• DOLAR 32.6
  • EURO 34.682
  • ALTIN 2526.634
  • ...
Mustazaf Der`in Kapatılması Mersin`de Kınandı
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 
MERSİN- Mustazaf Der`in kapatılmsına tepkiler dinmiyor.Bilge Eğitim Der, Ulu Cami önüne yaptığı kitlesel basın açıklamasıyla,Mustazaf Der`e verilen hukuksuz kapatma kararını kınadı.Okunan Kur`an-ı Kerim`in ardından Bilge Der adına basın açıklamasını Abdullah Biçer okudu. Basın açıklaması sık sık getirilen tekbir ve sloganlarla kesildi.
 
Açıklamasına toplumun her kesimine seslenerek başlayan Biçer; "Dünyanın neresinde olursa olsun bir Müslüman haksızlığa ve zulme uğrarsa, onun feryadına yetişmek, onun yanında olmak, onun hakkını korumak üzerimizde bir haktır.
 
Bizleri bu basın açıklamasını yapmaya iten ve tepkimizi ortaya koymamıza sebep olan zulmü ve hukuksuzluğu, sizlerle paylaşmak istiyoruz. Kurulduğu günden bu yana hayır faliyetlerinde bulunan,zenginle fakir arasında köprü olan ve bu alanda daha nice faliyetlerde bulunarak Hakkın rızası için halka hizmet etmeyi kendine düstur edinmiş ve siz değerli Müslüman halkımızın teveccühünü kazanmış olan Mustazaflar ile Dayanışma Derneği hakkında Diyarbakır Asliye Hukuk Mahkemesi kapatma davası açarak kapatmış ve yargıtay da geçtiğimiz günlerde verilen bu davayı onaylayarak Mustazaf Der`in kapatılmasına karar vermiştir."dedi.
 
Mustazaf Der Niyet Okumalarla Kapatılmıştır
Niyet okumalarla Mustazaf Der`in kapatıldığını ifade eden Biçer;
"Yasal olarak hizmet eden Mustazaf Der`i niyet okuyarak, zoraki bağlantılarla, illegalite ile ilişkilendirmek gayretinde olan Yargıtay`ın, verdiği bu karar, taraflı ve çifte standartlıdır. Bu karar, İslama ve inancını yaşamak isteyen Müslümanlara tahammülsüzlüğün ifadesidir. Bu kararla İslami hizmetlerde bulunan Mustazaf Der, susturulmaya çalışılmıştır."ifadelerini kullandı.
 
İslami Camialar Susturulmaya Çalışılıyor
İslami camiaların susturulmaya çalışıldığını belirten Biçer; "İslami camiaların susturulmaya, bastırılmaya çalışılmasının somut bir örneği olan Mustazaf Der`e yönelik kapatma davasını aynı zamanda İslami kimliğimize yöneltilmiş doğrudan bir saldırı olarak görüyoruz. Zalimler ve işbirlikçileri rahatsız olsa da, bugüne kadar, kimseye zulmetmeden, şiddete başvurmadan ve hakaret etmeden, adaleti, merhameti ve herkes için özgürlükleri savunarak yürüttüğümüz faaliyetlerimizi aynı şekilde yılmadan, çözülmeden, dağılmadan sürdüreceğimizi ve zulme karşı direneceğimizi ilan ediyoruz."dedi.
Mustazaf Der Seküler Rejime Göre Suçludur O Yüzden Kapatıldı
Açıklamasının devamında Mustazaf Der`in faaliyetlerine değinen Biçer; "Evet Mustazaf Der kapatılmıştır çünkü; Alemlerin Rabbi`nin (c.c.) rızasını gözetmiş, Alemlere rahmet olarak gönderilen Hatem-ul Enbiya Hz. Muhammed (s.a.v.)`in sevgisini uyuşturulmuş kalplerde uyandırmıştır. Kutlu Doğum etkinlikleri düzenleyip yüzbinleri peygamber muhabbeti ile bir araya getirmiştir.Yoğun göç dalgasının neticesinde çekilmez duruma gelen şehir varoşlarının kuytu köşelerinde bali koklayan, kapkaç yapan, hırsızlık işleyen nice yardıma muhtaç yokluk içerisinde çırpınan garibanın imdadına koşup onları bu bataklıktan Allah`ın(c.c) izni ile kurtarmıştır,yaptığı İslami çalışmalarla karanlık dünyalarına nur saçmış, kurtuluş vesilesi olmuştur. Ahlaklı, erdemli, faziletli insanlar topluluğu inşa etmek için seçilebilecek en güzel yola, yani sirat-el müstakim`e beşeriyeti davet etmek için seminerler düzenlemiştir.Zengin ile fakir arasında köprü olmuş muhtaçların yardımına koşarak ihtiyaç sahiplerini sevindirmiştir.Van`dan göç edip farklı şehirlere yerleşen depremzedelere yardım elini uzatıp maddi ve manevi destek sağlamıştır.Müslümanların müşterek noktalar üzerinde hareket etmelerini tavsiye edip Müslümanları fitne ve fesada karşı uyanık olmaya çağırıyorlar.Anlayacağınız Mustazaf Der seküler rejime göre suçludur o nedenle kapatılması gerekiyordu kapatıldı."dedi.
 
Bu Halk Müslümandır
Açıklamasında tarih boyunca halka yapılan zulümlere de değinen Biçer; "Bu halk Müslümandır. Alfabesi değiştirildi, kılık-kıyafeti değiştirildi, medreseleri kapatıldı, alimleri dar ağaçlarında asıldı, ezanı yasaklandı, Kur`an`ı yasaklandı, Camileri ahırlara çevrildi, başörtüsü yasaklandı. Ancak tüm bu zulümlere rağmen bu halk dinini terk etmedi." İfadelerini kullandı.
 
Bize Karşı Yürütülen Bu Kirli Oyunları Boşa Çıkaracağız
Açıklamasında derin yapıların oyunlarına değinen Biçer; "Derin devletin, ergenekon yapılanmalarının, jitemin tüm baskılarına rağmen bu halk; İslamı, İslam peygamberini sevmeye devam etmiştir. Hiçbir yasaklama ve engelleme, bu halkı inancından vazgeçirememiştir. Zorla, tehditle, kapatma kararlarıyla bu halkın kalbinden Allah aşkını kimse çıkaramaz! Bu halk, Müslümandır. Bu halk, İslamın evladıdır. Bu halk, Kur`an`ın aşığıdır. Bu halk, Allah-u Teala`nın izniyle inancını daima koruyacak ve yaşatacaktır.Sizler bu tür kapatma davalarıyla,sindirme politikalarıyla bu halkın gönlünde yer etmiş olan derneklerimizi kapatmakla söküp atamayacaksınız. biz bu ülkenin Müslüman halkıyız. Biz varız, bu ülkenin gerçeğiyiz ve var olmaya da devam edeceğiz. Bize herkes alışmak ve kabullenmek zorundadır. İnşallah Müslüman halkımızın da desteği ile hayır faaliyetlerimize daha bir şevkle ve inançla sarılacağız ve bize karşı yürütülen bu kirli oyunları boşa çıkaracağız." İfadelerini kullandı.
 
Hükümete ve STK`lara Çağrımız
Hükümete ve STK`lara seslenen Biçer "Meydanlarda, "Her kesimin sesi ve savunucusuyuz." diyordunuz. Zulme uğrayan bu kesime neden kulağınızı tıkıyorsunuz?verilen bu karara neden sesinizi çıkartmıyorsunuz?
Yargıtayın verdiği kararların geri dönülemez niteliğinde olmasından dolayı, yargı bu gücünü inançlı kesimin başının üzerinde bir sopa gibi tutmaktadır. Anayasa değişikliğinin konuşulduğu bu günlerde keyfiliklerin ve hukuk dışına çıkmaların engellenmesi için gerekli yasal düzenlemeler yapılmalıdır. Anayasada yapılacak bir değişiklikle islami haklar, inanç ve ifade özgürlüğü güvence altına alınmalıdır. Özgürlüklerin yolu açılmalıdır. Yargıtay`ın verdiği kararlar temyize açılmalıdır. Aksi halde yargının kararlarından dolayı Türkiye itibar kaybetmeye devam edecektir. İslami sivil toplum kuruluşlarının hizmetlerine engel olmak, hukukun ve insan haklarının hiçbir satırında yoktur.
 
Halkımızı ve tüm sivil toplum kuruluşlarını, Mustazaf Der`e yönelik verilen bu kapatma kararına ve yapılan bu zulme tepki vermeye çağırıyoruz! Bu hukuksuzluğa seyirci kalırsak, aynı haksızlık tüm hizmet ehli İslami derneklerin başına da gelecektir. Çünkü bu zihniyet, muhtaç insanlara yardım etmeyi, Kutlu Doğum etkinlikleri düzenlemeyi suç sebebi olarak gösterip, Hz. Muhammed sallallahu aleyhi vesellemi sevmeyi yasaklamak isteyen zihniyettir. STK`lar başta olmak üzere toplumun tüm kesimlerini konuya duyarlı olmaya ve yapılan hukuksuzluğu kınamaya davet ediyoruz." dedi.
 
Gaziantep`te Yaşanan Hukuksuzluğu Kınıyoruz
Anne Güllü Çevike verilen cezaya da tepki gösteren Biçer; Ayrıca Gaziantep`te kızının başörtüsüyle okula gitmesimi destekleyen anne Güllü Çevik`e verilen 30 aylık hapis cezasını da nefretle kınıyoruz. Eğitim hakları ellerinden alınan tesettürlü bacılarımıza yapılan bu zülme bir an önce son verilmelidir." Diyerek basın açıklamasına son verdi.(Yakup Kazak/Yunus Yüksel-İLKHA)

 

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir