yalta Konferansıyla temelleri atılan ve Birleşmiş Milletlerin şemsiyesi altında ikame dilen Yeni Dünya Düzeninin insanlığa tek getirisinin kanla sulanan kaos ortamı olduğunu bir kez daha göstermiştir."
 
"Batının İkiyüzlülüğü Gözler Önüne Serilmelidir"
Dünyanın dikkatinin Arakan`a çekilmesi gerektiğini belirten Narin: "Başta Türk dışişleri olmak üzere tüm İslam ülkeleri Arakan`daki katliamı uluslararası platformlara taşımalıdır. Çıkarları için Libya`ya müdahale eden, Suriye`ye dair rant hesapları yapan Batının ikiyüzlülüğü gözler önüne serilmelidir. Bütün İslam ülkeleri Burma ile ilişkilerini tek taraflı askıya almalı; mevcut fanatik yönetime destek veren ülkelerle de ekonomik ilişkilerini gözden geçirmelidirler. Burma yönetimine askeri, ekonomik ve siyasi destek mutlaka kesilmelidir. Uluslararası yardım kuruluşlarının Arakan`a girişi garanti altına alınmalıdır. Mülteci olarak yaşayan Arakanlıların bu topraklara dönüşünü kolaylaştıracak şartlar hazırlanmalıdır. Arakanlı Müslümanların can emniyeti, ekonomik hakları, inanç hürriyetleri, eğitim hakları, kültürel hakları garanti altına alınmalıdır. Arakanlı Müslümanların yaşadığı bölgelere taşınmış Budist yerleşimcilerin o toprakları sahiplerine iade etmeleri sağlanılmalıdır. İçinde yaşadığımız bu mübarek zaman diliminde, Arakan`da yüreklerimizi parçalayan bu tablo; Suriye`de yaşanan süreç İslam ülkelerinin bir ve bütün olarak oluşturacakları bir İslam Birliğinin eksikliğinin nelere mal olduğunu bir kez daha göstermiştir. Biz Anadolu Gençlik Derneği ve aşağıda ismi yazılı olan Sivil Toplum Kuruluşları olarak bu yaşanan gelişmeler karşısında tarihe tanıklığımızın ve insanlara karşı sorumluluğumuzun gereği olarak bütün kamuoyunu duyarlı olmaya çağırıyoruz" şeklinde konuştu.
 
Basın Açıklamasına Destek Veren Sivil Toplum Kuruluşları:
"Bingöl Bilgi ve Düşünce Derneği, DİNBİRDER- Din Görevlileri Birliği Derneği Bingöl Şubesi, EHAD- Evrensel Hafızlar Derneği Bingöl temsilciliği, İHH- İnsan Hak ve Hürriyetleri İnsani Yardım Vakfı Bingöl Temsilciliği, Memur-sen, Diyanet-Sen, Eğitim-Bir-Sen, Sağlık-Sen, Mustazaflar Cemiyeti Bingöl Şubesi, NUR-SEN- Nur Eğitim ve Kültür Derneği (Marifet-Der) (Nihat Kanat - İLKHA)

Bu haberler de ilginizi çekebilir