• DOLAR 32.358
  • EURO 34.983
  • ALTIN 2324.46
  • ...
"Sanığın İdamına, Tanıkların Sonradan Dinlenmesine"
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

KONYA - İç Anadolu Bölgesinde faaliyette bulunan 7 STK'dan oluşan İç Anadolu Peygamber Sevdalıları Platformundan Mustazaf Der'in kapatılmasına sert tepki geldi.

Platform adına basın açıklamasını okuyan M. Zülfi Tan, Mustazaf Der'in yargı yoluyla kapatılmasının, demokratikleşme yönünde geri gitmek olduğunu belirterek, derneklerin kapatılmasının engelleyici bir faaliyet olmadığını söyledi.

Bu Olay Hukuk Faciasıdır
Toplumda eğitim-öğretim faaliyetleri, fakir fukara insanlara yardım çalışmaları ve toplumun ifsadına engel olmak amacıyla düzenlediği etkinliklerde milyonlarca insanı bir araya getiren derneğin kapatılmasının hukuk faciası olduğunu ifade eden Tan, Mustazaf- Der'in kapatılma sürecinin kutlu doğum etkinliklerinin hemen akabinde tamamlanmasına dikkat çekti.

"Bu Ne Perhiz, Bu Ne Lahana Turşusu"
Tan, 12 Eylül darbesi ve 28 Şubat post modern darbesinden hesap sorulduğu, bu darbe mimarlarının mahkemelerde yargılandığı bir dönemde, tamamen sivil alanda faaliyetlerde bulunan Mustazaf Der'in kapatılmasının; "Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu" dedirten bir uygulama olduğunu söyledi.

Mustazaf Der'in;

- Acaba, açlık çeken insanları doyurmak mı?
- Yırtık elbise giyen mağdurlara yardım elbiseleri ulaştırmak mı?
- Varoşlarda sahipsiz kalan muhtaçlara yardım eli uzatmak mı?
- Ya da eğitim-öğrenimini sürdüremeyen fakir öğrencilerin eğitimine katkı da bulunmak mı?
- Cehaletin her türlüsüne karşı mücadele edip, cahil insan kalmasın parolasıyla eğitime verilen önem mi?
- Zengin ile fakir arasında köprü görevi görmemiz mi?
Şeklindeki faaliyetlerini sıralayan Tan, "Bunlardan hangisi kapatılmaya esas teşkil eden bir suçtur?" diye sordu.

"Söz Konusu Şahsın idamına, Tanıkların Sonradan Dinlenmesine"
Tan sözlerini şöyle sürdürdü: "Bunların dışında delil bulamayan yargının, "Söz konusu şahsın idamına, tanıkların sonradan dinlenmesine" garabetini sergileyen atalarının dini üzere olduğunu açık açık ortaya koymuşlardır."

Gaziantep'te başörtülü okumak isteyen öğrenci velisine ceza verilmesine de değinen Tan, "Daha vahimi Gaziantep Şehit Kamil İMKB öğrencisi başörtülü kızı Şüheda Çevik'in eğitim hakkını arayan anne Güllü Çevik'e 2 yıl 10 ay ceza verilmiş olması, bizlere hangi ülkede yaşıyoruz, sorusunu sordurtmuştur" dedi.

Kapımıza Kilit Vuruldu Ancak Gönüllere Kilit Vuramayacaklardır
Mustazaf-Der'e kilit vurulmasının kalplere ve beyinlere kilit vurulması anlamına gelmediğini belirten Tan, "Asla kalbimize ve beynimize kilit vuramayacaklar. Kilitçi ve kapatmacı zihniyet faaliyetlerimize son verecekleri umuduna kapılmasınlar. Onların, bir son olarak değerlendirdiği kapatmayı, bizler bir başlangıç olarak değerlendiriyoruz.

Müslüman ve Mustazaf halkımıza mesajımız; bizler olduğumuz yerde, yani daima onların yanında olmaya devam edeceğiz. Onlara sağlamaya çalıştığımız maddi-manevi yardımlarımız devam edecektir.

Dernek gönüllülerimiz ise; kapatma kararını bir nokta olarak değil, bir virgül olarak görmekte ve halkımıza kaldığımız yerden çalışmalarımızın devam etmesi gerektiğinin bilincindedirler" ifadelerini kullandı. (M.Ata Doğu - M.Enes İmir - İLKHA)

Bu haberler de ilginizi çekebilir