Bir nisan ayıydı bizi cehaletten kurtaran ve Resulallah doğumudur nisanın diğer adı…
Ey insanlar gördünüz mü o bulutu insanların üstünü gölgeleyen nazik ve zarif bir atlas gibi parlayan. İnanın kalemim şuan onu yazmakta aciz kalıyor. Gelin görelim bakalım nasıl bir Resulun ümmetiyiz. Biz daha doğmadan babasını kaybeden doğduktan sadece altı yıl sonra annesini yitiren bir Peygamberin ümmetiyiz. Biz, çocuklarını küçük yaşta kendi eliyle toprağa veren bir nebiye inanıyoruz. Biz, bu kadar dert ve acıya rağmen davasında hiçbir şekilde taviz vermeyen bir peygamberi sevdik.
 

Evet onun için dünya bir gölgelikten ibaretti. O gelmeden önce dünya insanlığı perişan…İran , Çin , Bizans , Hindistan , Ortadoğu , Avrupa…Onun mücadele alanı bütün dünyaydı çünkü o yeryüzündeki bütün canlılar için gönderilmişti. İnsanlık onun gelişiyle asıl özgürlüğüne kavuştu. Ben-i şeybe kapısından içeri girdiğinde ordaki insanlar onun el-emin oluşuna ve adeletine sevindi. Ya Resulallah sana bakmak bütün rastlantıları reddetip bir mucizeyi anlamaktır. Senin davan şeref ve izzettir bize. Seni bugün anmak sana olan sevgimizdendir. İnsanlara karşı o mütavazi tavrın ve örnek oluşun yok mu bizi daha sağlam zincirlerle bağlatıyor sana. Efendim sana bakmak Allah`a inanmaktır. Seni sevmek Allah`ı sevmektir. Seni yaşamak Allah`ın kanunlarını yaşamaktır. Ya Resulallah mahşer günü yanına geldiğimiz zaman bizi öksüz bırakma bize şefaat eyle . Biz seni görmeden sevdik ve inandık. Cehalet bataklığında elimizden tutuğun gibi mahşer-i kübrada da elimizi bırakama ey nur-u Dilara. Senin davan bizi dünyada yüceltiyor ve aşkının sihirli şarkısı yüzlerce dildedir şimdi bütün meydanları inletiyor. Meydanlara senin hasretinle yanıp tutuşuyor. Güneş sensiz ikiye böldüğün ay sensiz geceler sensiz geçmek bilmiyor.

Seni görmeden seni sevmektir aşk. Senin yolunda AHAD türküleriyle ilerlemektir aşk. Bir yerde adın geçtiği zaman selat ve selam getirmektir aşk. Gelişinle hayat bulan gözlerimiz şimdi daha iyi görüyor. Zalimleri daha iyi seçiyoruz. Hiçbir zaman senin davanın erlerini yenmedi ve yenmeyecek cehiller ve lehebler. Biz seni istiyoruz bütün benliğimizle. Her gece bir elveda mırıltısıyla yatıyoruz sana merhaba demek için. Senin davan haktır. Sonsuzluğun sahibidir senin Rabbin. Ya Hannan bizi o yara çabuk ulaştır. Ona giden yolda ayaklarımızı sağlam kıl güç ver bize. Senin rızan için biz onu seviyoruz. Selam onun için meydanları dolduranların üzerine olsun…

Enes Çetin / Mardin (Nusaybin) – Yaş: 18
 

Sevgili Genç Kardeşlerimiz!

Bir ay boyunca gelen tüm yazılar içerisinde en güzel yazıyı gönderen kardeşimize bir kitap seti veya kaset vb. bir set hediye edeceğiz. Posta ile yazı gönderecek kardeşlerimiz yazılarının “Ayın Yazısı” seçilmesi durumunda, bizimle iletişime geçebilirler. Fakat özellikle dikkat etmenizi istediğimiz iki nokta var. Birincisi; gönderdiğiniz yazıların tamamen size ait olması gerektiği, yazınızda alıntı cümleler varsa bunları belirterek göndermeniz. İkincisi ise adınızı, soyadınızı, yazıyı gönderdiğiniz memleketi ve yaşınızı mutlaka belirtmeniz gerekmektedir. Bu hayırlı çalışmaya (yarışmaya) tüm genç kardeşlerimizin katkıda bulunmasını bekliyoruz.

Doğrugenç sayfasında sizden gelecek karikatür ve mini bulmacalara da yer veriyoruz. İlginizi bekliyoruz.
Yayınlanmasını istediğiniz yazılarınızı dogrugenc@dogruhaber.com.tr e-posta adresine mail olarak veya posta yolu ile gönderebilirsiniz.
Yazılarınızı eğer bilgisayarda yazıyorsanız bir sayfadan az olsun. El yazınızla gönderecekseniz bir beyaz kâğıdı aşmasın. Gönderdiğiniz mektuplara “Doğru Genç” için diye not düşürmeyi unutmayın.